Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/45 E. 2021/647 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/45 Esas
KARAR NO: 2021/647
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 20/12/2013
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN—- DOSYASI
DAVA TARİHİ: 20/12/2013
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN —- DOSYASI
DAVA TARİHİ: 20/12/2013
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN—-DOSYASI
DAVA TARİHİ: 20/12/2013
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN —– DOSYASI
DAVA TARİHİ: 20/12/2013
KARAR TARİHİ: 24/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREKÇE : Mahkememizin —– tarihli kararında;
“Davacı sigorta şirketi vekili, müvekkili ile dava dışı—- bulunduğunu; sigortalısı olan —–sayılı dosya ile ilgili olayda —– diğer dosyalarda ise—- bulunan dava dışı üçüncü şirketlerden emtialar aldığını, bunların — taşınması işleminin davalı—— zorunlu sigortası olduğunu belirterek; iş bu dosyaya ve birleşen dosyalara konu olan her bir taşıma işleminde; taşınan emtiaların varış yeri olan —– ıslak ve paslı olarak teslim edildiğini, bu hususun tutanaklarla sabit olduğunu; ticari malın tamamen kullanılmaz hale geldiğini ve pert edildiğini; bu nedenle sigortalısının zararını ödeyen müvekkili davacının; ticaret kanunundan kaynaklanan halefiyet haklarını kullanmak suretiyle iş bu davada ve birleşen dosyalarda davalı taşıyıcı ve onun zorunlu sigortasına rücu etmekte olduğu belirterek iş bu dosyada — Esas sayılı dosyada—– oranında, birleşen—— — tarihinden itibaren yıllık ——- faizi ile beraber davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—— davada ve birleşen dosyalarda; davanın haksız olduğunu, emtianın ambalajında delik, yırtık, defarmasyon bulunduğuna dair bir tespitin söz konusu olmadığını, taşımada kullanılan araçların brandalarında, teknik malzemelerinde herhangi bir sorun olmadığını; söz konusu ıslaklık ve paslanmanın ambalajlanma kusurundan doğmuş olabileceğini, bundan da müvekkili taşıyıcının sorumlu tutulamayacağını; zaten —– taşımanın söz konusu olduğunu, her birinde de aynı sorunla karşılaşıldığını; buradan da kusurun taşıyıcıda değil, ——- olduğunun anlaşıldığını; bu nedenle müvekkilinin taşıyıcının sorumluluğunu gerektirecek şekilde hiç bir kusuru bulunmadığından davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı sigorta şirket vekilinin ise, taşıyıcının sorumlu olup olmadığının usulünce araştırılmasına, kendilerinin taşıyıcının —– olduklarını ancak taşıyıcıya yüklenecek herhangi bir kusur yoksa davanın da reddi gerektiğini savunduğu görülmüştür.
Dava,——-gereği açılan rücuan tazminat davasıdır.
