Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/104 Esas
KARAR NO: 2023/775
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/02/2015
KARAR TARİHİ: 22/11/2023
——- tarihli görevsizlik kararı uyarınca dava dilekçesi mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmakla davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalılardan —- sevk ve idaresinde olup davalılardan —— araç ile davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu, müvekkilinin olay nedeni ile ciddi şekilde yaralandığını, olay tarihinde 2.5 yaşında olan ikiz çocuklarına bakamadığını, para ile baktırmak zorunda kaldığını, kaza nedeni ile hastanede uzun süre kalarak tedavi gördüğünü, bu sebeple 20.000,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; —- aracın sigortalı şirket tarafından tanzim edilen, ——- sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, ancak müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe genel ve özel şartları ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin ——- teminatı dışında olduğunu, bu nedenle müvekkil şirketin işbu dava konusu talepler yönünden herhangi bir şekilde sorumluluğunun doğmasının mümkün olmadığını, dava konusu taleplerin manevi tazminata ilişkin olduğundan, anılan Genel Şartlar gereği müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, maluliyet ve maluliyetin kaza ile illiyetinin olup olmadığına varsa ne oranda olduğuna dair —– rapor alınmasına karar verilmesini, aktüer hesabı yapılırken kullanılan yaşam tablosuna göre bakiye ömür, bilinen dönem, aktif ve pasif dönemin ayrı ayrı ve denetime elverişli biçimde hesaplanması gerektiğini, hasar ile kazanın illiyet bağının, hasar miktarlarının ayrı ayrı kanıtlanması gerektiğini, ayrıca dolaylı zararların sigorta poliçesi teminatında olmadığını, bu nedenle dolaylı zararların müvekkili şirketten talep edilemeyeceğini,——- kazazedenin uğradığı bedensel zararı karşılamayı teminat altına aldığından davacının çocuklarına tutmuş olduğu bakıcının gideri dolaylı zarar hükmünde olduğunu, her halükarda davacının müterafik kusurunun dikkate alınmasını talep ettiklerini, sigortalı araca atfedilen kusuru kabul etmemekle beraber, bir an için iddia edildiği üzere sigortalı aracın kusurlu olduğu kabul edilse dahi, davacının iddia olunan zararın meydana gelmesinde ve artmasında müterafik kusurunun dikkate alınmasını, hesaplanacak tazminattan uygun oranda indirim yapılmasını talep ettiklerini, ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması için dosyanın aktüer siciline kayıtlı aktüerya uzmanına gönderilmesini talep etiklerini belirterek aleyhlerine açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, manevi tazminatın zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartları gereği teminat dışı olması nedeniyle müvekkil şirketin dava konusu talep yönünden sorumluluğu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın müvekkili araç sürücünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddialarını kabul etmediklerini, davacının iddia etmiş olduğu rahatsızlıklarının davaya konu kaza neticesinde gerçekleşip gerçekleşmediğin de tespiti gerektiğini, davacının olay tarihinde 2,5 yaşında olan çocukları için bakım parası ödediğini iddia etmiş ise de dosyaya her hangi bir evrak ibraz edemediğini, maddi tazminata ilişkin —— veya başka kurumlardan bir ödeme gerçekleşmiş ise ortaya çıkacak tazminat hesabından, ödendiği tarihten hesap tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte indirime tabi olduğundan, davacının ——— kazaya ilişkin bir ödeme alıp almadığının —— sorulmasını talep ettiklerini, öncelikle tüm delillerin toplanmasını takiben dosyanın kusur tespiti için —— gönderilmesine, davacı dava dilekçesinde bir takım rahatsızlıklarından bahsetmiş ise de bu rahatsızlıkların davaya konu kazadan kaynaklanıp kaynaklanmadığını, ayrıca bu kazadan ötürü bir maluliyetinin oluşup oluşmadığının tespiti için —— sevkine karar verilmesini, sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için de “oluşan bir maluliyet var ise sakatlıktan kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin talebin değerlendirilmesi amacıyla aktüer sıfatına sahip bir bilirkişinin görevlendirilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin kazanın başından itibaren davacı ile ilgilendiğini, sürekli olarak ihtiyaçlarını karşılamak için çabaladığını, Borçlar Yasası hükümlerine göre manevi tazminatın miktarını tayin ederken, tarafların sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin bir ev kadını olup, şu an için bir gelirinin bulunmadığını belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle, 09.02.2010 tarihli trafik kazası nedeni ile davacının, davalılardan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.Delil olarak dayanılan —-plakalı aracın —- poliçesinde sigorta şirketinin davalı şirket olduğu, sigorta ettirenin ise davalı —-olduğu görülmüştür. Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.Dava dayanağı kazada kusur oranının tespiti için kazanın meydana geldiği yerde 1 trafik bilirkişisi eşliğinde keşif yapılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporun sonuç bölümünde; yaya; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu; 47/c-d, 52/a-b,53, 67/a, 84/b-j maddelerini ihlal; Karayolları Trafik Yönetmeliği; 95/a-d, 101/a-b, 137, 157/a-2-10. Maddelerini ihlal ettiğinden asli kusurlu olduğu, yaya ———; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu; Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin herhangi bir maddesini ihlal etmediğinden, kusursuz olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir. Davacının maluliyetinin tespitine yönelik dosya —— gönderilmiş; dosyada mübrez —–sayılı —— sonuç bölümünde; ——- tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı; kafa ve sağ omuz yaralanması nedeniyle iyileşme (iş göremezlik/ iş ve güçten kalma) süresinin olay tarihinden itibaren 12(oniki) aya kadar uzayabileceği, kesin işgöremezlik süresinin kişinin tedavi ve takibini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği, iyileşme süresi içerisinde başka birisinin bakımına muhtaç durumda olmadığı, geçici işgöremezlik süresi sonundan itibaren mevcut bulgulara göre kalıcı olduğu değerlendirilen Sağ brachial pleksus hasarı- sağ klavikula kırığı-sağ işitme kaybı arızası nedeniyle olay tarihinde yürürlükte olan —- yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:Gr1 VII(19A…57)A%65×1/5=%13; Gr1 VII(1a…0)A%3;Gr1 III(1B…13)A%17×7.4.2=%12.62; Balthazard formülüne göre %26,26;E cetveline (yaşına) göre %28.2(yüzdeyirmisekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, aynı yönetmelik çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı mütalaa edilmiştir.Mahkememiz dosyası aktüer hesabı yönünden bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 15.11.2021 tarihli raporda özetle; 09.02.2010 günü meydana gelen trafik kazasında sebep sorumlusunun %100 kusurlu olmasına nazaran: davacı yönünden 12 aylık tıbbi şifa devresinde 6.460,81 TL geçici iş göremezlik zararı oluştuğu; davacı ev kadını olmakla, geçici iş göremezlik ödeneği alması söz konusu olamayacağı cihetle, bu yönde mükerrerlik oluşmadığı; geçici iş göremezlik zararının sakatlık teminatı dışında kalan, tedavi giderleri teminatına dahil olduğu; davacının çalışma gücünde *%28,2 eksilme meydana gelmesi sebebiyle, 229.684,74 TL sürekil iş göremezlik rararı oluştuğu; sürekli iş göremezlik zararı ile mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının bulunmadığı; hesaplanan zararın ——-teminat limitini aştığı görülmekle, davalı ——– diğer davalı yanında 150.000,00 TL limit ile dava tarihinden itibaran işleyecek faizden (KTK.m.99/1 davadan önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin belge ibraz edilmediğinden) sorumlu olduğu; davacının bakıcı gideri tazmin talebi bulunmakla beraber, mevcut arızası nedeniyle iyileşme süresi içerisinde başkasının bakımına muhtaç olmadığı yönündeki — nazaran, talep koşulunun gerçekleşmediği; işaret edilen hususlar ile tüm delillerin takdiri ve hukuki değerlendirmenin tamamı mahkememize ait olmak üzere hesaplamaya dayalı kanaatlerini bildirmiştir. Kusur yönüyle yapılan yargılamada; Davalı —- sevk ve idaresindeki —- plakalı aracı ile davacıya çarptığı, davalı sürücünün kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmadığı, sağa ve sola dönüşlerde sürücüler kurullara uygun olarak geçiş yapan yayalara il geçiş hakkını vermediği anlaşıldığından yüzde yüz kusurludur. Davacının kusuru yoktur. Davalı—– Konuk, KTK 85 maddesi uyarınca sürücünün eylemlerinden müşterek müteselsil sorumludur. Maluliyet Yönünden; davacının kaza sebebiyle kaza tarihinde yürürlükte bulunun yönetmeliğe uygun olarak ——rapor alınmış rapora göre çalışma gücünde eksilme oranının %28,2 ve geçici iş göremezlik süresinin 12 aya kadar uzayacağı ve iyileşme süresi içerisinde başka birinin bakımına muhtaç durumda olmadığı bildirilmiştir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe uygun olması sebebiyle maluliyet raporuna itibar edilmiştir. Hesap yönünden yapılan yargılamada, davacının ev kadını olduğu, —– — baz alınarak rapor düzenlendiği, buna göre davacının ev kadını olması sebebiyle geçici iş göremezlik zararı talep edemeyeceği, bakıcıya