Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/128 E. 2023/523 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/128
KARAR NO : 2023/523

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan bu dava ve karşı davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA: Davacı vekili, taraflar arasında emtia alım satımı konusunda akdi bir ilişki kurulduğunu, bu çerçevede müvekkilinin satıcı konumu ile tüm emtiaları davalıya teslim ettiğini, 76.700,00 USD olarak kararlaştırılan satış bedelinin 20.000,00 USD’sinin peşinen ödenip kalan kısmın mal tesliminden sonra ödeneceği konusunda anlaşmaya rağmen davalı tarafın kalan kısmı ödemediğini, bu nedenle —-. İcra Müdürlüğünün—– sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili, cevap ve karşı dava dilekçesiyle birlikte emtia satımı konusunda tarafların anlaştıklarını ancak 06/12/2019 tarihinde teslim edilmesi gereken emtiaların 7 ay sonra 01/07/2020’de teslim edildiğini, bu nedenle gecikmenin söz konusu olduğunu, arada dolardaki artış sebebiyle kendilerince 75.429,68 TL’lik bir kur farkı faturası kesildiğini, karşı tarafa gönderdiklerini, bunun yanında davalı müvekkilinin sürekli iş ilişkisinde olduğu ve davacının vereceği emtiaların kendilerince teslim edileceği —— 37.500 USD ödemek zorunda kaldıklarını, bunun —- çalıştırdığı personele ilişkin bir gider olduğunu ve ilişkilerinin devam edebilmesi için —- şirketinin talebi üzerine ödenmek zorunda kaldığını ayrıca geç ifadan kaynaklı olarak kar kaybı ve itibar kaybına da uğradıklarını belirterek; ticari itibar ve kar kaybı sebebiyle de şimdilik 50.000,00 TL zararlarının olduğunu belirtmiş; ayrıca şirketin manevi yönden de zarara uğradığını belirterek 80.000,00 TL’de manevi tazminat alacakları var iken emtia bedelinden kalan 56.700,00 TL’nin ödenmesini talep etmekte karşı tarafın haksız olduğunu; bu yüzden icra takibine itiraz edip takibi durdurduklarını belirterek, 150.429,68 TL kur farkı ve itibar kaybından kaynaklı alacakları ile 37.500,00 TL’den şimdilik 50.000,00 TL itibar kaybı ve kar kaybı ile 80.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini karşı dava olarak talep ve dava etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 67 madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, karşı dava ise geç teslimden kaynaklanan kur farkı alacağı + geç teslimden dolayı uğranılan ve dolayısıyla zarar kapsamında bulunan emtiaların devredileceği yabancı şirkete ödenmek zorunda kalan bedel + geç teslimden kaynaklı kar kaybı ve itibar kaybı ile + geç teslimden kaynaklanan manevi tazminat taleplerine ilişkindir.Davacı taraf, davalı aleyhine başlattığı icra takibinde faturaya dayalı olarak 56.700 USD alacağın tahsilini talep etmiş, davalı süresi içinde bu takibe ” herhangi bir borcum yoktur; asıl alacağa ve tüm ferilerine itiraz ediyoruz ” şeklinde itiraz etmiş, süresinde yapılan itirazla takip durmuş, iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Asıl dava miktar yönünden tek hakimle yargılamasına başlanmış ancak karşı davanın miktarı ve tamamlatılan harcı sebebiyle dava heyetçe bakılacak davalar arasında girdiğinden bilahare heyete tevdi edilmiş, ihtilaf heyetçe belirlenmiş, ön incelemesi heyetçe yapılmış ve yargılamaya heyet tarafından devam edilmiştir.Taraflar arasında akdi bir ilişkinin kurulduğu, bu akdi ilişki çerçevesinde kök dosyanın davacısının satıcı diğer tarafının alıcı olduğu, malların tamamının teslim edildiği, toplam satış bedelinin 76.700 USD olduğu, bunun ilk 20.000 USD’lik kısmının peşin ödendiği, geriye 56.700 USD’lik kısmının kaldığı hususlarında bir ihtilaf yoktur.