Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/109 E. 2023/80 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/109 Esas
KARAR NO : 2023/80

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2021
KARAR TARİHİ : 09/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacılar vekili, davalı tarafından müvekkilleri aleyhine ——İcra Müdürlüğünün ——sayılı dosyaları ile icra takibi yapıldığını,——sayılı dosyada 10/01/2017 tanzim tarihli ve 30/03/2017 vade tarihli 250.000,00 TL’lik senedin ——– sayılı dosyasında ise, 10/01/2017 tanzim 30/05/2017 vade tarihli 260.000,00 TL’lik senetlerin takibe konduğunu; söz konusu olan senetlerin ——- davalının sahibi bulunduğu ——-olan borçlarından dolayı verildiğini; müvekkillerinden —— Şirketi’nin ortağı olduğu, diğer davacının da bu şirketin gayri resmi kar ortağı olduğunu, bu nedenle söz konusu senetleri her iki davacının keşideci olarak imzalayarak lehtar olan davalıya verdiklerini; ancak senetlerin borcun teminatı olarak verilen senetler olduğunu, borcun ödendiğini; şöyle ki, davalının talimatıyla —— Mahallesi, 286 ada, 10 parseldeki —– Blok —— nolu dairenin 260.000,00 TL bedelle—-isimli şahsa, —— nolu dairenin ise 250.000,00 TL bedelle——- devredildiğini; teminat için verilen senetlerin dayanağı olan borcun taraflar arasındaki kararlaştırmaya göre bu gayrimenkul devirleriyle ödendiğini; tarafların bu hususta protokol imzaladıklarını, protokolde devrin nasıl yapılacağının kararlaştırıldığını belirterek; icra takibine konu senetlerinde devirler gerçekleşmezse devir borcunun feri için verildiğini belirterek, davacıların icra dosyalarından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, bonoların hükümsüzlüğüne karar verilmesini, icra takibine yapılmak zorunda kalacak ödemelerin istirdadına karar verilmesini ve davalıdan %20’den aşağı olmamak şartıyla kötü niyetli takip tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, davacının dayandığı protokolde davalının imzasının bulunmadığını, bu nedenle protokolün müvekkilini bağlamadığını, söz konusu protokolün geçmişe yönelik her an düzenlenebilecek nitelikte bir belge olduğunu, takip konusu senetlerin müvekkilinin elinde olduğunu ve teminat senedi olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, davacıdan da %20 kötü niyetli dava tazminatı tahsiline karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 72. Madde gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.Senetlerin her iki davacı tarafından keşide edildiği, lehtar konumunda bulunan davalıya verildiği, davalı tarafından da her bir senedin ayrı bir icra dosyasıyla takibe konulduğu hususunda ihtilaf yoktur. İhtilaf, senetlerin teminat senedi niteliğinde olup olmadığı, davacının dayandığı protokoldeki taşınmaz devirlerinin teminatı olarak verilip verilmediği hususunda toplanmaktadır.Mahkememizce öncelikle protokol üzerinde durulmuş olup, protokolde taşınmazların alıcıların isme ile davacıların ortak / gayri resmi kar ortağı olduğu iddia edilen —— Şirketinin imzaları yer almakta; tanık olarak da davalımız ve —– yer almaktadır. Protokolde davalımızın imzası bulunmadığından protokolün davalı tarafı bağlamayacağı, bu nedenle protokole dayalı olarak da diğer tanık ——- dinlenemeyeceği; davalı tarafça da tanık dinlenmesine muvafakat edilmediği nazara alınarak söz konusu protokolün davalımızı bağlamayacağı kabul edilmiştir. Buna rağmen mahkememizce tapu kayıtları da getirtilmiş olup, söz konusu taşınmazların alıcılar adına tescil görmediği de tespit edilmiştir.Ortada 10/01/2017 tanzim tarihli 2 adet senet bulunup, senetlerin davalı elinde olduğu, üzerinde teminat senedi olduğuna dair herhangi bir kaydın bulunmadığı; teminat senedi olduğuna dair davalının da imzasını içeren bir protokolünde bulunmadığı nazara alınarak davacılara yemin delili hatırlatılmış; davacılar yemin delilini kullanacaklarını bildirdiklerinden davalıya yemin davetiyesi gönderilmiş; davalı son celse duruşmaya gelerek usulünce her iki senedinde teminat senedi olmadığına dair yemin etmiştir.
Davacı taraf, senetlerin teminat senedi olduğunu ispat edememiştir. Bu sebeple dava reddedilmiştir.Davalı taraf her ne kadar kötü niyetli dava tazminatı talep etmişse de, bu tazminata hükmedebilmek için mahkemece icra takibinde icra veznesine girecek paranın ödenmemesi için bir tedbir kararının verilmiş olması, icra veznesine para girmesi ve giren paranın bu tedbir kararı sebebiyle alacaklıya ödenmemesi; bir başka deyişle ihtiyati tedbir kararı yüzünden alacaklının alacağına vaktinde ulaşamaması gereklidir. Mahkememizce konulmuş bir tedbir kararı vardır ancak icra dairesiyle yapılan yazışmada davacılardan herhangi bir tahsilat yapılmadığı, sadece ihale teminat bedeli olarak davalı —— tahsilat yapıldığı; icra müdürlüğünün 08/02/2023 tarihli yazısında açık açık borçlulardan tahsilat yapılmadığı bildirildiğinden davalının talep ettiği kötü niyetli dava tazminatı şartlarının oluşmadığı belirlenmiş;
Bu gerekçelerle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Davalı taraf haksız dava tazminatı talep ettiğinden ancak icra veznesine giren ve tedbir nedeniyle ödenmeyen herhangi bir meblağ bulunmadığından şartları oluşmayan davalı tarafın haksız dava tazminatı talebinin reddine,Ret harcı maktu olduğundan maktu harcın mahsubuyla bakiye 8.529,63 TL harcın talebi halinde davacılara iadesine,
Tamamı davacılar tarafından karşılanan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacılara iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, 74.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine;Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.