Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/168 E. 2022/231 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/168 Esas
KARAR NO: 2022/231
DAVA: Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ: 30/03/2022
Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, davalı —–olduğunu, davalı —- uzun yıllar sonra nihayet kat mülkiyetine geçiş işlemleri ve tapu tescil aşamasına geldiği, — tarafından davacıya gönderilen —- tarihli yazıda davacıya —- süreci ve mali hususların belirtildiği, muhtelif tapu masraf ve harçları olarak toplam —- ödemesinin talep edildiği, talep edilen bu bedel cari hesap ekstresinde. — tarihinde yapılan kayıt ve —— tahakkuk ettirildiği, ——-talep yazısının kendisine ulaşmasından hemen sonra ancak yazıda belirtilen tarihten sonra ödendiği, davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı —— cari hesap ekstresinde gözüktüğü, davacının davalıya hiçbir borcu bulunmadığı, davalı —— buna rağmen, cari hesaplarda sürekli oynamalar yaptığı, fazla toplanan fazla harç bedellerini iade ettiği, yasal hiçbir dayanağı ve/veya genel kurul kararı olmamasına rağmen fazla ve mükerrer gecikme bedelleri tahakkuk ettirildiği, davalı——-tarafından talep edilen bu gecikme bedelleri usul ve yasaya aykırı olduğu, davacı cari hesap ekstresindeki bu karışıklıklar ve fazla, mükerrer yapılan tahakkukların düzeltilmesi için davalı ———evrak kayıtlı bir dilekçe verdiği, durumun düzeltilmesini, aksi halde yasal haklarını kullanacağını ihtar ettiği. Davalı —– tarihinde olağanüstü toplanarak yapıldığı, süresinde ödenmeyen aidatlara yıllık —- oranı üzerinden günlük faiz uygulanacağı, İmar ve tapu işlemleriyle ilgili olarak ise sadece bilgilendirme —-düşmesiyle hiçbir karar alınamadığı, Huzurdaki davada ise, genel kurulun alındığı bir karar olmayıp, —— keyfi karar almakta ve davacıya dayanaksız borç tahakkuku gerçekleşîirî:riği. —— borçlandırıcı karar almasının mümkün olmadığı,——-alacaklarına uygulayacağı faiz, gecikme bedeli oranı—- belirlendiği, —– alinmış yıllık —- dışında faiz veya gecikme bedeli alınamayacağı, davacının yapılan bu yanlışlıkların giderilmesi. davaya konu —-iptali ve kayıtların düzletilmesi için davalı —– evrak kayıtlı bir dilekçe sunduğu, bu dilekçeye hiçbir geri dönüş olmadığı, davalı —– tarafından kendisine verilen —-bozdurulduğu Ve bu sebeple faizinin davacıdan istendiği bilgisinin şifahen verildiği, davacının davalı—-İborçlu gözükmesinin en büyük tehlikesi —–süreci olduğu, davalı tarafından yaratılan muardzanın giderilmesi ve davacının borçlu olmadığını tespiti için —- tarafından —- kararlarına ve gerekse yasal mevzuata aykırı borç tahakkukunun mümkün olmadığı, davacının, davalı —- yazısının kendisine ulaşmasını takiben belirtilen borcu derhal ödediği, herhangi bir temerrüdü olmadığından faiz, gecikme bedeli talep edilemeyeceği, davacı davalı — tarafından davacıya gönderilen —–tarihli yazı üzerine belirtilen tutarı ödediği, bu konuda herhangi bir temerrüdü olmadığı, faiz. gecikme bedeli talep edilmesinin mümkün olmadığı. bununla birlikte yasal haklarını saklı tutarak, mükerrer ve farklı isimlere ——- olarak belirtilen tutarda borçlu olmadığının tespiti açısından işbu davanın ikame edildiği, yukarıda açıklanan sebeplerle, davalı tarafından yaratılan muarazanın giderilmesine ve davacının borçlu olmadığının tespiti, fazlaya ilişkin her türlü talep ve haklar saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafından yaratılan muarazanın giderilmesine, tapu harçları gecikme bedeli olarak belirtilen—— tutarında borç olmadığının tespitine, tüm yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin dava dilekçesinde ileri sürdüğü açıklama ve iddiaların davacının üyesi bulunduğu davalı —– ödemekle yükümlü olduğu aidat borçları ile ilgisi bulunmadığı, davalı —– devretmediği, cari hesaplarla oynamadığı, yasal hiçbir dayanağı olmadan ve yahut —- olmadan fazla ve mükerrer gecikme bedeli tahsil etmediği, —–davacı üzerine düşen sorumluluğu zamanında yerine getirmediği için —– zarara uğrattığı ve —– verdiği zarar bedeli —– kendisinin cari hesabına yansıtıldığı, davalı — ait ana —— amaç kısmında da düzenlendiği üzere, —–konut