Davacı şirket ile dava dışı—— şirket arasında nakliyat abonman sigorta poliçesi bulunduğu, iş bu davaya konu taşınan mal ile birleşen dosyalara konu taşınan malların bu poliçe kapsamında davacı sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı, her bir dosya için ayrı ayrı olmak ———- bindirilen malların, varış yeri olan —- getirildiği; tutulan tutanaklarla varış yeri olan —- ıslak ve paslı olarak sigortalı şirkete teslim edildiği; söz konusu olan ticari emtiaların bu nedenle kullanılmaz halde olduğu ve perte ayrıldığı, davacı şirket tarafından da sigorta poliçesi gereği —– zararlarının ödendiği, her bir taşıma işleminden doğan zarar nedeniyle de bu taşımaları gerçekleştiren —– şirketine rücu etmekte olduğu ihtilafsızdır. Taraflar arasındaki ihtilaf, bu malzemelerin ıslak ve paslı hale gelmesinden taşıyıcının sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
Mahkememizce bu hususta rapor ve ek rapor alınmış; davacı taraf da bununla ilgili uzman görüşü ibraz etmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, taşıma belgeleri, malların bindirme yerlerindeki tutanakları, varış noktasındaki tutanakları getirtilmiş, malların hasarlı haldeki fotoğrafları ile sigorta dosyasındaki tüm belgeler ve ödeme belgeleri de temin edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu ve ek raporu ile uzman görüşü birlikte değerlendirildiğinde;
Taşınan ticari emtia niteliğindeki tellerin orijinal paketlenmesinin teknolojiye uygun olduğu, asıl ve birleşen dosyalarda taşımada kullanılan araçların kasasına su girdiğine dair bir tespitin bulunmadığı, taşıma sürecinde sağlam —– su sızdıracak kadar yoğun yağmura maruz kaldığını gösteren meteorolojik bir veri olmadığı, teslim yerinde ambalajların içine su girebilecek ya da sızabilecek şekilde bir yırtığın ya da deliğin bulunduğuna dair bir tespitin söz konusu olmadığı ve tutanaklarda böyle bir şeyin yer almadığı, öte yandan — ayrı taşımada da aynı problemin yaşandığı, sadece ambalaj içindeki nem ya da nemin yoğunlaşmasının değil dış ortamdan ———– sonucu ancak bu —— bozulmanın yaşanabileceği şeklindeki bilirkişilerin teknik tespitleri karşısında; taşımaların tamamının farklı tarihlerde farklı araçlarla yapılmış olması, emtiaların alıcı adresine ulaştığında yapılan kontrollerinde davacının delili olan ekspertiz raporlarıyla da sabit olduğu üzere bahsedilen bu hususların ortaya çıktığı; bilirkişilerin açıkladığı—– nedeni olarak taşımanın güzergahı ile uyumlu bir şekilde deniz yolu ile özellikle gündüz – gece ısı farkı ve yoğun nemli havada bulunduğu da nazara alınarak; mevsim şartlarında mevcut ortamın yarattığı ambalaj üzerinden —— yoluyla nüfus edebilecek suyun taşıyıcının basiretli bir tacir olarak alacağı tedbirle önleyebilmesinin mümkün olmadığı; problemin ambalajlamadan kaynaklandığı, bundan da taşıyıcının sorumlu olmadığı kanaatine varılmak suretiyle iş bu davanın ve birleşen dosyalardaki davaların reddine karar vermek gerekmiş”
DENMEK SURETİYLE İŞ BU DAVA VE BİRLEŞEN DOSYADAKİ DAVALAR REDDEDİLMİŞ;
Kararı davacı vekili istinaf etmiş,
——— sayılı hükmünde;
“Davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda müvekkili ile dava dışı — bulunduğunu; sigortalının asıl dosyada —- birleşen diğer dosyalarda ise —- dışı üçüncü şirketlerden emtialar aldığını, bunların — taşınması işleminin davalı —— —- olduğunu belirterek; asıl ve birleşen dosyalara konu olan her bir taşıma işleminde; taşınan emtiaların varış yeri olan —– ıslak ve paslı olarak teslim edildiğini, bu hususun tutanaklarla sabit olduğunu; ticari malın tamamen kullanılmaz hale geldiğini ve pert edildiğini; taşıyıcı firmanın ve sigortacısının bu hasar-zarardan