Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/552 Esas
KARAR NO: 2021/565
DAVA: Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 09/11/2020
KARAR TARİHİ: 09/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketin ortağı olduklarını; şirketin kurulduğundan beri hiçbir faaliyette bulunmadığını, —– tarafından terkin edildiğini; bu haliyle şirketin devamının ortaklara mali yükümlülükten başka bir şey getirmediğini belirterek TTK 636/2 maddesi gereğince şirketin haklı sebeple fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı şirkete tebligat yapılmış ancak davalı şirket davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, TTK 636/2 maddesi gereğince açılmış olan şirketin haklı sebeple fesih ve tasfiye davasıdır.
TTK 636/2 maddesinde, ” uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya —– toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi, —– dinleyerek şirketin durumunu kanuna uygun hale getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse şirketin feshine karar verir” demektedir.
Kanun maddesinin düzenlemesi karşısında mahkememizce öncelikle davacının TTK 636/2’ye mi yoksa TTK 636’daki diğer sebeplere mi dayandığı açıklatılmış; davacı vekili kendisine ilk celse yöneltilen bu soruyu açık açık TTK 636/2’ye dayandığını tekrarlamak suretiyle beyanda bulunmuştur.
Bunun üzerine mahkememizce davalı şirkete meşruhatlı davetiye gönderilmiş ve duruşma tutanağı da tebliğ edilerek, ——– toplanamadığı sebebiyle şirketin feshinin istendiği,—— yapılmışsa derhal tutanaklarının mahkememize bildirilmesi, yapılmamışsa da —— yapılması için —— başlatılıp hangi tarihte yapılacağının bildirilmesi için şirkete aylık kesin süre verilmiştir.
Yapılan tebligata rağmen şirket —— —- yapıldığına dair bir bildirimde bulunmamış, —- çağırdığına dair ya da toplantı yapacağına dair bir beyanda bulunmamıştır. Yasal —— tamamlanmış olduğu ve TTK 636/2 maddesindeki —— hali gerçekleşmiş bulunduğundan davanın kabulüne karar verilmekle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
Dava dilekçesiyle davacılar husumeti şirket yanında şirketin diğer ortağı ve yöneticisi olan şahsa da yöneltmiş olup; bilindiği üzere şirketin fesih ve tasfiyesinde davalının sadece şirket olması gerekir. Şirketin diğer ortağı ya da yöneticisine husumet düşmemektedir. Bu nedenle şirket yöneticisi olan davalı yönünden davanın husumet yokluğundan dolayı reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN DAVALI ŞİRKET YÖNÜNDEN KABULÜNE,
—-numarasıyla olan ——- TTK’nun 636/2 madde gereğince haklı sebeple fesih ve tasfiyesine,
TTK’nun 636/5 maddesi atfı nazara alınarak, TTK’nun 536/3 maddesi gereği şirkete mahkemenin taktiri ile mali müşavir —-olarak atanmasına,
Karar kesinleştiğinde—– başlatılmasına,
——- TTK’nun 540 vd. Maddelerine göre tasfiyenin tamamlanmasına,
—- —– ücret taktirine, ücretin sonradan davalı taraftan alınmak üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına,
Hüküm özetinin——- şirket kaydına şerh edilmesi için gönderilmesine ayrıca karar kesinleştiğinde de kesinleşmiş kararın gönderilip keyfiyetin ilan edilmesinin bildirilmesine,
DİĞER DAVALI——- YÖNÜNDEN AÇILAN DAVANIN HUSUMETTEN REDDİNE,
Dava maktu harca tabi olup, maktu harçtan eksik 4,90 TL harcın davalı şirketten alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 108,80 TL başvuru harcı ve peşin harç ile 3 davetiye gideri 57,00 TL’nin——–davalı şirketten alınıp davacılara verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacılara iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı şirketten alınıp, davacılara verilmesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——- Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.09/09/2021