Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/628 E. 2021/817 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/628 Esas
KARAR NO: 2021/817
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 07/12/2020
KARAR TARİHİ: 17/11/2021
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- ve idaresindeki aracın % 100 kusuru ile meydana gelen kazada ——- hasar gördüğünü,ortaya çıkan hasar bedeli müvekkil sigorta şirketi tarafından ödendiğini, taraflar arasındaki alacağın likit olduğunu, zarar neticesinde ödenen tazminat ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, taraflar arasındaki ilişkinin sigorta sözleşmesinden kaynaklandığını, sigortalı ve rücu edilen taraf ticari olduğundan huzurda açılacak dava tacirler arası haksız fiil niteliğinde olduğunu, nispi ticari davası olduğunu, alacağın tahsili için davalı aleyhine —–Sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davanın devam ettiği süreçte davalının malvarlığını azaltma ve elden çıkartma olasılığının olduğunu, ileride doğacak telafisi güç durumların ortaya çıkabileceğini, teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesini, İhtiyati haciz şartlarının gerçekleştiğini, hasarın meydana gelmesiyle alacağın muaccel hale geldiğini fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak üzere, davalı tarafın itirazının iptali ile—- asıl alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini, alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, —– kabulü ile davalıların menkul, gayrimenkul malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi için ihtiyati haciz kararı verilmesini,—– aracın kaydına şerh işlenmesine karar verilmesini, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazada müvekkili firmanın asli veya tali hiçbir sorumluluğu mevcut olmadığını, kazanın dava dışı 3. Şahsın hatalı sollama yapması neticesinde meydana geldiğini, olay yerinin tek gidiş tek gelişli bir yol olan —– olduğunu, trafik kazasında müvekkilinin kusurlu ve kusursuz hiçbir sorumluluğunun olmadığını, kaza tespit tutanağında ifade edilen dava dışı—- sevk ve idaresindeki araç ile—– kullanmakta olduğu kamyonu sollarken davalı müvekkili firma aracına çarptığını, davalı firma aracını kullanmakta olan — rağmen kazayı engelleyemediğini,——- solladığı araç ile çarptığını, tüm araçların hasar gördüğünü, ölüm ve yaralanmaların meydana geldiğini, müvekkili firma çalışanın kornaya bastığını, —–halde gerekli ikazda bulunduğunu fakat kazanın elde olmayan sebeplerle önlenemediğini, — kullandığı çekici aracının seyir istikametindeki şerit üzerinde — kaza tespit raporu ile tespit edildiğini, —– trafik kurallarına aykırı olarak yaptığı hatalı geçiş kazada %100 oranında —— kusurunun ispatlandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili firma çalışanı ——– gerekli özeni göstermemiş olması ihtimalinde dahi, illiyet bağının kesilmesi sebebiyle sorumluluk doğmayacağını, müvekkili firma çalışanı —- kusurlu olduğu kabul edilse dahi gerekli özeni gösteren müvekkiline sorumluluk yüklenmesinin mümkün olmayacağını, davacının dayanmakta olduğu yokluklarında alınan hatalı ve eksik inceleme ile tesis edilmiş olan ekspertiz raporuna tümden itiraz ettiklerini, davacı delil listesinde sigorta poliçesi, hasar dosyası ve hasara ilişkin fatura ve servis tutanaklarından bahsedilmekte ise de söz konusu belgeler dava dosyasına sunulmamış olduğundan kazanın sigorta kapsamında olup olmadığı, sigortacının sorumluluğunun kapsamı ayrıca zarar miktarı anlaşılamadığını, davacı iddialarını ispata elverişli deliller sunmamış olduğundan haksız yere ikame edilen davanın reddi gerekmekte olduğunu, sunulmamış belgelere ilişkin cevap ve itiraz haklarının saklı kaldığını, davacının ihtiyati haciz talebinin hukuka aykırı olduğundan reddinin gerektiğini, davacının icra inkar tazminat talebinin hukuka aykırı olduğunu, huzurda görülmekte olan