sorumlu olduğunu, bu nedenle sigortalısının zararını ödeyen davacının; halefiyet haklarını kullanmak suretiyle davalı taşıyıcı ve onun —— rücu hakkını kullandığını belirterek asıl dosyada —–tarihinden itibaren, birleşen —- tarihinden itibaren yıllık — davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı —— vekili, davada ve birleşen dosyalarda; davanın haksız olduğunu, emtianın ———bulunduğuna dair bir tespitin söz konusu olmadığını, taşımada kullanılan araçların brandalarında, teknik malzemelerinde herhangi bir sorun olmadığını, söz konusu ıslaklık ve paslanmanın ambalajlanma kusurundan doğmuş olabileceğini, bundan da müvekkili taşıyıcının sorumlu tutulamayacağını, zaten —–ayrı taşımanın söz konusu olduğunu, her birinde de aynı sorunla karşılaşıldığını, buradan da kusurun taşıyıcıda değil, malda ya da ambalajlanmasında olduğunu gösterdiğini, bu nedenle müvekkili taşıyıcının sorumluluğunu gerektirecek bir kusurunun bulunmadığını öne sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı sigorta şirket vekili, taşıyıcının sorumlu olup olmadığının usulünce araştırılması gerektiğini, kendilerinin taşıyıcının—— sigortacısı olduklarını, ancak taşıyıcıya yüklenecek herhangi bir kusur yoksa davanın da reddi gerektiğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, taşınan ticari emtia ——— uygun olduğu, asıl ve birleşen dosyalarda taşımada kullanılan araçların kasasına su girdiğine dair bir tespitin bulunmadığı, taşıma sürecinde sağlam bobinler içine su sızdıracak kadar yoğun yağmura maruz kaldığını gösteren — veri olmadığı, teslim yerinde ambalajların içine su girebilecek ya da sızabilecek şekilde bir yırtığın ya da deliğin bulunmadığı belirtilerek; —– ayrı taşımada da aynı problemin yaşanmış olmasından dolayı sadece ambalaj içindeki nem ya da nemin yoğunlaşmasının değil dış ortamdan—– yoluyla —-sonucu da bu şekilde bir bozulmanın yaşanabileceği bilirkişilerce tespit edilmesi karşısında; taşımaların tamamının farklı tarihlerde farklı araçla yapılması, emtiaların alıcı adresine ulaştığında yapılan kontrollerde bu hususların ortaya çıktığını, bilirkişilerin açıkladığı —– olarak taşımanın güzergahı ile uyumlu bir şekilde — özellikle —- yoğun nemli havada bulunduğu da nazara alınarak, —–mevcut ortamın yarattığı ambalaj üzerinden ürüne nüfuz edebilecek havadaki nemin önlenmesinin,taşıyıcının basiretli bir tacir olarak alacağı tedbirle mümkün olmadığı, problemin ambalajlamadan kaynaklandığı, bundan da taşıyıcının sorumlu olmadığı kabul edilerek asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, dava konusu hasarlanan emtianın asıl dava dosyasındaki —- yüklenmesine rağmen asıl bilirkişi raporunun taşıma sadece asıl dosyada ve—-yapılmış gibi değerlendirme yapıldığını, diğer dosyalardaki taşımalar açısından değerlendirme yapılmadığını, tahkikatın gereği gibi yapılmadığını, —— eklenmesiyle alınan —–tarihli ek bilirkişi raporunun mahkemece nazara alınmadığını, taşıma sözleşmesine aykırı olarak taşınan emtiaların taşıma sürecinde başka araçlara yüklenerek taşındığını, hasarın bu yüzden oluştuğu yönündeki iddialarının mahkemece tartışılmadığını, taşıyıcının hasarın oluşmasında sorumlu olmadığını ispatı gerektiğini bunu da yerine getirmediğini, emtianın yukarıdan aşağıya giren su ile ıslanması nedeniyle hasarlandığını, taşımanın uygun araçlarla yapılıp yapılmadığının araştırılmadığını, taşıyıcının müterafık kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılmadığını öne sürerek kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :HMK’nın 355. Maddesine göre istinaf incelemesi kural olarak istinaf dilekçesindeki sebeplerle sınırlı olarak yapılmak durumundadır.
