Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/224 E. 2023/64 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/224 Esas
KARAR NO: 2023/64
DAVA: İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/04/2021
KARAR TARİHİ: 01/02/2023
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili 01/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında 14/02/2020 imza tarihli —— sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereğince davacının alıcı, davalının satıcı olduğunu, tarafların sözleşmenin 4. maddesinde yazılı makine ve ünitelerin 1.070.000,00 TL bedel karşılığında üretimi ve teslimi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin iş bedeli olarak davalı tarafa toplamda 347.000,00 TL ödeme yapmasına rağmen davalının işi teslim edemediğini, davalı işi teslim edemediğinden tarafların sözleşmeyi feshettiklerini, davalının iş bedeli olarak aldığı 347.000,00 TL’nin 182.000,00 TL’sini 12/08/2020 tarihinde ödediğini, bakiye 165.000,00 TL’yi ödemediğini, bunun üzerine davalı hakkında ——- sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekilinin 17/05/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu, müvekkilinin makineleri imal edip ayıpsız ve eksiksiz biçimde davacıya işyerinde montaj, kurulum ve teslimini yaptığını, davacının, yükleniciye bir ayıp, eksik ifa ihtarında bulunmadığını, makineleri iade etmeksizin kullanarak maske imalatı yaptığını, bu sözleşme haricinde davacı tarafın talebi üzerine —- teslim edildiğini, davacı tarafın yaptığı ödemelerin sözleşme haricinde satılan—– ödemeleri olduğunu, davacı tarafın müvekkile karşı TTK m.18/3’te belirtilen şekil şartına uygun herhangi bir ihbarda bulunmadığını, davacının teslim aldığı makineleri süresi içinde muayene ve ihbar külfetini yerine getirmediğini, müvekkiline ödemesi gereken bedeli ödemediğini, davanın reddine, davacının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava davacı tarafın ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazmini için başlattığı ilamsız takibe davalı tarafın vaki itirazının İİK 67. maddesi uyarınca iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre; ilamsız takip yapılmış olması, borçlunun bu takibe itiraz etmesi, itirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren alacaklının, bir yıl içinde mahkemeye başvurmuş olması yasal koşullarının gerçekleşmesi gerekir.
Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan itirazın iptali davasının konusu, icra takibine konu edilen alacaklar olup, davanın amacı itirazla duran takibin devamını sağlamaktır. Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. Davalı borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını da bu dava içinde ancak cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır. Eğer cevap süresi içinde davalı/borçlu diğer itirazlarını ileri sürmezse mahkeme bunları kendiliğinden göz önüne alamaz, takibe itiraz edilirken bildirilen sebeplerle sınırlı araştırma yapmak durumunda kalır. Nitekim aynı hususlara ——– kararında da değinilmiştir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen ——- sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafın cari hesap alacağına istinaden 21/01/2021 tarihinde 164.200,00 TL alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, taraflar arasında 14/02/2020 tarihli makine satım sözleşmesinin akdedildiği, davacının 347.000,00 TL. Davalıya ödeme yaptığı, ancak davalının bu edimini yerine getirip getirmediği, daha sonra davalının 347.000,00 TL.nin 182.000,00 TL.’sini 12/08/2007 tarihinde eft yolu ile iade ettiği, bakiye 165.000,00 TL.nin kaldığı, bu nedenle davalının——-sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile taraflar arasında 14/02/2020 tarihli sözleşme ile davalının iddia ettiği gibi bu sözleşme dışında bu miktarın punta makinesi için ödenen bedel olup olmadığı, davalının edimini yerine getirip getirmediği hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