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davalının ( satıcının ) iddia ettiği alacak kalemlerinin doğup doğmadığı ve doğmuş ise, alacaklının iddia ettiği gibi bu miktar bir alacağı doğmuşken satıcının kendisinden kalan emtia bedelini icra takibi yoluyla isteyip isteyemeyeceği hususunda toplanmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, faturalar, mail yazışmaları dosyamıza sunulmuş, davalı alıcının ilgili yıllara ilişkin BA kayıtları getirtilmiş, taraf kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, ( davacı şirket kayıtları üzerinde talimatla davalı şirket kayıtları ise yerinde / —- inceleme yaptırılarak ) rapor alınmış ve tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Yukarıda da izah edildiği üzere, emtiaların tamamının davalı tarafa teslim edildiği hususunda bir anlaşmazlık mevcut değildir. Ayrıca, emtianın kararlaştırılan bedelinden 20.000 USD’lik kısmı dışında 56.700 USD’lik kısmının ödenmediği de ihtilafsızdır. Bu nedenle öncelikle davalı tarafın karşı davasının değerlendirilmesi gerekmekte olup; gerek dosya kapsamına gerekse bilirkişi raporuna nazaran, taraflar arasında kur farkı yönünden bir anlaşmanın bulunmadığı, davacı satıcının karşı tarafça kesilen kur farkı faturasını ticari defter ve kayıtlarına da işlememiş olduğu, davacı satıcı tarafından kesilen fatura üzerinde ya da tarafların mail yazışmalarında da davacının kabul ettiği bir kur farkı anlaşmasının bulunmadığı, kaldı ki, taraflar arasında kararlaştırmanın USD para cinsinden olduğu, davalı karşı davacının ihracatçı olmasına nazaran söz konusu malların satış bedelinin USD para cinsinden tahsil edildiği, ayrıca USD bazında yaptığı anlaşma nedeniyle ödeyeceği miktarı USD olarak bir kenara ayırmış olması gerektiği, hal böyle olunca, davalı karşı davacının kur farkı talebinin yerinde olmadığı, karşı davacının —— şirketiyle dava konusu teslimden önce ticari ilişkisinin bulunmadığı, bunun bizzat kendi defterleriyle sabit olduğu, geç teslimden sonra da aralarında ticari bir ilişki kurulmadığı,—-müşterisi ile ileriye dönük olarak yapılmış bir iş sözleşmesinin de iddia edilmediği ve buna dair herhangi bir belge sunulmadığı sadece aralarındaki e-posta yazışmalarında —-müşterisinin kendileriyle çalışmayacağı yönünde ifadelerinin bulunduğu, fakat fes edilmiş bir sözleşmenin bulunmadığı, bu nedenle karşı davacı ile —–şirketi arasında sadece davaya konu emtiaların alış verişi konusunda bir defalık ilişki kurulduğu, mallar süresinde teslim edilseydi yeni ilişkiler kurulacağına dair bir kabulün mümkün olmadığı, öte yandan —- firma ile yapılan mail yazışmaların dışında bir delil sunulmadığı, 37.500 USD’lik zararın montaj işi için oluşturulan özel bir ekibin ihracatın gerçekleştirildiği tarihten 7 ay önce istihdam ettiğinin ortaya çıktığı, montaj yapılacak malzemenin karşı davalı tarafından ihraç edilecek duruma getirilmemişken böyle bir ekibin istihdam edilmesinin hatalı olduğu, öte yandan istihdam edilmiş olsa bile böyle bir montaj ekibinin 7 ay süreyle boş bırakılamayacağı, başka bir işleme ya da işlemlere yönlendirilebileceği, bu sebeple dolayısıyla zarar kapsamındaki bu talebinde soyutlaştırılamadığı için mahkememizce değerlendirilemeyeceği, karşı davacının bu olaydan dolayı kar kaybının da ispat edilemediği, zira,—– şirketinden hak edişinde herhangi bir kesinti yapıldığına dair