Bilirkişi raporunda birleşen davalarda taşınan emtialar da dahil olarak ayrıntılı değerlendirme yapıldığı görülmektedir. —- katılımıyla alının ek rapordan sorumluluk açısından kök raporun aksine bir görüş çıkmamıştır. Ek raporda taşınan emtiadaki reaksiyonlar

analiz edilerek buna neyin sebep olabileceği konusunda değerlendirmeler yapılmıştır. Taşınan emtiaların taşıma sürecinde —– aktarma deposunda farklı araçlara aktarıldığı sabit olup bu hususta ihtilaf da yoktur. Emtianın ambalajlanmasının taşıyıcı tarafından yapılmadığı sabit olup, —-bu konuda açıklama bulunmadığı gibi, teslim anında tutulan tutanakta da ambalajların sağlam olduğu belirtilmiştir. Bu durumda aktarmadan dolayı, yükün ambalajında bir risk oluşmadığı ve dış koşulların emtiaya nüfuz etmesine yol açan bir müdahale de bulunmadığı kabul edilmek durumundadır. Emtianın niteliğine göre taşımanın özel nitelikli araçla —- yapılması gerektiğine dair bir ispat vasıtası sunulmadığına ve bulunmadığına göre hasarın bu yüzden gerçekleştiğini kabul etmeye imkan bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığa uygulanması gereken—- maddesi uyarınca kural olarak taşıyıcı malları teslim aldığı andan teslim edilinceye kadar, bunların tamamen veya kısmen kaybından ve vuku bulacak hasardan mesul ise de, aynı —- ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmasından kaynaklanan hasarlardan taşıyıcının sorumlu tutulmayacağı düzenlenmiştir.
——Maddesi aynen şöyledir:
1. Taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.
2. Eger kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz.
3. Taşımacı taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtları, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yahut çalışanlarının hata ve veya ihmallerinden dolayı sorumludur.
——uygun olmak üzere kayıp veya hasar durumları aşağıda belirtilen koşullardan bir veya bir kaçının doğal sonucu olan özel risklerden doğmuş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz.
a) Kullanılmasında anlaşmaya varılmış ve sevk mektubunda açıkça belirtilmiş olduğu üzere, madeni levha ile kaplanmamış açık taşıtlar kullanılması,
b) Ambalajlanmadıkları veya kötü ambalajlandıkları zaman, özellikleri gereği fire veren veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmış olması,
c) Yükün gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, taşınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması,
d) Özellikle kırılma, paslanma, çürüme, kuruma, normal fire yahut da güve ve haşerattan kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliği,
e) Sandık veya paketlerin üzerindeki marka veya numaraların yetersiz veya hatalı oluşu
f) Canlı hayvan nakli,
5. Kayıp, hasar ve gecikmeye neden olan faktörlerden bazıları bakımından bu maddeye göre sorumlu oldugu faktörlerin kayıp, hasar ve gecikmeye yaptıkları katkı oranında sorumlu olacaktır.
—- de: Kayıp, hasar ve gecikmenin madde — nedenlerden birinden doğduğunu kanıtlamanın taşımacıya ait olduğu, taşımacının, durumun koşulları bakımından kayıp veya hasarın —-risklerin bir veya daha fazlasına atfedilebildiği belirlendiğinde, bunların bu nedenlerden ileri geldiğinin kabul edileceği, hak iddia eden kimsenin, kayıp veya zararın bu risklere kısmen veya tamamen bağlı olmadığını kanıtlamak hakkına sahip olduğu ifade edilmiştir.
Taşınan emtianın özel nitelikli emtia olduğu ve çevre koşullarından yalıtılması gerektiği anlaşılmaktadır. Bu özelliğine rağmen özel bir taşıma sistemi öngörülmemiş olup, —— bu yönde bir açıklama olmadığı gibi, davalı taşıyıcının dava konusu emtianın ambalajlanmasında yahut yüklenmesinde özel bir müdahale ve nezaret görevi ve sorumluluğu olmadığına göre—— davalı taşıyanın müterafık kusurunun bulunduğu kabul edilemez. Taşınan emtianın yolda aktarma yapılmadan direkt taşınması yönünde taşıtan tarafından bir talimat verilmediğine ——-ve emtianın ambalajlarında bir hasar tespit edilmemesine göre hasarın aktarmadan kaynaklanmadığı, bu durumda da taşıyıcının sorumluluğunun söz konusu olamayacağı kabul edilmek durumundadır.
