Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/291 E. 2021/959 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/291 Esas
KARAR NO: 2021/959
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2018
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin araç kiralama işi yaptığını, — markalı aracın maliki olduğunu, ilgili aracın müvekkili şirketten kiralayan — aracı kiralandıktan sonra — tarihinde araçla seyrederken davalılardan — plakalı araçların birbirlerine çarparak kaza yapmaları neticesinde —- sevk ve idaresindeki sol şeride savrulurak müvekkili şirkete ait araca çarparak müvekkili şirkete ait araçta maddi hasar meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, ilgili kaza nedeniyle aracın tamir süresi boyunca kiraya verilememesinden dolayı müvekkili şirketin kiralama bedelinden yoksun kaldığını, trafik kazası tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere kazanın meydana gelmesinde davalıların %100 oranında kusurlu olduklarını, müvekkiline karşı müştereken sorumlu bulunduklarını,— aracın ise davalı —-adına kayıtlı olduğunu, araçla meydana gelen hasarlı parçaların tespiti ile değer kaybı ve tamir süresinin tespiti amacıyla —-dosyasından delil tespiti yaptırıldığını, yapılan delil tespiti sonrasında — değer kaybı belirlendiğini ve —— tamir süresi gerektiği yönünde rapor düzenlendiğini, aracın bir an önce tamir edilmesi gerektiğinden değer kaybı yönünden tespite itiraz edildiğini işbu davada değerlendirilmek üzere huzurdaki davanın açıldığını, anılan araç lüks sınıfı araç olduğundan günlük kiralama bedellerinin —– yapıldığını, davaya konu aracın günlük kiralama bedelinin ise eni az — olduğunu, araç kaza nedeniyle— boyunca kiralanmadığından yoksun kalınan kiralama bedelinin de ödenmesi gerektiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili araçta oluşan değer kaybının şimdilik —yoksun kalınan kiralama bedeli olmak üzere toplam — kazanın meydana geldiği — tarihinden itibaren en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara ödettirilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; Görev, Yetki ve Zamanaşımı itirazında bulunarak davanın görevsizlik, yetkisizlik ve zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, kazada illiyet bağının bulunmadığını, davacı tarafın aracına verilen zarardan müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere davacı şirkete ait araca çarpıp zarar veren aracın davalı — sevk ve idaresinde bulunan, diğer davalı — plakalı araç olduğunu, gerek müvekkilinin gerekse diğer davalı —– dava konusu zarar gören araca vermiş oldukları bir zararın bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekte birlikte müvekkili şirketin sorumlu tutulacağı bir hasar oluşması durumunda da sürücü — çarptığı —– plakalı aracın zararından sorumlu tutulabileceğini, bu hasarın da davanın konusunu teşkil etmediğini, bu nedenle davanın muhatabının müvekkili olmadığını, müvekkili yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin işleteni olduğu—- plaka sayılı aracın dava konusu trafik kazasına karışan araçlardan biri olduğunu, trafik kazası tespit tutanağının incelenmesi halinde de anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin işleteni olduğu — plaka sayılı araç sürücüsü davalı — olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davaya konu kazanın meydana gelmesinde davalı— sevk ve idaresindeki — plakalı aracın asli kusurlu olduğunu,— plaka sayılı aracın şerit izleme kurallarına riayet etmediğini ve diğer davalı — kullanmış olduğu— plakalı araca arkadan çarptığını, sürücü — de çarpmanın etkisi ile —araca çarptığını,—- de çarpmanın etkisi ile önünde seyir halinde bulunan —- plakalı araca çarptığını, böylelikle zincirleme trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde asli kusurun davalılardan —- ait olduğunu, olayın meydana geldiği tarihte olay yerinde şerit çökmesi sorunu bulunduğunu ve bu yol sorununa ait herhangi bir uyarıcı işaret de bulunmadığını savunarak, davacı tarafın konusuz kalan ve yasalara uygun olmayan davasının usul ve esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ettiği görüldü.
Davalı —— tarihli cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı definde bulunarak davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddi gerekliğini, davaya konu kazada onarım gören/değişen parçaların daha önce aynı şekilde bir işleme uğramış olması halinde bu durumun herhangi bir değer kaybına sebep olmayacağını, aracın işbu kazadan dolayı onarılan ve değişen parçalarının daha önce değişip değişmediğinin yetkili bir servisten alınacak rapor ile belli olacağını, bu konuda alınmış bir rapor bulunmadığını, değer kaybı talep edilebilmesi için trafik sigortasının olması halinde karşı tarafın sigorta şirketinden, yoksa şahıstan talepte bulunmak gerektiğini, müvekkilinin kullandığı aracın hem trafik sigortasının hem de kasko sigortasının mevcut olduğunu, davacı tarafından sigorta şirketlerine hiçbir şekilde yazılı başvuruda bulunulmaksızın doğrudan davanın müvekkiline yöneltildiğini—- gereği sigorta şirketine başvuru yapılmadan dava açılamayacağını savunarak, davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun yapıları tebliğatlara rağmen diğer davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle, —- tarihli trafik kazası nedeni ile davacının aracında oluşan değer kaybı bedelinin ve araç kiralama bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebine ilişkindir.