ihtiyacını karşılamak üzere kurulduğu, keza —- farklı olarak, kârın yerini ekonaomik menfaat, sermayenin yerini de karşılıklı yardım, dayanışma aldığından sermaye unsuruna önem verilmediği, — göre —- —- çok düşük tutulduğu, —– bu yana gerçekleştiremediği amacı hayata geçirmek konusunda yasal olarak imkân doğduğu, ——– doğduğu, davalı ——— yasasından yararlanılması hususunun görüşüldüğü, imar barışından yararlanılmasına oy birliği ile karar verildiği, —–başvuruları sonucu —- ödemesi gereken ——— bedelinin ve iskân alınması için gerekli bedelin o bağımsız bölüm kendisine tahsis edilmiş üye tarafından ödenmesine oy birliği ile karar verildiği, binalarda ödeme oranı — düzeyine ulaştığında kalan —- tutarın ilgili üyeye rücu edilmek üzere imar fonunda tutulan paradan ödenmesine, villa üyelerinin ada bazında ödeme düzeyinin —-ilgili üyeden rücu edilmek üzere tapu işlemleri için —- tutulan paradan ödenmesine ve böylece yapı kayıt belgelerinin alınmasına oy birliği ile kabul edildiği, davacıya tahsis edilmiş —- bulunduğu parselin imar barışı kapsamında— — nezdinde işlemlerinin tamamlanabilmesi için —–tarihine kadar yatırılmasına dair bilgilendirme yazı parselde bulunan tüm ortaklara gönderildiği, bu çerçevede bilgilendirme ydzısı —–tarihinde bizzat davacıya da tebliğ edildiği, davacı gibi sınırlı sayıdaki ortağın yükümlülüklerini yerine getirmeyerek ödemlerini zamanında yapmaması nedeni ile dönemsel vadeli olarak banka hesaplarında bulunan meblağ vadesinden önce çözülmek zorunda kalınmış, bu nedenle —— zarara uğradığı, ortaklar arasındaki eşitlik ilkesi gereği davacı için ayrı bir uygulama| yapılmasının mümkün olmadığı, davacıdan da doğan zarar miktarının davacı hissesine düşen İkısım davacının cari hesabına yansıtıldığı ve kendisinden talep edildiği, yukarıda arz edilen nedeinlerle; haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya İyükletilmesine karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, —– davacı tarafından yapılan ödemelerden kaynaklı davacının davalı Kooperatife borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, Davacının davalı ——olduğu hususunda uyuşmazlık olmadığı; Uyuşmazlığın — kaynaklı davacı tarafından yapılan ödemelerden kaynaklı davacının davalı ——– borçlu olmadığının tespitine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişi ve ——konusunda uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez mali müşavir bilirkişi ve —- bilirkişinin raporunda özetle; Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerle, —bilirkişiye verilen görev ile ——-olarak davalının defter ve belgelerin incelenmiş ve soncunda Davalı —— yıllarına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK ve VUK hükümlerine göre zamanında yapıldığı ve usulüne uygun tutulduğu, Davacı tarafından Menfi tespiti istenen somut olay ile ilgili yapılan incelemede; davalı — incelenen defter kayıtları ve dosya kapsamında————- tutanakları incelendiğinde; davacının maliki olduğu parselde yapı kayıt belgesi ve cins tashih harç bedellerinin ödenmesi için —- tarihinde davalı tarafından yazılı e- posta ile bildirildiği ve ödeme vadesinin en geç —– tarihinde gerçekleşmesi gerektiğinin belirtildiği, dosya kapsamında incelenen harç ödeme makbuzlarının — tarihli olduğu, ancak davacı tarafından —– tarihinde ödeme yapıldığı, davacı tarafından davalı kooperatif hesabına yapılan ödemenin gecikmesi nedeniyle davalı — kendi defterlerinde — davacı cari hesabına —- açıklaması ile BORÇ kaydı yapıldığı, Eş deyişle davacı tarafından geç yapılan ödeme neticesinde davalı kooperatif tarafından davacının —- tutarında davalı — BORÇLU gözüktüğü,——-konulu dava dosyası ie ilgili inceleme yapılmış ve davacının davalı. kooperatif nezdinde tutulan cari hesabın kanuni defter kayıtlarına uygun olduğu ve davacının davalı kooperatife dava tarihi itibariyle —- anapara borcunun bulunduğu tespit edilmiştir. Yukarıda yapmış bulunduğum açıklamalar sonucunda, tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi ve 6100 sayılı HMK ‘nın 266/c.2 hükmü uyarınca bilcümle hukuki takdir ve tavsif sadece Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, kanaatlerini bildirilmiştir.