Taşınan emtianın çelik üretiminde kullanılan ——giderici özelliklere sahip olduğu, bu nitelikteki—- —- —– önlenebilmesi için bu nitelikteki emtianın üreticileri tarafından —- paketlemesinin yapılmasının gerektiği, dava konusu emtiadaki bozulmanın — ambalaj içinde kalabilecek bağıl nem ya da nemin yoğunlaşmasından—-kaynaklanmayacak boyutta olduğu, daha fazla nem ya da dış etken gerektirdiği, ambalajlarda da bu yönde bir yırtık, yıpranma ve delik olmadığı, bu durumda emtiadaki bozulmanın —- ambalaj üzerinde-etrafında biriken element ve bileşiklerin difüzyonu yoluyla gerçekleşmiş olduğu, ya da dava konusu taşınan emtianın ambalajında dışarıdan girebilecek bir hasar ve yırtık-delik v.s bulunmadığına göre emtianın su yahut neme maruz kalmış vaziyette ambalajlanmış olabileceği, dava konusu emtialardaki hasarın taşıyıcının — malların özelliği sonucu ortaya çıktığı yahut —– kapsamında malların taşıyıcının sorumlu olmadığı bir ambalaj kusurundan kaynaklandığı kabul edilmek durumundadır. Bu koşullarda taşıyıcının ve sigortacısının oluşan hasarlardan-zararlardan sorumlu tutulması hukuken mümkün olmadığından ;Sonuç olarak ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucu varılan sonuç, dosya —— içeriğine uygun olup, usul ve yasaya uygun olan hükme karşı öne sürülen istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,”
DENİLEREK İSTİNAF TALEBİ ESASTAN REDDEDİLMİŞ;
Karar bu kez davacı vekili tarafından temyiz edilmiş,
—— Karar sayılı hükmü ile;
“Davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda müvekkili ile dava dışı —- bulunduğunu, sigortalının asıl dosyada —- birleşen diğer dosyalarda ise — aldığı emtiaların—– taşınması işleminin davalı — tarafından üstlendiğini, diğer davalı olan —– —- olduğunu, hasarsız eksiksiz kuru ve sağlam halde teslim edilen emtianın varma yerinde yapılan tespitlerde ıslak ve paslı olduğunun anlaşıldığı, davalının taşıma esnasında bilgi vermeksizin araç değişikliği yaptığı, ekspertiz raporuna göre emtianın yağmur yada benzeri koşullar altında bu hale gelmiş olabileceği kanaatine varıldığı, taşıyıcı firmanın ve sigortacısının bu hasar-zarardan sorumlu olduğunu, bu nedenle sigortalısının zararını ödeyen davacının; halefiyet haklarını kullanmak suretiyle davalı taşıyıcı ve onun zorunlu sigortasına rücu hakkını kullandığını ileri sürerek asıl dosyada —- tarihinden, birleşen —- tarihinden itibaren, birleşen —— davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— emtianın ambalajında delik, yırtık, defarmasyon bulunmadığını, taşımada kullanılan araçların brandalarında, teknik malzemelerinde herhangi bir sorun olmadığını, söz konusu ıslaklık ve paslanmanın ambalajlanma kusurundan doğmuş olabileceğini, bundan da müvekkili taşıyıcının sorumlu tutulamayacağını, zaten —- ayrı taşımanın söz konusu olduğunu, her birinde de aynı sorunla karşılaşıldığını, buradan da kusurun taşıyıcıda değil, malda ya da ambalajlanmasında olduğunu gösterdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı sigorta şirket vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taşınan ticari emtia niteliğindeki tellerin orijinal paketlenmesinin teknolojiye uygun olduğu, asıl ve birleşen dosyalarda taşımada kullanılan araçların kasasına su girdiğine dair bir tespitin bulunmadığı, taşıma sürecinde sağlam bobinler içine su sızdıracak kadar yoğun yağmura maruz kaldığını gösteren ———— bir veri olmadığı, teslim yerinde ambalajların içine su girebilecek ya da sızabilecek şekilde bir yırtığın ya da deliğin bulunduğuna dair bir tespitin söz konusu olmadığı ve tutanaklarda böyle bir şeyin yer almadığı, öte yandan —– ayrı taşımada da aynı problemin yaşandığı, sadece ambalaj içindeki nem ya da nemin yoğunlaşmasının değil dış ortamdan —- yoluyla neme nüfus etmesi sonucu ancak bu denli bir bozulmanın yaşanabileceği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
—– tüm dosya kapsamına göre; taşınan emtianın özel nitelikli emtia olduğu ve çevre koşullarından yalıtılması gerektiği, bu özelliğine rağmen özel bir taşıma sistemi öngörülmediği, davalı taşıyanın müterafık kusurunun bulunmadığı, emtiadaki bozulmanın havadaki yahut ambalaj üzerinde biriken element ve bileşiklerin —- yoluyla gerçekleşmiş olduğu, ya da dava konusu taşınan emtianın ambalajında dışarıdan girebilecek bir hasar ve yırtık-delik v.s bulunmadığına göre emtianın su yahut neme maruz kalmış vaziyette ambalajlanmış olabileceği, dava konusu emtialardaki hasarın taşıyıcının —- maddesi kapsamında malların özelliği sonucu ortaya çıktığı yahut —- maddesi kapsamında malların taşıyıcının sorumlu olmadığı bir ambalaj kusurundan kaynaklandığı, bu koşullarda taşıyıcının ve sigortacısının oluşan hasarlardan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde —- verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan asıl davada verilen hükme yönelik davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun—- uyarınca ——— Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl ve birleşen davalar, —- kapsamında farklı tarihlerde yapılan taşımalar sonucunda emtiada meydana gelen zararların davalı taşıyıcıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, dosya kapsamında bulunan ve hükme esas alınan —– havale tarihli bilirkişi raporuna göre, mevsim şartlarında mevcut ortamın yarattığı ambalaj üzerinden ——- yoluyla nüfuz edebilecek suyun taşıyıcı tarafından önlenmesinin mümkün olmadığı, sorunun ambalajlamadan kaynaklandığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusu da —- Mahkemesince esastan reddedilmiştir.
Asıl davaya konu taşıma—-, birleşen davalara konu taşımalar ise —— gönderen firma tarafından ambalajlanmış, ancak varma yerinde düzenlenen tutanaklardan da anlaşıldığı üzere tellerin ıslak ve paslı olduğu anlaşılmıştır. Düzenlenen eksper raporlarında, hasarın nerede ve ne zaman meydana geldiği tam olarak bilinmemekle birlikte, nakliyeci firma sorumluluğunda iken, nakliyenin bir aşamasında ve/veya aktarmalarda —- meydana geldiği sonucuna varılmış, —- havale tarihli bilirkişi raporunda ise somut hiçbir veri olmadan, fiziki terleme hadisesini de yok sayarak sevkiyatın bir aşamasında ve/veya muhtemelen yağmurlu havada araçtan araca yapılan aktarmada yada açık sahada bekletilip ıslandığı için paslandığı sonucuna varılamayacağı ifade edilmiştir. Davacı vekilinin itirazları üzerine heyete metalurji mühendisi dahil edilerek yeni bir rapor alınmış, hükme esas alınan işbu raporda ise, emtiadaki bozulmanın terleme sonucu oluşmayacak nitelikte olduğu, daha fazla miktarda ve ambalaj dışı bir su kaynağının veya çok nemli bir ortamda bekletilmesi sonucunda dış ortamdan ambalajlanmış ürünler üzerine —— yoluyla suyun nüfuz etmesi sonucu ancak bu denli bir bozulmaya neden olabileceği sonucuna varılmıştır. Davacı tarafça dosyaya sunulan uzman görüşünde de benzer şekilde bozulmaya neden olan suyun nem —– dış bir etkenden kaynaklanabileceği veya çok daha fazla miktarda nem içeren bir ortamda olması gerektiği teknik olarak açıklanmıştır.
Yapılan tespitler, açıklamalar ve dosya kapsamında bulunan belgeler değerlendirildiğinde; öncelikle emtianın ambalajının taşımaya uygun olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği, birleşen dosyalardan —- —- nakliye esnasında rutubet riskini önlemek için ayrıca —–ifadesinin açıkça yer aldığı, bu durumda eksper raporları, bilirkişi raporları ile davacı tarafından sunulan uzman görüşü ve tarafların itirazları da dikkate alınarak, taşımaya konu emtianın taşıma güzergahına, taşıma koşullarına ve günümüz teknolojik verilerine uygun ambalajlanıp ambalajlanmadığının, emtianın terleme özelliğinin olup olmadığının, ambalaj içerisine rutubet riskini önlemek için özel bir folyo koyulması gerekip gerekmediğinin tespiti, ayrıca dış ortamdan gelen suyun naylon ile ambalanmış —— ürün üzerine sirayet etmesinin mümkün olup olmadığı, mümkün ise bunun nasıl gerçekleşebileceği, mevcut ambalajlı haliyle ürünün dış etkilere karşı yeterince korunaklı olup olmadığının hertürlü soyut yaklaşımdan uzak ve tereddüte mahal vermeyecek şekilde açıklanmak üzere işin uzmanlarından oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi doğru olmamış, eksik incelemeye dayalı kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda —- numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine —- numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile —- verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin—– Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA,”
DENMEK SURETİYLE MAHKEMEMİZ KARARI BOZULMUŞTUR.
Bozma ilamı üzerine mahkememiz esasına kaydedilen yeni dava dosyasında bozmaya uyulmasına karar verilmiş, uyulan bozma ilamı doğrultusunda—– bilirkişiden bir heyet raporu alınmıştır.
Bilirkişi raporunda, davacının poliçe teminatı kapsamında bulunan zararı iş bu dosya ve birleşen dosyadaki sigortalılarına ödediğini; —- gereğince aktif dava ehliyetine sahip olduğunu, — senedi ve sair sevk evrakına göre davalının fiili taşıma sıfatıyla üstlenilen taşımada taşıyıcı sıfatına haiz olduğu ve davalı taşıyıcıya husumet yöneltilebileceği, diğer davalının da onun sigorta şirketi olması nedeniyle ona da husumet yüklenebileceği; davalı taşıyıcının —- da taşıyıcının taşıma süresinde gerçekleşen hasar ve zarardan sorumluluğuna ilişkin hükümleri incelendiğinde, taşıyıcının eşyanın kendisi tarafından teslim alındığı tarih ile gönderilenen teslim ettiği tarih arasında uğramış olduğu hasar ve ziyandan—- gereğince karine olarak sorumlu olduğu; bu sorumluluktan kurtulmak isteyen taşıyıcının kendisine talimat vermeye yetkili kişinin kusurundan, bu kişi tarafından verilen talimattan, eşyadaki ayıptan ya da kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği bir olaydan doğduğunu ispat etmesi halinde —–gereğince sorumluluktan kurtulabileceği; somut olayda davalı tarafından taşınan emtianın teslim alındığı yerden —- bulunan — depoya getirilerek ve başka araçlara aktarma yapılarak —- varış limanına getirilmesi sürecinde hasara uğradığının ihtilafsız olduğunu; taşıyıcının eşyanın kendisi tarafından teslim alındığı tarih ile gönderilenen teslim ettiği tarih arasında meydana gelen hasardan sorumlu olmayacağını ispatlaması gerektiğini; ancak ambalaj yetersizliğine ilişkin taşıyıcının herhangi bir çekince kaydının bulunmadığını, bu hususun kayıt altına alınmadığını; ambalajlanma hatasının bulunduğu hususlarında davacının iddiasını ispatlayamadığını; dava konusu emtianın da alıcısına hasarlı teslim edildiğinin sabit olduğunu; bu nedenle taşıma devam ederken gerekli özen ve dikkatin gösterilmediği hususunun kabul edilmek zorunda olduğu belirtilmiş; bilirkişi heyetinin kanaatine göre hasarın ambalajlanma ve istiflenme esnasında meydana gelmediği; bu nedenlerden meydana gelmediği; davalı taşıyıcının bu yöndeki savunmalarının —— görülmediği, kök dosya ve birleşen her bir dosya yönünden bildirilmiş olup;
Mahkememizce de son alınan bu rapor gerekçeleriyle birlikte ve —- ilamı çerçevesinde yerinde görülmüş;
