Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/84 E. 2021/1059 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/84 Esas
KARAR NO: 2021/1059
DAVA: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ: 02/03/2020
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, davacının, davalı şirkette— bulunduğunu, — tarihli —– numaralı kararlara muhalif oy kullandığını, bu kararların iptalinin gerektiğini belirterek;
4 numaralı kararın —— kabulüne ilişkin olduğunu, esasen —- tarihli bir önceki genel kurulda müvekkilinin —- isteminin bulunduğunu, bu istemin genel kurulca reddedildiğini ancak toplantının da —- ertelendiğini; müvekkilinin—– mahkemeden özel denetici atanmasını talep ettiğini zira, finansal tabloların gerçeği yansıtmadığını; şirketin yurt dışında faaliyeti bulunmamasına rağmen —– kiralanan taşınmazların kirasını ödediklerini; —-satış yapmalarına rağmen —— maliyet çıkarıldığını; bu sebeple finansal tabloların kabulünün hatalı olduğunu belirterek iptalini,
5 numaralı kararın yönetimin ibrasına ilişkin olduğunu, mali tablolara müvekkilinin itirazı varken ve henüz sonuçlanmayan özel denetici talebi varken ibranın yanlış olduğunu, bu nedenle iptalini, —numaralı kararın huzur haklarıyla ilgili olduğunu, —- —– olmak üzere bu üç yöneticiye aylık toplam —- huzur hakkı ödenmesinin kararlaştırıldığını; bunun şirketin kazanç ve faaliyet kapsamına göre çok fahiş olduğunu; yöneticilere ” örtülü kazanç aktarımı ” niteliğinde olduğunu; bu miktarda huzur hakkı ödenmesinin şirketin sermayesini zayıflatacağını, kar payı alacağını ortadan kaldıracağını belirterek iptalini,
Talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, huzur hakkında dair bir karar alınmadığını; şirketin önceden aktif olduğunu ama elindeki —– hattı alınınca faaliyetlerinin rölantiye alındığını; şirket binasının —- kiralandığını, bilahare tahliye edilince ancak —- ay sonra kiraya verilebildiğini; davacının eski yönetici olduğunu, yöneticilik yaptığı dönemlerde aynı oranlarda ücret alırken buna itiraz etmediğini; esasen —-itibaren şirket yöneticilerine fiilen ücret ödenmediğini; şirketin yeniden yapılanmaya gittiğini; —— yerin davacı yönetici iken ve davacının oturması için kiralandığını, davacının orada ikamette ettiğini; davacının tamamen kötü niyetli olarak bu davayı açtığını; yöneticilerin ibrasına ilişkin genel kurul kararının da gerekli oy çokluğuyla alınmış bulunduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK 445 maddesi gereğince genel kurul kararlarının iptaline ilişkin davadır.
Davacının, davalı şirketin ortağı olduğu, —-tarihinde davalı şirketin genel kurulunun toplandığı, iptali istenen —–kararların davacının muhalefet oyuyla alındığı hususların ihtilafsız olduğu; taraflar arasındaki ihtilafın, bu kararların iptalinin gerekip gerekmediği hususunda toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce, —– tarihli —– alınan kararlar incelenmiş, davalı şirketin tam —– incelenmiş, ana sözleşmesi incelenmiş,
Davalı şirketin bir sonraki —- ilişkin olup, — tarihli —-kararların iptaline ilişkin açılan ve—– dosyasında yargılaması devam eden davada alınan bilirkişi raporu getirtilmiş,
Davalı şirketin ——–yılına ilişkin yıl sonu bilançoları incelenmiş olup;
Bu incelemelerin sonunda,
—- sayılı dosyasında bir sonraki —– alınan kararların iptali yönünden açılan davayla ilgili bilirkişi raporuna nazaran dosyamızdaki—- tarihli —- çok kısa zaman aralığı bulunduğu; şirketin yıl sonu bilançolarında bir farklılık olmadığı, davalının da kabulünde olduğu gibi esasen şirketin bu zaman aralığında faaliyet göstermediği, kira alacaklarının gerçekleştiği nazara alınarak, —–alınan bilirkişi raporunun mahkememiz tarafından da delil olarak değerlendirilebileceği de belirlenmiş;
Mahkememizce de dosyamız yönünden —– tarihli bilirkişi heyetinden alınan rapor incelenmiş,
Bu çerçevede mahkememizce yapılan incelemede,
İptali istenen —– nolu gündem maddesindeki finansal tabloların onaylanmasına ilişkin karar yönünden: Gerçek ticari işleme dayanan, ticari faaliyet ile uyumul içeriği itibariyle yanıltıcı olmayan işlemler sonucu oluşan doğal bakiyeler için hangi kaydın bilançoda bulunmadığı açıklanmamış, davacının bilançonun gerçeği yansıtmadığı iddiasının doğruluğu hakkında delil ve verilerle karşılaştırılarak somut bilgilendirmede yapılmadığından, bilançonun gerçeği yansıtmadığı iddiasının ispatlanamadığı, bu nedenle 4. Maddede alınan genel kurul kararının iptali şartlarının oluşmadığı mahkememizce kabul edilmiş olup, esasen mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ve —- alınan bilirkişi raporunda da bu hususlar aynen bu gerekçeyle tekrar edilmiştir.
Dava konusu genel kurulun 5. Maddesi kapsamında alınan yöneticilerin ibrasına ilişkin kararla ilgili:
Mahkememizde alınan ———raporda, davacının muhalefetinin ve dava dilekçesiyle iddia ettiği iptal talebinin gerekçe olarak —— talepli dava ve finansal tablolara ilişkin itirazlar ileriye sürülmüşken; davalı şirketin yöneticilerinin ibrasının hatalı olduğuna dayanıldığı ancak yöneticilerin şirket yönetiminde kusurlu hareket ettiklerine ya da özel yükümlülüğünü ihlal ettiğine dair herhangi bir delilin sunulmadığı sebebiyle iptal sebebinin gerçekleşmediği vurgulanmış, — hazırlanan bilirkişi raporunda ise, şirket yöneticilerinin kendileri dışındaki yöneticilerin ibrasında oy kullandıkları, TTK 436/2 maddesi gereğince oydan yoksun kişilerin birbirini ibra etmesi halinde bunun sonucunun ” yoklukla maluliyet ” olacağı tespiti karşısında; mahkememizce incelenen— tarihli genel kurulda alınan —- nolu ibra kararında da her bir şirket yöneticisinin kendi hariç diğer iki yönetici yönünden ibraya katıldığı, bunun usulsüzlük olduğu, her bir yöneticinin kendi dışındaki yöneticilerin ibrasına katılmamış olması halinde yönetici ibrası için oy çokluğunun sağlanamayacağı da nazara alınarak her ne kadar davacı taraf iptal talep etse de, —- numaralı kararın esasen YOKLUKLA MALUL olduğu, iptal talep edilmişken yokluk durumu söz konusu ise, bunun resen nazara alınıp, yoklukla maluliyete karar verilmesi gerektiği,
——numaralı genel kurul kararında ise, huzur haklarının miktarına ilişkin olduğu, hem mahkememizce alınan bilirkişi raporunda hem de —- verilen bilirkişi raporunda, şirketin maddi durumu, faaliyet durumu nazara alındığında söz konusu huzur haklarının çok fahiş olması şirketin ekonomik durumunu da sarsacağı; bir yerde yöneticiler için ” örtülü kazanç dağıtımı ” niteliğinde olduğu nazara alınarak, bunun da iptali gerektiği değerlendirilmiş, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı şirketin —– tarihli genel kurulunda alınan kararlardan,
5 numaralı kararın yoklukla malul olduğunun tespitine,
7 numaralı kararın iptaline,
Fazlaya dair talebin reddine,
Dava maktu harca tabi olup maktu harçtan eksik 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan 108,80 TL başvuru harcı ve ilam harcının tamamı ile 9 normal 6 elektronik tebligat masrafı 204,00 TL tebligat gideriyle 4.500,00 TL bilirkişi inceleme ücretinin toplamı dava konusu 3 kararda 2’si yönünden olumlu, 1’i yönünden olumsuz karar verildiği nazara alınarak 2/3’ü olan 3.136,00 TL’nin toplamı 3.244,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince davacı lehine 5.100,00 TL maktu vekalet ücreti taktirine, davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
Reddedilen talep yönünden de 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp, davalıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ———- Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.30/12/2021