TTK 83 ve 85 md uyarınca ve aynı zamanda HMK 222 md leri uyarınca her 2 tarafın 2019-2020-2021 yasal ticari defterlerinin defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 29/06/2022 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez 29/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin, ibraz edilen ticari defterlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, kendi lehlerine ve aleyhlerine delil teşkil ettiğini, davalı şirketin tayin edilen inceleme günü hazır bulunmadığını, herhangi bir ticari defter veya kayıt ibraz etmediğini, davalının 14.05.2020 tarihli sözleşme kapsamındaki edimini yerine getirmediğinin kanaatine varıldığını,14/05/2020 tarihli sözleşme haricinde— makinelerine ilişkin taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme veya yazışma bulunmadığını, söz konusu —-makinelerinin davalı tarafından davacıya teslim edildiğine dair sevk irsaliyesi, fatura, teslim tutanağı, yazışma, mail, defter kaydı vb herhangi bir belgenin bulunmadığını, davalının bu husustaki iddiasını somutlaştıramadığı kanaatine varıldığını, Davacı şirketin defterlerinde davalının hesaplarının izlendiği bir cari hesap bulunmadığını, davalıya banka yoluyla yapılan 347.000,00 TL tutarındaki ödemeler ile davalıdan tahsil edilen 182.800,00 TL’nin davacının yasal defterlerinde kayıtlı olmadığını, davacının takibinde birikmiş faiz talebi bulunmadığını, davacının banka yoluyla yaptığı ödemeler toplamının 347.000,00 TL olduğunu, davalının “Makine İade Parası” açıklaması ile banka yoluyla yaptığı ödeme miktarının 182.800,00 TL olmasına göre takip tarihi itibariyle davacının asıl alacağının 164.200,00 TL olduğunun kanaatine varıldığını, davacının takibinde talep edilen faiz türünün belirtilmediğini, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini isteyebileceğini bildirilmiştir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;
Tarafların tacir oldukları, taraflar arasında 14/05/2020 tarihli makine alım sözleşmesinin ihtilafsız olduğu, sözleşmeye göre davalının makineyi davacıya teslim edeceği, davacının da belirlenen ödeme tarihlerinde ödemeyi gerçekleştireceği, bu kapsamda davacının davalıya 347.000,00 TL ödeme yaptığı, davalı tarafından bu ücretin 182.800,00 TL’si makine iadesi açıklamasıyla iade ettiği ihtilafsızdır. İhtilaf bu sözleşme kapsamında davalının edimini yerine getirip getirmediği, kalan bu ücretin bu sözleşme dışında punta makinesi için ödenen bedel olup olmadığı, takip anında davacının alacak miktarının ne olduğu hususunda toplanmıştır.
Her iki tarafın tacir olması sebebiyle ticari kayıtları üzerinde inceleme günü belirlenmiş davalı taraf inceleme günü ticari kayıtlarını sunmamıştır.
14/05/2020 tarihli sözleşme ile kararlaştırılan makinenin davalı tarafından davacıya teslim edildiğine dair davacının imzasını taşıyan bir tutanak bulunmadığı gibi, irsaliyeli fatura, defter kaydı, yazışma, mail vb herhangi bir belge bulunmamaktadır. Davacı tarafından yapılan ödemenin bu sözleşme kapsamında yapıldığı sabittir. Davalının 12/08/2020 tarihli banka havalesi açıklamasında “makine iade parası” açıklamasının sözleşmenin tarafların karşılıklı mutabakat ile feshedildiği, yani davalının 14/05/2020 tarihli sözleşme kapsamında edimini yerine getirmediği gönderilen banka havalesinden anlaşıldığı, her ne kadar davalı davacı ile bu makinenin teslimi konusunda ek anlaşma yapıldığını, muavin kayıtlarını sunduğu, davacı tarafından yaptığı ödemelerin ek olarak anlaşılan teslim edilen punta makine bedelinin ifası maksadıyla yapılan ödeme iddiasında ise de muavin kayıtlarında davacının imzasının bulunmadığı, punta makinelerine ilişkin taraflar arasında bir sözleşme veya yazışma bulunmadığı, punta makinesinin davacıya teslim edildiğine dair tutanak, irsaliyeli fatura, mail yazışmaları vb belge sunulmadığı yine davalının yemin deliline de dayanmadığı, davalının bu iddiasını ispat edemediği, davacının banka yoluyla yaptığı ödemelerin toplam 347.000,00 TL olduğu, davalının bu miktardan 182.800,00 TL makine iade parası açıklamasıyla davacıya banka yoluyla iade ettiği, davacının asıl alacağı 164.200,00 TL alacaklı olduğu bu sebeple davanın kabulüne karar verilmiştir. Asıl alacak sözleşme ile belirlendiği için likit olduğu anlaşıldığından icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-DAVANIN KABULÜNE
2-Davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
3-Asıl alacak olan 164.200,00 TL nin %20 İcra İnkar Tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Şartları oluşmayan Kötü Niyet Tazminatının reddine,
5-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 11.216,50 TL harçtan, peşin alınan 1.983,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.233,37 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 1983,13 TL peşin harç ile 1.077,00 TL bilirkişi ücreti ve posta giderleri olmak üzere toplam 3.119,43 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 25.630,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
9-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
10-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı.01/02/2023