Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/226 E. 2022/114 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/226 Esas
KARAR NO : 2022/114

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ana sözleşmesinde yazılı işlerle ilgili ticari faaliyet sürdürmekle birlikte, yaptığı işler içinde, —- ve buna karşılık servis hizmet bedeli ile —–ücret alma şeklindeki işinin ağırlık kazandığını, buna özellikle —– denildiğini, davacı ile
davalı arasında davacının yaptığı işle ilgili olarak davalının hizmet alması konulu bir kısım anlaşmaların olduğunu, davalının davacının verdiği hizmete ilişkin bir itirazının olmadığını, verilen hizmetler ve faturalara hakkında çekişmenin olmadığını, davacı tarafından
davalıya ait ve işletmekte olduğu bir kısım ——— verdiğini, davacı tarafından, davalı aleyhine—-Dairesinin—- Esas ve—– esas sayılı
dosyasından ayrı ayrı takibe geçildiğini, davalının borçlu olduğu—– — esas sayılı dosyasının her ikisinin de kambiyo takibi olduğunu, takip dayanağının bir kısım bonolar olduğunu, (bono bilgilerinin takip talep örneklerinde belli olduğunu), Diğer kambiyo dosyası olan——dosyasında ise, borçlu tarafından taksitler halinde ve icra — ödemeleriyle ödendiğini, ancak fatura
kaynaklı hesap bakiyesi ve bir kısım faturalardan kaynaklanan alacaklarla ilgili girişilen —- dosyasının ödenmediğini, haksız biçimde davalı borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, davalı tarafın, tarafına gönderdiği ve dilekçeye ekli cari hesap özeti ile müvekkilin kendi kayıtları karşılaştırıldığında, rakamların örtüştüğünü, fakat davalı tarafından—–dosyasına ödenen taksitlerin doğrudan müvekkili hesabına ödenmiş gibi cari hesaptan düştüğünün anlaşıldığını, başka bir ifade ile icra dairesine ödenen para, davalı hesabında müvekkile ödenmiş olarak kayıtlara girdiğini, bono borcu göz ardı edilerek cari hesap borcunun kapatılmaış sayıldığını, davalının bir ödemeyle kendince iki borç kapattığını, Davalı borçlunun —-yargılamaya muhtaç olmayan likit alacağa haksız bir biçimde itiraz ettiğini, cari hesap özetinden de anlaşılacağa itiraz olmadığını, verilen hizmet ve faturaların varlığının inkar edilmediğini, buna rağmen borca itiraz edildiğini, iptal edilecek tutarın % 20 si oranında davalı borçlunun inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettikleri, başka bir hususun ise davalının borçlarından dolayı adına kayıtlı taşınmazların satışına gidildiğini, davalı tarafın
yüklü miktarda diğer alacaklı durumdaki kişilere borçlu olduğunu, müvekkili davacının alacağını tahsil etme imkansızlığı riski olduğunu, bu açıklamalara göre; davalı borçlunun —–esas sayılı dosyasındaki itirazının iptaline, takibin takip tarihindeki asıl alacak ve Fer’i Talepler ve takipten sonra işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte devamına, alacağın iptal edilecek kısmının % 20’sinden aşağı olmamak üzere davalı borçlunun inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri
ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; göndermiş olduğu davaya ilişkin cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, yetkili mahkemenin borçlunun yerleşim yeri Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu , müvekkili şirketin yerleşim yeri adresinin—–yetkili mahkemenin——Ticaret Mahkemeleri olduğunu, sayın mahkemece Yetkisizlik kararı verilmesini talep ettikleri, İtirazın iptali davasının hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, —- icra takibinin durdurulmasına karar verdiğini, huzurdaki davanın 30.06.2020 tarihinde ikame edildiğini, huzurdaki davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığının açık olduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkilinin davacı yana böyle bir borcu bulunmadığını , davacının icra dosyasında belirttiği faturaların hiç birini sunmadığı gibi taraflar arasındaki ticari ilişkiyi açıklayan ve borcun
varlığını ispat edecek nitelikte başka bir delil sunmadığını, cari —- belirtilen fatura konusu hizmetin müvekkili şirkete teslim edildiğinin davacı tarafça ispatlanamadığını, borcun varlığının ispatı için yalnızca faturaların yeterli olmadığını , iddia eden tarafın aynı