dava tazminat istemine ilişkin olduğundan iddia edilen borç haksız fiilden kaynaklanmakta olduğunu bu sebeple likit alacak söz konusu olmadığını, haksız ve hukuka aykırı başlatılan davaya esas takip miktarının %20’den az olmamak üzere davacı taraf aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen —– toplam alacak olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın uyuşmazlığın —- maliki olduğu araçda oluşan kaza sonucu hasar ödemesinden kaynaklı sigortalısına ödenen miktar yönünden TTK 1481 uyarınca davalılar aleyhine başlattığı —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince itirazın iptaline yönelik olduğu görüldü, ve %20 icra inkar talebi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle dosyanın Kusur/Hasar konusunda uzman bilirkişi ile—–uzman bilirkişi heyetine tevdii ile dosyada mübrez bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi heyeti raporunda özetle; Davalı tarafa ait —-oranında kusurlu olduğu, Davacı —- olayda kusursuz olduğu, Davacı — araçta meydana gelen gerçek zararın — olduğu, davacı — aracın kasasının onarımı için gerekli olan bedel ile klima onarımı toplam bedellerinin —- olduğu, davacının rizikonun meydana gelmesinde kusuru bulunan davalıya ödediği tazminatı rücu edebileceği değerlendirilmiştir. Taleple bağlılık ilkesi gereği, davacının davalıya— rücu edebileceği, takdirin yüce mahkemede olduğu kanaatlerini bildirilmiştir.
Mahkememizin —- tarihli duruşmasında verilen ara karar ile ; Ceza dosyasında alınan kusur raporu ve mahkememiz dosyasında bulunan kusur raporu arasında çelişki bulunduğundan — gereğince giderilmesi için — — heyetten işbu çelişkinin giderilmesi için rapor alınmasına karar verilmiştir.
Dosyada mübrez ——– Sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporunda özetle: ” —-idaresindeki araç ile geçiş yapılması ——– olay mahallinde seyrini sürdürürken önünde kendiyle aynı istikamette seyreden vasıtayı geçme teşebbüsünde bulunmaması, geçiş yasağının bittiği yerde aracı geçmek için geçiş için kullanmak zorunda olduğu sol şeridin yeterince ilerisinin boş olup olmadığı kontrol etmesi, gelen araç var ise önündeki aracı sollama teşebbüsünde bulunmaması, şartların uygun olduğu bir anda önündeki aracı geçme teşebbüsünde bulunması gerekirken belirtilen bu kurallara riayet etmemiş, geçiş—- yasağına rağmen karşı şeridin yeterince boş olup olmadığını kontrol etmeden sol şeride geçerek karşı yönden kendi nizami şeridini takiben gelen sanık yönetimindeki çekicinin önünü kapayarak kazaya sebebiyet vermiştir. Olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketleri ile asli kusurludur. —- idaresindeki araç ile sollama yasağı bulunan mahalde karşı yönden gelen aracın arkasından gelip bu vasıtayı geçmek üzere hatalı sollamayla seyir şeridine giriş yapan müteveffayı fark ettiğinde ikazda bulunmuş ise de vasıtayı frenli bir vaziyette sağa yönlendirmemiş, mahalde müsaade edilen hız sınırları üzerindeki bir hızla seyrini sürdürmüş olması kural ihlali görülmüş, ayrıca hızın olayın vahametinin artmasına neden olduğu değerlendirilmiştir. Olayda, alt düzeyde tali kusurludur. Olayın oluşu üzerinde herhangi bir hatalı tutum ve davranışının olmadığı ve mevcut şartlarda alabileceği başkaca bir önleminin bulunmadığı anlaşılan müşteki sürücü —- meydana gelen olayda kusursuzdur. Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; Müteveffa sürücü — asli kusurlu, Sanık sürücü — tali kusurlu, Müşteki sürücü — kusursuz, olduğu, kanaatini bildirir müşterek rapordur.