delil sunulmadığı, manevi tazminatın zaten oluşamayacağı zira manevi tazminat için şirketin tüzel kişiliğine yönelik haksız ve ağır bir saldırının bulunması gerektiği, şirketler arasındaki mal alış verişinde geç teslimin maddi zarara konu olabileceği manevi zararın söz konusu olamayacağı;Kaldı ki, karşı davacının sözleşmeye konu emtiaların tamamını teslim aldığı ve bu teslimin itirazi kayıtsız gerçekleştiği, teslimden önce de karşı davaya konu hakları yönünden çektikleri bir ihtar ya da mailin bulunmadığı, bu nedenle itirazi kayıtsız malları teslim alan davalının esasen geç teslimden kaynaklı alacak haklarının da sona ermiş olduğu nazara alınarak, davacı tarafından kesilen bakiye iş bedeline ilişkin faturanın davalıca BA kayıtlarında kullanılıp, vergi iadesinin da tahsil edildiği, bu nedenle davacı alacağının karşı zarar değerlendirilmeksizin davalıca kabul edildiği; davalı tarafın karşı davasında haklı olmadığı, bu nedenle davacı satıcı nezdinde oluşan bir alacak hakkının bulunmadığı, ihtilafsız olan bakiye iş bedelini ödemek zorunda olduğu ve icra takibine yaptığı itirazında bu sebeple haksız olduğu kanaatine varılmış; davacı tarafın icra inkar tazminatı da talep ettiği, takibe konu alacağın alım satımdan kaynaklandığı, satış akdinden kaynaklı davalarda alacağın likit olduğu, icra takibine itirazında haksız olduğu nazara alınmak suretiyle icra inkar tazminatına da hükmedilmek suretiyle aşağıdaki karar tesis olunmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İŞ BU DAVANIN KABULÜNE,
Davalının—-. İcra Müdürlüğünün ——sayılı dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin aynen devamına,Takibe konu miktarın TL karşılığı üzerinden hesaplanan 449.631,00 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,Davalı- karşı davacının açtığı karşı davanın REDDİNE,İş bu davada alınması gereken 30.714,30 TL ilam harcından peşin olarak alınan 4.576,14 TL’nin mahsubuyla eksik 26.138,16 TL harcın davalı – karşı davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,Karşı davada alınan 8.709,52 TL ilam harcından maktu ret harcının mahsubuyla bakiye 8.529,62 TL harcın karşı davacıya talebi halinde iadesine,
İş bu davada tamamı davacı tarafça karşılanan 4.635,44 TL ilam harcı ve başvuru harcı toplamı ile 7 elektronik 1 normal tebligat gideri 66,50 TL ile talimatla alınan bilirkişi ücreti 1.500,00 TL ile mahkememizce yaptırılan bilirkişi inceleme gideri 1.800,00 TL’nin toplamı 8.001,94 TL yargılama giderinin davalı – karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacı – karşı davalıya iadesine,
Karşı dava yönünden yapılan yargılama giderinin karşı davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde karşı dava yönünden bakiye gider avansı kalırsa karşı davacıya iadesine,
İş bu davada karar tarihindeki AAÜT gereğince, 65.948,34 TL nispi vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınıp, davacıya verilmesine,Karşı davada karar tarihindeki AAÜT gereğince, 150.000,00 TL nispi vekalet ücretinin karşı davanın davacısı olan alınıp karşı davalıya verilmesine,
İş bu dava yönünden 1.320,00 TL ara buluculuk giderinin .— alınıp hazineye irat kaydına,
Birleşen dosya yönünden de —-Ara Buluculuk Bürosu tarafından gerçekleştirilen ara buluculuk işleminden dolayı 1.320,00 TL ara buluculuk giderinin —- alınıp hazineye irat kaydına,
Bu amaçla harç tahsil müzekkerelerinin hazırlanmasına,Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —– Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.