Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/521 E. 2021/962 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/521 Esas
KARAR NO : 2021/962

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 27/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/12/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı müvekkili, dava dışı sigortalısı —– içinde——- sigorta kapsamına alındığını, sigortalı emtiaların davalı şirket sorumluluğunda ——- oluşan ve dosyadaki ekspertiz raporu ile tespit edilen — tarihinde müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödendiğini, davalı şirketin — şirketi olup sigortalı emtiaların davalı şirketin sorumluluğunda taşınırken çalınmış/kaybolmuş olduğunu bu nedenle davalı şirketin zararın tamamından hukuken sorumlu olduğunu, Müvekkili sigorta şirketinin meydana gelen zararla ilgili olarak sigortalısına hasar ödemesi yaptığından TTK’nun 1472.maddesinde yer alan “— sigortalısının zarara sebebiyet verenlere ve zarardan hukuken sorumlu olanlara karşı sahip olduğu tüm yasal talep ve dava haklarına — olduğunu, davalı şirketin sigortacısının bu olay nedeniyle oluşan toplam —teminat limiti——– müvekkili sigorta şirketine ödediğini, zararın geri kalan — rücu’en tahsili için davalı şirket aleyhinde—Sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi—– başlatıldığını, iş bu takibe davalı/borçlu şirket tarafından itiraz edildiği ve takibin durduğunu belirterek İş bu nedenlerle borçlunun tüm itirazlarının iptaline takibin devamına ve borçlunun haksız itirazları sonucu alacağı %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın konusunun —- ile yapılan takibe yaptıkları itirazın kaldırılması olduğunu, öncelikle itirazın iptali istenen icra dosyasında borçlu gözüken şirketin vekili olduklarını, Yargıtay kararları ve yasa gereği açılan İtirazın İptali Davası’nın vekili olarak taraflarına bildirilmesi gerektiğini, dava dilekçesinin taraflarına tebliğe çıkarılması gerektiğini, davacının da belirttiği üzere davacıya —- çalınmış olduğu — davalı müvekkilinin ikametgahının—- yetkili mahkemenin—- dosya üzerinde yapılacak ön inceleme ile yetki konusunda karar verilmesini talep ettiklerini, yetki itirazları kabul edilmeyecek olursa davaya ilişkin beyan ve delillerini sunmak için taraflarına süre verilmesini, öncelikle davalarına konu olan icra dosyasında itiraz eden vekili oldukları için dava dilekçesinin taraflarına tebliğine, Yetki itirazlarının kabulü ile —– Mahkemeleri olduğuna karar verilmesine, yetkiye yönelik itirazlarının kabul edilmemesi halinde davaya ilişkin beyan ve delillerini sunmak için taraflarına süre verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın İİK 67. maddesi uyarınca iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinden ibarettir.
Mahkememizce, —– davacı şirket nezdinde——sigortalı olduğu, sigortalı emtiaların davalı—-sorumluluğunda ———— ödeme yapıldığı davalı —-poliçe teminat limiti kapsamında —-, zararın geri kalanı —- rücuan tahsili için davalı şirket aleyhine—–Sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, işbu takibe davacı tarafça itiraz edildiği ve takibin durduğu belirtilerek itirazın iptali ve takibin devamına, ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin işbu davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Dosyanın Mahkememizce resen seçilecek taşıma alanında uzman bilirkişi ve hesap bilirkişisine verilerek davalının tazmin sorumluluğunun doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarının belirlenmesi konusunda rapor aldırılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi — tarihli raporunda; davacı ———meydana gelen hırsızlık hasarın—- kapsamında değerlendirilebileceği,—- çalışması neticesi düzenlenen raporda tespit edilen hasar bedelinin uygun olduğu, — taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtan, bu — kişinin veya vekilinin yahut ta çalışanlarının hata veya ihmallerinden dolayı sorumludur.” Maddesi —-dolayı sorumluluğunun — olduğu, davacı sigorta —- rücu hakkının oluştuğu, —–,— olduğu için özel çekme hakkı hesabının yapılmayacağı, —— hasar dosyası açtırıldığı ve teminat limiti kapsamında davacı — dava konusu hasar ile ilgili 99.500.00 TL ödendiği, dosya içeriğinde mevcut belgelerden tespit edilen — olduğu —- tutarında hasar tazminat ödemesinin dava dışı sigortalıya yapılmış olduğu, sigortalıya yapılan —- sigortalının—- kur farkı nedeni ile — karşılığı ödenmiş olabileceği, davacı sigorta şirketi tarafından ödendiği görülen — ödenmesi hususunun mahkemenin takdiri olduğu rapor edilmiştir.
Yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacının dava dışı sigortalı—-nolu poliçe ile sigortaladığı, sigorta dönemi içinde riskin gerçekleşmesi üzerine 308.723,90 TL zarar bedelini sigortalısına ödediği, davacı sigorta şirketinde poliçe ile sigortalı emtia’da meydana gelen hırsızlık hasarın poliçe teminatı kapsamında değerlendirilebileceği, —neticesi düzenlenen raporda tespit edilen hasar bedelinin uygun olduğu, —- olduğu,——sorumluluğunun doğmuş olduğu, davacı —-rücu hakkının oluştuğu, —-, özel çekme hakkı tutarının altında olduğu için özel çekme hakkı hesabının yapılmayacağı, —– teminat limiti kapsamında davacı sigorta şirketine dava konusu hasar ile ilgili 99.500.00 TL ödendiği, dosya içeriğinde mevcut belgelerden tespit edilen hasar tutarının ——- tutarında hasar tazminat ödemesinin dava dışı sigortalıya yapılmış olduğu, malların teslimine ilişkin sevk irsaliyelerinin bulunduğu davalının eksik ve ayıplı mal iddiasını yasal ve inandırıcı deliller ile kanıtlayamadığı anlaşılmış olup, davacının TTK 1301 maddesi gereğince sigortalısına ödediği bedeli davalıdan tahsilini talep edebileceği, bu nedenle davanın kabülü gerektiği, davacı tarafından her ne kadar İİK 67 maddesi gereğince tazminat talep edilmiş ise de alacak likit olmadığından tazminatın şartları bulunmamakla reddi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-DAVANIN KABULÜ İLE ,
Davalının—– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin takip şartlarındaki haliyle aynen devamına,
2-Davacının talep ettiği İİK 67/2 maddesi gereğince tazminatı şartları oluşmadığından reddine,
3-Kabule göre alınması gerekli 15.928,13 TL harçtan peşin alınan 3.982,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.946,09 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre—-davacı yararına taktir olunan — ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 54,40 TL başvurma harcı, 3.982,04 TL peşin harç ve 1.638,50 TL tebligat, yazı ve bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 5.674,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davadan önce gidilen— ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
8-Kullanılmayan gider avansı varsa hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.