Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/388 E. 2022/144 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/388 Esas
KARAR NO: 2022/144
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/06/2021
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin satın alma yetkilisi tarafından davacı şirket ile davaya konu alacağa yönelik sipariş verilen mallara yönelik elektronik mail üzerinden——gerçekleştirildiği, ilgili görüşmelere akabinde davalı şirket yetkilisine yazışmalardan da görüleceği üzere teklif aşamalarından sonra —- fatura gönderildiği, davacı şirket ve davalı şirket arasında sözleşme kurularak sipariş verildiği, davacı şirket tarafından—— düzenlendiği, söz konusu —- faturalarda ödeme şeklinin —- olacağının belirtildiği, siparişler üzerine davacı şirket tarafından sevk irsaliyelerinin düzenlenmiş olduğu ve ürünlerin —–tarafından davacı şirketin deposuna gelerek gerçekleştirildiği, ilgili siparişlere yönelik davacı şirket tarafından —– karşılığı, ————— ödeme şeklinin ——olacak şekilde faturalar düzenlendiği, usulüne uygun olarak davalı şirkete iletildiği, davalı şirket tarafından herhangi bir itiraz edilmediği, hem davacı taraf, hem de davalı tarafın söz konusu faturaları ticari defterlerine kaydedildiği, davalı şirketin söz konusu bedellere yönelik; ————- tutarında ödeme yapıldığı, toplamda davacı şirket tarafından
satışa konu mallara yönelik düzenlenen fatura bedelinin — davalı şirket tarafından —–tutarında ödeme yapıldığı, arada kalan bakiye olan bedelin —bu davanın konusu olduğu, davalı şirket ile davacı şirket arasındaki ihtilafın, ——– yapılan satışa karşılık ödemenin —yapılması durumu ile ilgili olduğu, faturalarda da görüleceği üzere, ödeme koşulu olarak hem — faturalarda hem de satış faturalarında — olarak ödeneceğinin taraflarca mutabık
kalındığı, ancak davalı şirketin ödeme tarihinde —- düşmesi ile ödemeyi —– faturanın düzenlendiği tarihteki döviz bedeli karşılığını ödeyerek borçtan kurtulmaya çalıştığı, fakat ödeme yapıldığı günün bir önceki güne tekabül eden —-görüleceği üzere —-yine aynı tarihte —- olduğu, davalı şirket tarafından proforma fatura düzenlendiği tarihteki —- ödenmesiyle ödemenin eksik gerçekleştiği, akabinde davalı şirketin davacı şirkete kur farkı faturası tanzim etmiş olduğu, ancak davacı şirket tarafından —– faturasına karşılık süresinde iade faturası düzenlendiği, davalının göndermiş olduğu — faturasının iade edilmiş olduğu, taraflar arasından— yılından bugüne süre gelen ticari ilişkide faturaların —- para birimi cinsinden düzenlendiği ve ödemelerinde — olarak yapıldığı, tüm bunların akabinde davalı şirket aleyhine —- bakiye borç üzerinden —-ilamsız alacak takibi başlatıldığı, davalı şirketin işbu takibe —- tarihinde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği ve takibin durduğu, fazlaya ilişkin sair her türlü dava, talep ve haklarımız saklı kalmak kaydıyla, yukarıda izah edilen nedenlerle; davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile —–icra takibinin devamına, davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemesine hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve iddia etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından hammadde alımı için elektronik posta üzerinden yazışmalar ile fiyat talep edildiği ve davacı şirket tarafından bir ürün için—- için— üzerinden olmak üzere geri bildirim yapıldığı, sonrasında bildirilen fiyatlar üzerinden taraflar arasında anlaşma sağlandığı ve ürünlere ilişkin sipariş verildiği, bu yazışmaların incelenmesi halinde davacı şirket tarafından ürünlerin fiyatlarının —- bildirildiğinin görüleceği, bu şekilde davacı şirket ile —- ürünlerin satın alımı için anlaşan davalı şirketin—-ödemeyi banka aracılığı ile davacı tarafa göndererek alınan malların ödemesini yapmış olduğu, bu şekilde döviz cinsinden yapılmış olduğu fiyat teklifi doğrultusunda malları satan ve proforma faturanın üzerine — banka hesap bilgileri yazan davacı tarafın ödeme günü —-karşılığında değer kazandığını görünce faturayı — üzerinden kestiği, fatura kesilirken kur oranlarının da hatalı olduğu ve—-ile uyuşmadığı, bunun üzerine davalı tarafından davacı şirkete yönelik — kesilerek cari hesabın kapatıldığı, davacı şirketin bunun üzerine bu kez — tarihinde — faturası kesmesi üzerine davalı tarafından — tarihinde tekrar kur farkı faturası düzenlendiği, bunun sonrasında davacı şirketin kesmiş olduğu———–ile kabul edilmediği ve iade edildiği, davacı şirketin dava dilekçesinde ödemenin —- olarak ödeneceği konusunda taraflar arasında mutabakat bulunduğu iddiasının kabul edilebilir bir tarafının bulunmadığı, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki tek anlaşmanın elektronik posta yazışmalarından ibaret olduğu, bu anlaşmaya göre —- ticari hayatın örf ve adeti uyarınca ödemenin —- yapılması gerektiği, taraflara arasında ödemenin — olarak yapılacağı ile gerekirse — ödemesi yapılacağı hususunda da bir anlaşma bulunmadığı, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin tüm talep ve haklarımız saklı kalmak kaydıyla; öncelikle itirazımız doğrultusunda yetkisizlik kararı verilmesini, haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine karar verilmesini, icra takibi başlatan davacı taraf aleyhine İcra iflas kanununun 67.maddesi gereğince takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin
davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen —-dosyasının incelenemesinde; incelendiğinde; Davacı taraf —tarihinde, açık hesap faturalardan kaynaklanan alacağının tahsiline ilişkin—– takibi başlatmış olduğu, ödeme emrinin davalı borçluya — tarihinde tebliğ edildiği,— tarihli itiraz dilekçesi ile müvekkili şirketin dosya alacaklısı şirkete hiçbir borcu bulunmadığını belirtmiş olup, yetkiye, talep edilen alacağın tamamına, aslına, işlemiş ve işleyecek faizine, faiz oranına, icra giderine
ve borcun tüm ferilerine itiraz etmiştir. İcra dosyası devamında itirazın iptali davası nedeniyle, asıl alacak —- olduğu anlaşılmıştır. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, uyuşmazlığın, fatura alacağına istinaden davalının——- dosyasına yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince itirazın iptaline yönelik olduğu görüldü, ve %20 icra inkar talebine yönelik olduğu ve taraflar arasındaki ödemenin ne şekilde olduğu kur farkına dayalı davacının takip yapıp yapmayacağı noktasında toplandığı görüldü.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle;
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerle, davacının defter ve belgelerinin incelenmesi,—- bilirkişiye verilen görev ile sınırlı olarak —– tahakkuk eden değerlendirme neticesinde; —– ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, —– süresinde alındığı, T.T.K ve V.U.K hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davacının kendi defterlerinde —-takip tarihi itibariyle davalı şirketten — alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin ise takip tarihi itibariyle davacı şirkete aynı tutarda borçlu gözüktüğü, Davacı Alacağı Yönünden: Davacının —– olarak tanzim faturalara karşılık —- ödemelerden sonra —–tutarında kalan açık hesap alacağının bulunduğu, —-incelenen ticari defter kayıtları — incelenen faturalar detaylı olarak incelenmiş olup; —- başlıklı teklif mektubu içeriğinde yazılı ürünlerin, —– suretiyle hesaplandığı, ödeme şeklinin ise; —- olarak belirtildiği görülmüştür. Huzurdaki davanın konusu—- tutarlı düzenlenen faturalara karşılık davalının—yapmış olduğu –tutarındaödemeler sonrasında davalı tarafından davacı şirkete ——-turası düzenlendiği, davacının ise —- tarihinde aynı tutarda kur farkı iade faturası düzenlendiği, taraflar arasında yazılı bir sözleşme ve bu sözleşmede hangi kurun referans olarak alınacağı somut olarak belirlenmediğinden davacı tarafından —olarak düzenlenen fatura içeriğinde matbu yazılı —-uyumlu olduğu,—- tarihinde davalı tarafından davacı hesabına yapılan —ödemelerin ticari defterlere kaydedilen ——karşılıklı