zamanda alacağına ilişkin malları/hizmeti teslim ettiğine dair belgelerle birlikte ortaya
konulması gerekdtiğini, davacının alacağını yalnızca cari hesap ———- alacağını muacceliyet ve miktar yönünden ispatlamaya yeterli bilgi ve belge sunulamadığından ihtiyati haciz talebinin reddinin gerektiğini, açıklanan sebeplerle, yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesine, ihtiyati haciz talebinin reddine, geçerli icra takibine dayanmayan ve hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın usulden reddine, yapılacak yargılama neticesinde davanın esastan reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacı hakkında % 20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen —sayılı dosyasının incelenemesinde;— bakiye) ve işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 44.149,60 TL alacak için icra takibi başlatıldığı, süresinde itiraz ediliğinden takibin durudurulduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davalının—— yapmış olduğu itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle dosyada bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle;
1- Davacı ile Davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğu,
2- İncelenen davacıya ait 2016 – 2017 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin
yasal süresi içerisinde yaptırıldığı , davacının 2016 yılına ait yıl sonunda yaptırılması
gereken kapanış tasdikini YAPTIRMADIĞI , davacının 2016 yılına ait ticari
defterlerinin TTK. hükümlerine göre delil niteliği taşıyıp taşımadığı hususunda takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu ,
3- İncelenen davalıya —-defterlerine ait açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırıldığı,——– yasal süresi içerisinde —- sistemine yüklediği , davalıya ait ——yıllarına ait yasal defterlerinin delil niteliği taşıdığı
4- Davacının davalıdan takip tarihi itibariyle olan asıl alacak tutarının 32.587,99 TL. olarak hesaplandığı,
5- Davalının temerrüdüne dair bir belge ve verinin dosya içerisinde mevcut olmadığından işlemiş faiz hesaplaması yapılmadığı,
6- Davacının 32.587,99 TL. tutarlı asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz talep
edebileceği,
7- Tarafların İcra inkar Tazminatı ve diğer talepleri ile ilgili değerlendirmenin sayın
mahkemenin takdirinde olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının cari hesap alacağına dayalı olarak davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının süresi içerisinde icra takibine itiraz ettiği, davanı itirazın iptali ile icra inkar tazminatına ilişkin olduğu belirlendi. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Tarafların tacir olması nedeniyle her iki tarafın ticari kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmesine karar verilmiştir. Tarafların——incelemeye ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan —- alacaklı olduğu, bu nedenle davanın kısmen kabulü ile davalının —— olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 32.587,99 TL üzerinden aynen devamına, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair delil sunmadığından işlemiş faiz talebinin reddine, asıl alacak cari hesap alacağı olması nedeniyle likit olduğu, asıl alacak olan 32.584,99 TL nin %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 32.587,99 TL üzerinden aynen devamına, fazlaya dair itirazın iptali isteminin reddine,
Asıl alacak olan 32.584,99 TL nin %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 2.225,88 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak yatırılan 532,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.693,01 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılmış 54,40 TL başvurma harcı, 532,87 TL peşin harç olmak üzere toplam 587,27 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 889,50 TL tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 679,22 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davadan —–, sonuç alınamadığı nazara alınarak, her ne kadar arabuluculuk ücretinin davalıdan alınıp hazineye irat kaydına karar verilmesi —- —— ücretinin —— tarafından dava ya da takibe konmakla muhtariyetine; davalıdan bu yoldan tahsil edilmesine,
9-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı.