Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/539 E. 2023/96 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/539 Esas
KARAR NO : 2023/96

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2020
KARAR TARİHİ : 15/02/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili —- taşınmazındaki — işletmeciliği yaptığını ve işletmesinde genellikle çevre halkından kişileri çalıştırdığını çevre halkı ile genellikle alış veriş ilişkisi içerisinde olduğunu, davalı şirketin talebi üzerine, müvekkili şirket ile hiçbir ilişkisi olmadığı halde — dosyası ile görülen davada müvekkil şirkete ait — ihtiyati haciz konulduğunu, müvekkilinin talebi üzerine haczin kaldırıldığını, davalının yeniden talebi üzerine ihtiyati haciz kararı alınmak suretiyle müvekkilinin —- çiftliğe hacze gelinmiş davalının borçlusu ile hiç ilgisi olmamasına rağmen ——– Talimat dosyası ile müvekkil şirketin taşınmazına gelinerek haciz yapılmak istendiğini, müvekkil şirketin taşınmazı her ne kadar mahalle olarak adlandırılsa da gerçekte köy mahiyetinde bir yer olduğunu bu ufak çevrede önce taşınmaz haczi yapılması daha sonrada menkul haczine gelinmiş olması müvekkil şirketin itibarını zedelemiş, müvekkil şirket çalıştıracak adam bulamaz köylülerle iş yapamaz hale geldiğini, ihtiyati haciz kararı kaldırılmış ise de bu süreçte müvekkil şirket haciz baskısı altında kaldığını, uygulanan bu hacizler müvekkil şirkete maddi olarak zarar vermemiş gibi görünse de manevi olarak zarara uğrattığını, haciz tatbik edilen yerin küçük bir çevrede yer alması sebebi ile çevrede müvekkil şirketin borca batıklık durumu varmış gibi bir intiba uyanmış bunun neticesinde de müvekkil şirket iş gücü temin edemez, çevre halkı ile alış veriş edemez duruma geldiğini iddia ile müvekkil şirketin iki haksız haciz işlemi nedeni ile uğradığı manevi zararlar nedeni ile 100.000.- TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı —- yapımı adı altında sözleşme imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkili şirketin edimlerini yerine getirdiğini, dava dışı şirket ile aralarındaki cari hesap ekstreleri sonucunda sözleşme bedelinin — kısmının tahsili için dava dışı şirket aleyhine— takip başlattıklarını, takibe dava dışı şirket tarafından yapılan itiraz üzerine —dosya ile itirazın iptali davası açtıklarını, bilirkişi raporu ile müvekkilimiz alacaklı olduğu sonucuna varılmış ve mahkemeden alınan ihtiyati haciz kararı —-dosyasında işleme konulduğunu, haciz şerhinin işlenmesi için— yazılmış, verilen cevapta dava dışı tüzel kişinin ilgili taşınmazda üst hakkı olduğunun belirtildiğini, ancak dava dışı şirketin taşınmazın kendi üzerlerine kayıtlı olmadığı bilgisini gizleyerek ihtiyati haciz kararına itiraz etmiş ve haczin kaldırılmasına karar verilmiş, dava dışı şirketin duruşma esnasındaki beyanlarından taşınmaz üzerinde dava dışı şirketin üst hakkı olduğunun tespiti üzerine yeniden ihtiyati haciz talebinde bulunduklarını ve taşınmazın üzerindeki dava dışı şirketin intifa hakkı üzerine ve yine hibe sözleşmesi kapsamında sağlanmış tesis, makine, ekipman, techizat ve diğer malzemelerin mülkiyet hakları üzerinden haciz konulmasına karar verildiğini,— Sayılı dosyasına sunduklarını ve gereğinin yapılması için— gönderildiğini, ancak — ihtiyati haciz kararı süreci devam ederken, — tarihinde talep edilen ihtiyati hacizden sonra talebimizi dosyadan gören dava dışı şirket 24.07.2020 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararından sadece bir gün önce, tapuda üst hakkı tescil edilmiş tesisi kanunsuz bir şekilde, — aykırı olarak tapudan terkin ettirerek mal kaçırma işlemi yaptığını, dava dışı şirkete karşı alacaklarının güvence altına alınması amacıyla talep edilen ihtiyati hacizlerin, elbette ki davacı şirketin taşınmazı üzerinde üst hakkına sahip olan dava dışı şirkete yapılacağını, Üst hakkının farklı bir yerde, taşınmazın farklı bir yerde olmasının beklenmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının, bu işlemlerle uzaktan yakından ilgisinin olmadığı iddiası, tapu kayıtlarından dahi anlaşılabiliyorken böyle bir iddia ile tazminat talep etmenin HMK.29’a aykırı olduğunu, her ne kadar davacı müvekkilin yangından mal kaçırırmış gibi, mahkemede işlemler yaptığını iddia etmiş olsa da, mahkeme dosyası incelendiğinde söz konusu işlemlerin usulüne uygun olduğunun görüleceğini, davacının uğramış olduğu herhangi bir zararı bulunmadığı gibi kendilerinin herhangi bir kusuru da bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, — bulunan davacı şirket ile 3.tüzel kişi şirket arasındaki organik bağın ortada olduğunu, bu iki şirketin birlikte hareket ederek müvekkili şirketi zarara uğratma çabası içerisinde olduklarını, huzurdaki tazminat davasının haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddi ile müvekkilini zarara uğratan davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, haksız ihtiyati haciz nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
—— üzerinden celp edilip incelenmiştir.
—–. Sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edilip incelenmiştir.
——- üzerinden celp edilip incelenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, uyuşmazlığın Davalı tarafından uygulanan —-kaynaklı uygulanan ihtiyati haczin haksız olup olmadığı, davacının zararının oluşup oluşmadığı, 100.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığına yönelik olduğu anlaşılmıştır.
—Müdürlüğünden dava konusu taşınmazın takyidatlı tapu kaydı celp edilip incelenmiştir.
—-üzerinden celp edilip incelenmiştir.
Davacı şirket ile dava dışı şirketin —- kayıtları celp edilip incelenmiştir.
Davacı vekilinin bildirmiş olduğu tanıkların dinlenilmesi için —- Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmak suretiyle tanık beyanları alınmıştır.
Davalı vekilinin bildirmiş olduğu tanığın dinlenmesi için — Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmak suretiyle tanık beyanı alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, davacı tarafın hiçbir ilişkisi olmadığı halde—-. Saylı dosyası ile görülen davada davacı—-taşınmazın üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, itiraz üzerine kararın kaldırıldığını, bu kez davalının yeniden talebi üzerine ihtiyati haciz kararı — —- çiftliğe hacze gelindiğini, haksız haciz nedeniyle itibarının zedelendiğini belirterek manevi tazminat talebinde bulunduğu görülmüş, yukarıda da belirtildiği üzere hacze konu mahkeme dosyası ve icra dosyaları incelenmiş, inceleme neticesinde davacı taraf her ne kadar dosya ile ilgisinin bulunmadığını beyan etmiş ise de, dava konusu taşınmazda —- bulunduğu, üst hakkına haciz işleminin uygulanmasında kanunen bir engel bulunmadığı, üst hakkının haciz kararı olan —- tarihinde terkin edildiği görülmüş olup haksız haciz nedeniyle tazminata hükmedilebilmesi için davalının icra takibinde kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile buna bağlı olarak zararının oluşması gerektiği gözetilerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılmış yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafça yapılmış 62,25 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4—– ücret tarifesi uyarınca—— maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Alınması gereken 179,90 TL red karar ve ilam harcından peşin ödenen 1.707,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.527,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6-Davadan önce gidilen ————– arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.