aynı kabule göre dikkate alındığı, Eş deyişle, tarafların kabulünde olan sözleşme niteliğindeki —– belgede birim fiyat — — belirlense de ödemenin —-olarak yapılacağı kararlaştırıldığından—- yapılmış ödemenin —-olarak karşılığının belirlenmesi gerektiği, ödemenin yabancı para ile yapılmasının somut olayda —- alacağına gerekçe olamayacağından DAVALI tarafın —-ispatlayamadığından davacının —- takip tarihi itibarıyla davalıdan —-alacağını talep edebileceği değerlendirilmiştir. Faiz: Davacı/alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirme yapılmayacaktır. Sayın Mahkeme’nin kısmen ya da tamamen Davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında hükmolunacak davacı alacağı için talep edilen TBK 1530 kapsamında faizin talep edilip
edilmeyeceği hususlarının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu, Sayın Mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, İCRA İNKÂR TAZMİNATI VE sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı, kanaatlerini bildirmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin olup; tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez denetime uygun olan ve mahkememizce debenimsenerek hükme esas alınan rapor da dikkate alınarak, Tarafların incelenen —– yıllarına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı,—- süresinde alındığı, T.T.K ve V.U.K hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davacının kendi defterlerinde — takip tarihi itibariyle davalı şirketten —- alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin ise defter kaydına göre, takip tarihi itibariyle davacı şirkete aynı tutarda borçlu gözüktüğü, Davacının —– olarak tanzim faturalara karşılık —– takip tarihi itibarıyla davacının —- tutarında kalan açık hesap alacağının bulunduğu, —-başlıklı teklif mektubu içeriğinde yazılı ürünlerin,——- tutarları ayrı ayrı gösterilmek suretiyle hesaplandığı, ödeme şeklinin — olarak belirtildiği, davanın konusu —- düzenlenen faturalara karşılık davalının — tutarında ödemeler sonrasında davalı tarafından davacı şirkete —-tarihinde kur farkı faturası düzenlendiği, davacının ise — tarihinde aynı tutarda kur farkı iade faturası düzenlendiği, taraflar arasında yazılı bir sözleşme ve bu sözleşmede hangi kurun referans olarak alınacağı somut olarak belirlenmediğinden davacı tarafından — olarak düzenlenen fatura içeriğinde matbu yazılı ——- tarihinde davalı tarafından davacı hesabına yapılan —- ödemelerin ticari defterlere kaydedilen —-karşılıklı aynı kabule göre dikkate alındığı, —- belirlense de ödemenin — olarak yapılacağı kararlaştırıldığından — yapılmış ödemenin —–olarak karşılığının belirlenmesi gerektiği, ödemenin —-yapılmasının somut olayda —- alacağına gerekçe olamayacağından Davalı tarafın— alacağını İspatlayamadığından ve bu yönde teamülde bulunmadığından, davacının — takip tarihi itibarıyla davalıdan —alacağını talep edebileceği, Davacı/alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirme yapılmayarak davanın kabulü ile Davalının—- Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin takip şartlarındaki hali ile aynen devamına, İİK 67/2.mad. Gereğince davalının alacak başlangıçta likit olduğundan —- alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının —- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin takip şartlarındaki hali ile aynen devamına,
2-İİK 67/2.mad. Gereğince davalının —- asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 659,85 TL. Harçtan peşin alınan 116,67 TL. Harcın mahsubu ile bakiye 543,18 TL. Harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 116,67 peşin harç toplamı 175,97 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 800 TL bilirkişi ücreti ve 30,00 TL posta giderleri olmak üzere toplam 830,00 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 5.100,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
8-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ———— Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 02/03/2022