Dosya mahkememize —– sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı üzerine tevzi edilmiştir. Görevsizlik kararı taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştirilmesi üzerine dava dosyası mahkememize tevzi edilmiş ve — sayılı dava dosya numarasını almıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, —— tarihinde meydana gelen zincirleme kazada davacıya ait araçtaki değer kaybı ve kazanç kaybının zamanaşımına uğramadı ise davalılardan talep edilebilecek ise miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez bilirkişi heyet raporunda özetle; Davaya konu — tarihinde meydana gelen —- plakalı araç sürücüsü davalı—-müuddeleri kurallarını ihlal ettiği, davaya konu kazası nedeniyle davacının maliki olduğu — plaka sayılı aracın hasar görmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, — plakalı araç maliki ve sürücüsü davalı —maliki olduğu — plakalı araç sürücüsü davalı—-davaya konu trafik kazası nedeniyle davacını maliki olduğu araçta hasar meydana gelmesinde alabilecekleri herhangi bir tedbirlerinin bulunmadığı, kendilerine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için atfı kabil kusurunun bulunmadığı, davacının maliki olduğu — plakalı araç sürüçüsü —-belirtilen sürücülerin uyması zorunlu kurallara riayet ettiği, kazanın oluşmasında alabilecek herhangi bir tedbirinin bulunmadığı, kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için atfı kabil kusurunun bulunmadığı, davacının davalılardan talep edebileceği araçtan mahrum kalma tazminat bedelinin— olabileceği, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maliki olduğu araçta meydana gelen değer kaybı bedelinin —– olabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama, tarafların sunmuş bulunduğu delil ve belgeler, hasar dosyası, alınan bilirkişi raporu incelenmek sureti ile dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde taraflara ait kusur durumları ayrı ayrı tespit edilmiş, buna göre davalı —-maliki olduğu — plakalı araç sürücüsü davalı — maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu;—- plakalı araç maliki ve sürücüsü davalı — maliki olduğu —plakalı araç sürücüsü davalı — davacının maliki olduğu — plakalı araç sürüçüsü —-, trafik kazasının meydana gelmesinde kusurunun olmadığı; bu kusur durumu mahkememizce dava konusu olaya ve bilimsel verilere uygun bulunarak kabul ve takdir edilmiştir. Davacı aracında meydana gelen kazaya istinaden oluşan değer kaybı ve araçtan mahrum kalma bedeli de yine ayrı ayrı bilirkişi raporunda tespit edilmiştir. Bu tespitlerde mahkememizce dava konusu olaya uygun bulunarak kabul ve takdir edilmiştir. Tazminata konu aracın,—- kullanıldıktan sonra kazaya karışmış, davacı adına tescilli aracın değer kaybı tutarının –araçtan mahrum kalma bedelinin— olduğu belirtilmiştir. —- kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak —- yıl ve her halde kaza gününden başlayarak — içinde zaman aşımına uğrar” hükmüne yine aynı kanunun —- Dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi ön görmüş ise; bu süre maddi tazminat talepleri içinde geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda kazanın —- tarihinde meydana geldiği davanın ise –tarihinde açılmış olduğu anlaşılmakla davalılar—-yönünden davanın zaman aşımı nedeniyle reddine, davalı — yönünden kusuru bulunmadığından reddine, diğer davalılar yönünden ise –değer kaybı ile — araçtan mahrum kalma bedeli olmak üzere toplam —tazminat bedelinin olay tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ İLE,
1/—- değer kaybı ile —araçtan mahrum kalma bedeli olmak üzere toplam — tazminat bedelinin davalılar— olay tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davalılar —–yönünden davanın zaman aşımı nedeniyle REDDİNE,
3-Davalı — yönünden davanın reddine,
4-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken —- harcın davalılar —– müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan —– davalılar —- müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen— yargılama giderinin kabul ve red oranı nazara alındığında —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 15.011,80 TL vekalet ücretinin davalılar—-müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Davalılar—- bu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri için —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak her bir davalıya eşit olarak verilmesine,
10-Davalılar —–davada kendilerini vekil ile temsil ettirmediklerinden vekalet ücreti hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin, davalı —– vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2021