Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/315 E. 2021/860 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/315 Esas
KARAR NO : 2021/860
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2020
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, meşru hamili olarak elinde bulundurduğu —– adet çeki süresinde muhatap bankaya ibraz ettiğini ve çeklerin karşılıksız olduğu bilgisiyle karşılaştığını, daha sonra müvekkilinin, davalı bankadan çek yaprak bedelini talep etmişse de, davalı bankanın sorumlu olduğu bu bedeli de ödemekten kaçındığını, davalı bankanın, çek yaprak bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin çeki bankaya ibraz etmesi sonrası banka tarafından, çekin üzerine karşılıksızdır kaydı konduğunu, bu kaydın konulmasının, çekin unsurlarının tam ve geçerli bir çek olduğunun tespiti niteliğinde olup karşılığının bulunmadığı sonucunu doğurduğunu, muhatap bankanın, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için karşılığının hiç bulunmaması hâlinde, çek bedeli bin türk lirası veya üzerinde ise bin türk lirası ödemekle yükümlü olduğunu, bu hususun, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi sözleşmesi hükmünde olduğunu, davalı bankanın borca itirazında kötü niyetli olduğunu belirterek tüm talepleri yönünden fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davalı borçlu aleyhine—– esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun %20 oranından az olmamak üzere icra İnkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ve taleplerinin haksız olup, hatalı ve hukuka aykırı talepler içeren huzurdaki mesnetsiz davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu çeklerde, müvekkili bankanın ilgili şubesi tarafından yapılan incelemede, çekler takas bankası tarafından karşılıksız olarak belgelendirilmişse de yasal yükümlülük tutarının tahsilini teminen fiziken müvekkili bankaya sunulduğunda, müvekkil ——- tarafından yapılan inceleme sonucunda, ibraz tarihi itibariyle şirket adına yetkili kişinin/kişilerin imzasını/imzalarını taşımadığının görüldüğünü, söz konusu belgelendirme yapılmadan çeklerin icra takibine konulduğunu, bu kapsamda, müvekkili bankanın yasal yükümlülük tutarını davacıya ödeme mesuliyeti bulunmadığından icra takibine itiraz edildiğini, davacının, bunun üzerine huzurdaki davayı açmış ise de söz konusu taleplerinin ve huzurdaki davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya ve icra takibine konu çeklerin, takas bankasına takas hükümleri kapsamında ibraz edildiğini, ancak ilgili vekilin banka imza incelemesi yetkisi ve ehliyeti olmadığından, çeki imza haricinde şekil şartları açısından inceleyip ve imza haricindeki şekil şartlarını uygun bularak karşılıksız işlemi yaptığını, gerçekten keşideci firmanın imza sirküleri veya diğer belgelerin çek hesabının açıldığı müvekkili banka nezdinde olduğundan ve bu belgeler bankalararası paylaşıma açık olmadığından takas bankasının imza incelemesi yapmasının teknik olarak da mümkün olmadığını, hesap sahibi müvekkili bankanın, vekil olarak işlem yapan takas bankasının ne şekilde belgelendirme yaptığına bakmaksızın çek üzerindeki şekil şartlarını ve keşidecinin imzasını kontrol etmekle yükümlü olduğunu, takas bankası tarafından bir yanlışlık yapılmışsa ve/veya eksik işlem yapılmışsa bunun düzeltilmesinin esas olarak çeki bastıran müvekkili bankanın sorumluluğunda olduğunu, somut olayda, dava konusu çeklerin, ibraz tarihi itibariyle şirket adına yetkili kişinin/kişilerin imzasını/imzalarını taşımamasına rağmen çeke takas odasında karşılıksız işlemi yapıldığını, bu yanlışlıkların muhatap banka tarafından düzeltilmesinin de son derece olağan ve yasal düzenlemeler gereğince zorunlu olduğunu, bu kapsamda müvekkili banka şubesi nezdinde yapılan incelemede, çek üzerindeki imzanın keşide tarihi itibariyle keşideci şirket yetkilisine ait olmadığı kuşkusu doğduğundan müvekkil bankanın yasal yükümlülük tutarını davacıya ödeme mesuliyetinin bulunmadığını, çek yasal yükümlülük tutarlarının —–müvekkili bankadan talep edilebilmesi için ortada hesap sahibi açısından karşılıksız olan bir çek olması gerektiğini, somut olayda ise hesap sahibi açısından karşılıksız olarak belgelendirilen bir çekin bulunmadığını, dolayısıyla, çek yasal yükümlülük tutarlarının müvekkili bankadan talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen ——– alacağın tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, davacının ——- konu çeklere ilişkin bankanın ödemesi gereken miktara ilişkin olarak takibe konulduğu, bankanın süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ettiği, davalının itirazının iptali ile % 20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ilişkin olduğu noktasında toplandığı görüldü.
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle dosyada mübrez —— tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle; çeklerin keşidecinin imza sirküleri ile karşılaştırmak suretiyle rapor alınması yönünde talebine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede; çek üzerindeki keşideci imzalarının dava dosyasına sunulan imza sirkülerinden—- imzalarına kanaatine varıldığı, ancak; davaya konu çek yaprağı üzerindeki imzaların —- olmadığı yönündeki nihai tespitin —— tarafından tespiti gerektiği hususunun mahkememizin takdirinde olduğu, tarafların diğer taleplerinin mahkememiz takdirlerinde olduğu, keyfiyeti 6100 sayılı HMK 282 hükmü de gözetilmek kaydıyla ve 6754 sayılı Kanunun md.3/3 ile HMK md. 266/c.2 uyarınca bilcümle hukuki tavsif ve takdirin tamamıyla mahkememize ait olduğu bildirilmiştir.
Dava konusunun davacı tarafından davalı——– yaptığının davalı banka tarafından çek sorumluluk bedelinin talebine ilişkin olarak başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Keşidecinin şirket yetkili ve imza sirküleri temin edilmiş, şirketin—- şirketin ünvanının—— olarak tescil edildiği görülmüştür.
Keşidecinin imza —— bulunan imza sirküleri ile çekte keşidecinin imzalarının karşılaştırılmış, bankacı bilirkişiden alınan rapora göre çek üzerindeki imzaların imza sirkülerinden ——–imzalarına benzemediği bildirilmiştir. Hukuka uygun ve denetime elverişli olması nedeniyle rapor hükme esas alınmış, Muhatap banka çek sorumluluk bedelini özemek zorunda değildir.
Bu nedenle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL. harcın peşin alınan 110,15 TL. harçtan mahsubu ile bakiye 50,85 TL. harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL. ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 5.100,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 01/12/2021