Mahkememizin ——-tarihli duruşmasında verilen ara karar uyarınca; dosyanın tarafların iddia ve savunmalarının irdelenmek suretiyle ek rapor alınması için bilirkişilere tevdine karar verilmiştir.
Dosyada mübrez ek raporda özetle; Tüm delillerin ve hukuki durumun takdir ve değerlendirilmesi —– ait olmak üzere; Davacı vekilinin Kök Rapor itiraz ve beyanları yönünden; Davalı kooperatifin incelenen defler kayıtları ve dosya kapsamında sunulan harç makbuzları ve genel kurül toplantı. Tutanakları incelendiğinde; davacının maliki olduğu parselde — harç bedellerinin ödenmesi için—- tarihinde davalı tarafından — bildirildiği ve ödeme vadesinin en geç —– tarihinde gerçekleşmesi gerektiğinin belirtildiği, dösya kapsamında incelenen harç
ödeme makbuzlarına göre —- makbuzla yapıldığı —–yerine getirdiği , davacı tarafından davalı kooperatif hesabına yapılan ödemenin gecikmesi nedeniyle davalı kooperatifin kendi defterlerinde davacı cari hesabına — tarihinde — tutarında —- açıklaması ile BORÇ kaydı yapıldığı, Eş deyişle davacı tarafından geç yapılan ödeme neticesinde davalı kooperatif tarafından davacının ——tutarında davalı koaperatife BORÇLU gözüktüğü, Bu tespit ve değerlendirmeler çerçevesinde davacının cari hesabının kanuni defter ve kayıtlarına uygun olduğu ve davacının davalı kooperatife dava tarihi itibariyle ——borcunun bulunduğu hususlarındaki KÖK rapar koanaatlerimizi tekrar ettiğimizi iş bu EK raporda KÖK rapor kanaatimizin değişmediği sonucuna varılmıştır şeklinde kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava —– ve davacı tarafından yapılan ödemelerden kaynaklı davacının davalı — borçlu olmadığının tespitine ilişkin olup, Davalı ——imar barışından yararlanmak için ödemesi gereken harç bedelini, ferdileşmeye gittiği için bağımsız bölüm malikleri olan üyelerinden istemiş, süresi içinde üyelerce ödeme yapılmadığından bahisle imar barışından faydalanmak için kendisi karşılayıp üyelerinden talep etmiştir. Ancak bozdurduğu vadeli hesaptan dolayı uğradığı zararı her bir üyeden rücu ettiği anlaşılmaktadır.
Ancak söz konusu rücunun haklı olabilmesi için kooperatif üyesinin süresi içinde bu borcu ödememesi gerekmektedir. Oysa davacımız kooperatif ödemesinden önce borcun bir miktarını karşılamış olup, kalanını da imar barışına başvurma süresi içinde karşılama imkanı varken kooperatifin erken davranıp vadeli hesabını bozdurması ve bundan dolayı uğradığı zararı talep etmesinin hatalı olduğu, nitekim kooperatifin ödediği ana parayı talep etmediği, bu nedenle ana paranın davacı üye tarafça ödendiğinin anlaşıldığı, vadeli hesabın bozdurulması yönünde sadece bir yönetim kararı bulunduğu, kaldı ki —– alınmış kararın bulunmadığı, dosyaya ibraz edilen delillerden Davalı — tapu harcı ödemesinin — tarihinde vadeli hesabın bozdurulmasından önce yapıldığı, cins tashihi harcı ödemelerinin —– tarihinde yapıldığı, vadeli hesabın açılmasından önce yapıldığının anlaşıldığı, bu hali ile bile davacının geç ödemesi olsa bile vadeli hesabın bozdurulmasına sebebiyet vermeyeceği, bu nedenle hesap bozdurmadan kaynaklanan zararın oluşmadığı ve buna yönelik genel kurul kararının bulunmadığı, davalı taraf davacıya rücu edemeyeceği kanaatine varılarak davanın kabulü ile Davacının davalı yana tapu harçları gecikme bedeli adı altında tauhhuk ettirilen —— nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
DAVANIN KABULÜNE,
1-Davacının davalı yana tapu harçları gecikme bedeli adı altında tauhhuk ettirilen —— nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,.
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç toplamı 118,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 92,10 TL posta giderleri olmak üzere toplam 1.492,10TL ‘ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 449,85 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
8-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar nedeniyle kesin olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 30/03/2022