ihtiyaç olmadığından bakıcı zararı talep edemeyeceği, davacının 229.684,74 TL sürekli iş göremezlik zararı oluştuğu, davalı sigortanın 150.000,00 TL teminat limiti bulunduğu, sigortanın bu miktar ile sorumlu olacağına, bu nedenlerle maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, işlemiş faiz yönünden gerçek kişi davalılardan açıkça dava tarihi denilmesi ile talep ile bağlı kalınarak dava tarihi baz alınmıştır.Davacının manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede hükmedilecek manevi tazminat duyulan elem ve ızdırabın tam karşılığı olmayıp, mağdurlarda kısmen teskin duygusu yaratmaya yöneliktir. O halde taktir edilecek manevi tazminatın miktarı teskin duygusu yaratacak bir miktar olmalıdır. Manevi tazminat bir zenginleşme aracı da değildir. Acıya özendirir şekilde mağdura o tarihe kadar eline geçmemiş bir paranın manevi tazminat olarak hükmedilmesi de mümkün değildir. Manevi tazminatın miktarının taktirinde olayın ağırlığının da gözönüne alınmasının yanı sıra tarafların sosyal ekonomik durumlarının da değerlendirilmesi gerekir. Öte yandan manevi tazminat faile verilen bir ceza da değildir. Bu nedenle zaruret haline sokacak bir miktara da hükmedilemez. Davacının yaralanması, tarafların ekonomik durumu ve kusur durumu da dikkate alınarak, manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile takdiren 15.000,00TL manevi tazminatın davalı ———-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta yönünden manevi tazminata ilişkin bir düzenlemenin poliçede yer almadığından bu davalı yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-MADDİ TAZMİNATIN KISMEN KABULÜNE,
2-Şartları oluşmayan geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri tazminatının REDDİNE,
3-229.684,74 TL sürekli iş göremezlik zararının ilk 150.000,00 TL’lik kısmından her üç davalının sorumlu olmasına, kalan 79.684,74 TL’den ise sadece davalılar ———sorumlu olmasına, bu tahsilat yapılırken dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya dair taleplerin reddine,
5-MANEVİ TAZMİNATIN KISMEN KABULÜNE,
6-15.000,00 TL manevi tazminatın davalıla—- alınarak davacıya kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine,
7-Fazlaya dair manevi tazminat taleplerinin reddine,
8-Davalı —— şirketi yönünden açılan manevi tazminat talebinin reddine,
9-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 16.714,41 TL harçtan peşin alınan 853,88 TL peşin harç ve 3.580,90 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 4.434,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.279,63 TL harcın davalılardan tahsili ile (davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 3.415,50 TL ile sınırlı olmasına) hazineye gelir kaydına,
10-Davacı tarafça yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 853,88 TL peşin harç ile 3.580,90 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 4.462,48 TL’nin davalılardan alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 911,88 TL ile sınırlı olmasına) davacıya verilmesine,
11-Davacılar tarafından yapılan bilirkişi gideri 1.250,00 TL, 221,80 TL keşif harcı, 117,00 TL yurt dışı tebligat harcı ile tebligat ve müzekkere gideri 912,11 TL olmak üzere toplam 2.500,91TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 2.356,45 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine ( davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 481,53 TL ile sınırlı olmasına), bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
12—– tarihli 695,50 TL bedelli —– ödenmediği anlaşılmakla; red/kabul oranına göre 655,33 TL’den davalıların sorumlu tutulmasına ( davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 133,91 TL ile sınırlı olmasına), 40,17 TL’den davacının sorumlu tutulmasına, işbu hükümden bir suretinin —- icraya neticelendirmek yoluyla gönderilmesine,
13-Davalı —— tarafından yapılan 18,00 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 1,04 TL’sinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
14-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen maddi tazminat yönünden 36.452,71 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak ( davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 7.935,38 TL ile sınırlı olmasına) davacıya verilmesine,
15-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen manevi tazminat yönünden15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar —– alınarak davacıya verilmesine,
16-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen manevi tazminat yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
17-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 22/11/2023