—– oranında kusurlu olduğu, Davacı—– araç sürücüsü —-olayda kusursuz olduğu.” Şeklindeki görüş ve olayın oluşumuna uygun düşmediği ve bu görüş ve kanaatin heyetimizce uygun bulunmadığı, Davalı sürücü — oranında tali kusurlu olduğu, Müteveffa sürücü —- belirtilen kuralları ihlal etmesi nedeniyle meydana gelen olayda %75 (yüzde yetmiş beş) oranında asli kusurlu olduğu, ——-olayın meydana gelmesinde kusurlu olmadığı, görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilemeyeceğine ilişkin olup, tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle dosyanın Kusur/Hasar konusunda uzman bilirkişi ile—– uzman bilirkişi heyetine tevdii ile dosyada mübrez bilirkişi raporu tanzim ettirildiği, Ceza dosyasında alınan kusur raporu ve mahkememiz dosyasında bulunan kusur raporu arasında çelişki bulunduğundan—- çelişkinin giderilmesi için —- heyetten işbu çelişkinin giderilmesi için rapor alınmasına karar verilerek rapor alındığı mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınan rapordaDavalı sürücü — bendlerinde belirtilen kuralları ihlali nedeniyle meydana gelen olayda %25 (yüzde yirmi beş) oranında tali kusurlu olduğu,—–oranında asli kusurlu olduğu, —- meydana gelmesinde kusurlu olmadığı, Davacı —– olduğu, davacı ——- plaka nolu aracın kasasının onarımı için gerekli olan bedel ile klima onarımı toplam bedellerinin —- olduğu, davacının rizikonun meydana gelmesinde kusuru bulunan davalıya ödediği tazminatı rücu edebileceği, —-maliki olduğundan işleten olarak kusursuz sorumlu olduğu ve husumet yöneltilebileceğinden, davalının — kusuruna denk gelen — olduğu , bunun — davalının trafik sigortacısından alındığı göz önüne alınırsa geriye kalan rücu edilebilecek miktar taleple bağlılık ilkesi gereğince—- olduğu, davacının davalılara —- rücu edebileceği kanaatine varılarak, takip öncesi işlemiş faiz yönünden temerrüt ihtarı bulunmadığından davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davalıların —sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin—- asıl alacak üzerinden takip şartlarındaki haliyle aynen devamına, Davacının İcra inkar tazminat talebinin haksız fiile ilişkin olduğundan ve şartları oluşmadığından reddine, Asıl alacağı takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin ve davalının kötü niyet tazminat talebinin şartları oluşmadığından ve kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından reddine, , Rücu istemi, TBK 73. Maddesi kapsamında tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Zamanaşımı itirazı yönünden davacı tarafça ödemenin —- tarihinde yapıldığı, sürenin ödeme tarihte başlayacağından dava tarihi de —–olduğundan zamanaşımı süresi dolmadığından bu yönden yapılan itiraza itibar edilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davalının —– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —- asıl alacak üzerinden takip şartlarındaki haliyle aynen devamına,
2-Davacının İcra inkar tazminat talebinin haksız fiile ilişkin olduğundan ve şartları oluşmadığından reddine,
3-Asıl alacağı takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
4-Fazlaya ilişkin taleplerin ve davalının kötü niyet tazminat taleplerinin şartları oluşmadığından reddine,
5-Zaman aşımı itirazın gerekçesi kararda açıklanacağı üzere reddine,
6-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 540,66 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak yatırılan 183,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 357,10 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı —-vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yapılmış 54,40 TL başvurma harcı,—– davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Davadan önce ara buluculuğa başvurulduğu, sonuç alınamadığı nazara alınarak, her ne kadar ara buluculuk ücretinin davalıdan alınıp hazineye irat kaydına karar verilmesi gerekiyorsa da, sisteme ara buluculuk ücreti dekontu taratılmadığından; ara buluculuk ücretinin hazine tarafından dava ya da takibe konmakla muhtariyetine; davalıdan bu yoldan tahsil edilmesine,
12-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider/delil avansından bakiye kalan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——— Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 17/11/2021