Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/217 E. 2020/494 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/217 Esas
KARAR NO : 2020/494

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …—– isimli şirketten ———- bedelli ———- satın aldığını, davalıdan alınan buzdolabının bedeli olan 4.478,99TL ‘nin ödendiğinin, alınan ———– yetkili servisi tarafından teslim edildiğinin, kurulumunun yapıldığının, —- verdiğinin ve 28/01/2020 tarihli——-yetkili servisleri tarafından kontrol edildiğinin, servis raporunda arızanın imalat hatası olduğunun, sorunun çözümü için müracaat edildiğinde——– tarafından buzdolabının tamirinin mümkün olmadığının ve yenisinin verilebileceğinin, verilecek buzdolabının güncel değerinin 10.000TL bedelli olduğu ancak ücretin karşılanması halinde ———– yetkilileri tarafından beyan edildiğinin, müvekkil şirketin davaya konu ——— buzdolabında üretim hatasının mevcut olduğunu öğrendiğinin, sonrasında—— Hizmetleri ile görüşüldüğünün ve uzlaşmanın sağlanamadığının,—- —– —– Bünyesindeki bulunan, ticari kişiliği olmayan bir marka ismi olduğunun ———-. olduğunu düşünerek yanıldığının ve iş bu yanılgı sebebiyle söz konusu husumeti —— yönelterek maddi hata yapıldığının, buzdolabını satın almış olduğu——-olarak ticari kimliği olduğunun, dolayısıyla buzdolabının üreticisinin ————. olduğunu öğrendiğinin ve davalı tarafı gösterirken maddi hata yaptığının—– aynı veya bir üst modeli ile ücretsiz olarak alınmasını ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davacı yan, ———- dolayı müvekkili şirketi hasım göstererek huzurdaki davayı ikame ettiğini, müvekkil ———- markalı ürünlerin dağıtıcısı ya da üreticisi olmadığını, Tüketici Kanunu ve sair mevzuat uyarınca huzurdaki davada söz konusu taleplerin muhatabı müvekkil şirketin olmadığının,”Davacı ——————- almış olduğunun——- ile ilgili gerekli incemeler yapıldığının,————-cihazın ana garanti süresi 3 yıl önce sona erdiğinin,
Davacının 16.10.2019 ‘——- şikâyetine istinaden —————servisi tarafından cihaz incelendiğinin, cihazda gövde arızası tespit edildiğinin, gövdenin değiştirilemeyen bir parça olduğunun, tüketicinin bekletmemek ve yasal süreyi aşmamak adına sadece iyi niyet doğrultusunda —– satış fiyatı ———-modelindeki ürünümüzü cihazın garanti süresi sona ermiş olduğunun, tüketicimizin memnuniyeti adına 4.599 TL karşılığında sunulduğunun,tüketiciye sıfır olarak gönderebileceğimiz yeni ürüne +2 yıl garanti tanımlanacağına dair bilgi verildiğinin ve tüketicimiz + 2 yıl garantinin dışında + 3 yıl ek güvencede talep ettiğinin, güvence yapılamadığı için teklifinin kabul edilmediğinin, cihazın 5 yıldır kullanımda olan bir ürün olduğunun, 16.10.2019 tarihinde alınan hizmette cihazın garanti süresinin sona erdiğinin, gövde değiştirilemeyen bir parça olmasından dolayı uzlaşma sağlamak amacı ile ücretli değişim bilgisinin paylaşıldığının, garanti süresi geçtiği anlaşılan ve bu kapsamda üründe ücretli işlem yapılması gerektiğinin tüketicinin bedel iadesi veya başkaca taleplerin ileri sürülmesi hukuken mümkün olmadığınının, haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama ve vekâlet ücretinin davacı yana hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, davacının satın aldığı ve ayıplı çıktığını belirttiği —–marka model buzdolabının aynı veya bir üst modeli ile ücretsiz değiştirilmesi talebine ilişkindir.
—— tarihli Resmî Gazetede yayınlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun, yasanın 87. maddesi gereğince yayım tarihinden itibaren altı ay sonra —– tarihinde yürürlüğe girmiştir.Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi , tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan ,eser ,taşıma ,simsarlık, sigorta ,vekalet , bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez .Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”düzenlemesine yer verilmiştir, ilgili yasa maddesi ile görev konusunun tartışılmasının önüne geçilmiştir. Davacı dava dilekçesinde dava konusu ürünü evinde kullanmak üzere satın aldığını ve ayıplı çıktığını beyan ettiğinden dolayı yapılan işlem tüketici işlemi olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğuna yer verilmiştir.Aynı yasanın 114/1-c bendinde mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmıştır.Mahkemenin görevi ile ilgili yasal düzenlemeler sonucunda görevle ilgili konular taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Çünkü dava şartlarının mevcut olup olmadığı, mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır ve dava şartı noksanlığı halinde HMK 115. maddesi gereğince davanın usülden reddine karar verilmesi gerekeceğinden mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı tarafından alınan dava konusu buzdolabının ticari amaçla değil kullanım amacıyla(mutfakta kullanmak için) alındığı, davacı vekili tarafından da bu hususun duruşmada beyan edildiği dikkate alınarak tüketici sıfatıyla alınan dava konusu üründen kaynaklı açılan davada mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde başvuru halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi TÜKETİCİ Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.nun 331/2 maddesi gereği yargılama giderleri, harç vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.