Bilirkişi heyetinin bu tespitinden sonra her bir dosya yönünden talep edilebilecek miktarın hesaplandığı; bu hesaplama yapılırken taşıyıcının ağır kusuru bulunmadığından dolayı bire bir zararın hesaplanmadığı; —- hükümlerine göre kasten verilen zararlar dışındaki metodun uygulanmasının doğru bulunduğu; iş bu dosyada ve birleşen dosyalarda davacının ödediği tazminatların sigorta kapsamı içinde kaldığı, mahkememiz görevi belirlenirken kök dosya ve birleşen her bir dosya yönünden görevin ayrı ayrı belirleneceği, bunun da mahkemenin heyetle bakmayacağı dosyaların sınırı içinde kaldığı; zararın — üzerinden hesaplanması gerektiği, bilirkişi heyetinin buna göre hesaplama yaptığı; —- göre yapılan hesaplamanın doğru olduğu; davacı her ne kadar daha fazla ödeme yapmış ve buna göre talepte bulunmuş ise de; rücu en tazminatta haklı olduğu miktarın ancak hesaplanan miktarlar olabileceği nazara alınarak;
Kök dosyada davacı taraf —–
Birleşen — sayılı dosyada davacı —-
Birleşen mahkememizin — sayılı dosyada davacı —-
Birleşen mahkememizin —– hükmedilmiş;
Bunlara ödeme tarihleriyle tahsil tarihleri arasında—- faiz işletmesine karar verilmiş;
Bu gerekçelerle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İş bu dava ve birleşen davaların KISMEN KABULÜ ile,
İş bu dosyada —– tarihinden itibaren
Birleşen mahkememizin—- tarihinden itibaren,
Ödeme tarihine kadar yıllık —– oranında faiz işletilerek davalılardan müteselsilen tahsiline, davacıya verilmesine,
Fazlaya dair taleplerin reddine,
İş bu dosyada alınması gereken —- mahsubu ile eksik —- harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyayla birleşen mahkememizin— sayılı dosyasında alınması gereken —- ilam harcının mahsubu ile eksik — harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyayla birleşen mahkememizin — sayılı dosyada alınması gereken —–ilam harcının mahsubu ile eksik — harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyayla birleşen mahkememizin — sayılı dosyada alınması gereken —- ilam harcının mahsubu ile eksik —harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyayla birleşen mahkememizin — sayılı dosyada alınması gereken —- ilam harcının mahsubu ile eksik —-harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyada ve birleşen tüm dosyalarda tamamı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinden;
İş bu dosyada — başvuru harcı ve peşin ilam harcının tamamı ile — adet normal tebligat gideri —- bilirkişi incelemesi gideri —- kabul ve ret oranı gereğince, —- yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Birleşen mahkememizin — dosyasında — harcın tamamı ile —-bu dosyaya isabet eden bilirkişi ücreti —- kabul ve ret oranı gereğince, —- yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Birleşen mahkememizin— kabul ve ret oranı gereğince, —-kısmının toplamı— yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Birleşen mahkememizin — davetiye gideri —- bu dosyaya isabet eden bilirkişi ücreti —- yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Birleşen mahkememizin — davetiye gideri — bu dosyaya isabet eden bilirkişi ücreti —— yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
İş bu dosya ve birleşen dosyalarda karar tarihindeki AAÜT gereğince,
İş bu dosyada, —-nispi vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından — maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
Birleşen mahkememizin —-vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
Birleşen mahkememizin —–vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
Birleşen mahkememizin —-vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından — maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
Birleşen mahkememizin —— vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
Dair karar, huzurdaki taraf vekillerinin yüzlerine karşı, mazeretli sayılan davalı ————vekilinin yokluğunda karar gerekçesinin tebliğinden itibaren — hafta içinde —– yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 24/09/2021