Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/402 E. 2020/665 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/402 Esas
KARAR NO : 2020/665

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2014
KARAR TARİHİ : 09/12/2020

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili davacı şirketin —– kapsayan anahtar teslim proje çözümleri üretimi, —– hesabı vermekte olduğunu, borçlu şirketi işyerinin de kurumsal——– hizmetlerinin verildiğini, bu hizmetlere ilişkin muhtelif fatuların düzenlenmiş olduğunu, ödenmemiş faturaların ödenmesine ilişkin Kadıköy—.Noterliğinin —– Yevmiye Nolu ihtarnamesi ile davalı şirkete ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediğini, dolayısı ile davalı şirketin işbu davanın ve davanın dayandığı takibin konusu faturaların ihtarnameye baki bir itiraz olmaması gerekçesiyle kabul edilmiş olduklarını, davacı şirketçe alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün—- Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itiraz dilekçesinde borcun tamamının reddedildiğini, davalının itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek davalının İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin tüm ferileri ile birlikte devamına, davalı şirketin takip konusu alacak tutarının %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketçe dava dilekçesinde ifade edilen — hizmetlerinin gereği edimlerin yerine getirilmediği, davacı tarafın hizmetlerini yerine getirmemesi ve ayıplı ifası karşısında davalı şirketin hiçbir borcunun bulunmadığını, davalı şirketin davacı şirketin kusurlu hizmetlerinden dolayı birçok kez mağdur olarak maddi zarara uğradığını, bu kapsamda davacı şirket ile birçok defa görüşülüp ifanın ayıplı olduğunun bildirildiğini, itirazlarının haklılığı karşısında icra inkar tazminatı talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kusurlu hizmetlere rağmen davacı tarafın kendince fiyat belirlediğini, ancak son gelinen aşamada yapılan fiyat belirleme ve hesaplamanın neye göre yapılmış olduğunun anlaşılamadığını, davalı şirketin muhasebe kayıtları ile örtüşmeyen bir miktarda davalı şirket aleyhine kötüniyetli bir takip başlatıldığını, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Mahkememizin —– davanın kabulüne ilişkin kararı ilamı Yargıtay —. Hukuk Dairesince —. sayılı kararı ile “675 sayılı Olağanüstü Hâl Kanun Hükmünde Kararnamesi’nin ”dava ve takip usulü” başlıklı 16/1. maddesine göre;—-sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17.08.2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda —– yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15.08.2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 5.maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verileceğinin düzenleme altına alındığı, davalı şirketin bu kapsamda anılan Kanun Hükmünde Kararnamelere ekli listede belirtilen şirketler arasında olduğu anlaşıldığından mahkemece, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi için” hükmün bozulduğu anlaşılmıştır.
Davalıya tebligat yapıldığı anlaşılmış, davacı vekili kararda direnilmesini talep etmiş, Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay –. Hukuk Dairesinin — Sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili davalarının kabulünü, talep etmiştir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu ,Mahkememizce —taihinde davanın kabülüne dair verilen kararın Yargıtay —.Hukuk darisenin —.— Sayılı karı ile dava şartı yokluğundan bozulduğu, Mahkememizce verilen karardan sonra —- sayılı Bakanlar Kurulu karırı ile ülke genelinde ilan edilen olağanüstü Hal Kapsamında Kanun Hükmünde Kararname ile davalı şirkete el konulduğu, el konulan şirketler hakkında— tarihinden önce açılan davalar ile—- husumet yöneltilen davalarda 670 sayılı Kanun hükmünde Kararnamenin 5. Maddesi gereğince dava şartı yokluğundan red kararı verilmesi gerektiği anlaşılmakla ve davalı şirketin de Kararnamede ekli şirketlerden olması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine , Olağanüstü Hal Kararı ve el koyma kararı dava tarihinden sonra olmakla davacı aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 150,95 TL harçtan alınması gerekli 54,40 TL harcın mahsubu ile 96,55 TL fazla harcın, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yasal düzenleme dava tarihinden sonra yapılmış olmakla Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin Hazineye müracaat ve talep haklı saklı kalmak üzere kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından artan tutarların hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.