Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/546 E. 2021/893 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/546 Esas
KARAR NO: 2021/893
DAVA : Alacak (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2019
KARAR TARİHİ: 02/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından işletilen —- meydana geldiğini; hidroelektrik santralin davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesiyle teminat altına alındığını; müvekkili şirketin heyelan nedeniyle uğradığı fiziksel hasarın ve iş durması ile iş kesintisinden doğan gelir kaybının sigorta poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından giderilmesi gerektiğini; bu kapsamda davacı şirketin fiziksel hasarın onarımı için yapılan masraflarıyla ilgili—- olarak belirlendiğini; davalı sigorta şirketi tarafından bu hasarla ilgili sadece—- ödeme yapıldığını, bakiye zararın ödenmediğini; üretim kaybının ise yine ——- doğrudan etkileyebileceği vurgulanarak ve birbirine en yakın mevsim koşullarını yaşayan ——– geçmiş yıllara ait üretim verilerinin karşılaştırılması ile hasar onarım süresince üretilebilecek enerji miktarının tespitinde gerçeğe en yakın sonucun bu metodun kullanılmasıyla elde edilebileceği vurgulanarak yapılan hesaplamalar uyarınca—- tespit edildiğini, ardından —- alınarak hasar rakamının—belirlendiğini; oysa davalı sigortanın sadece —- olmak üzere toplam — bakiye alacaklarının temerrüt tarihinden itibaren —-açılmış bir yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun meydana gelen gerçek hasar miktarıyla sınırlı olduğunu, davacının gerçek zararının üstündeki taleplerinin poliçe kapsamında olmadığını, sigortalı tesiste meydana geldiği iddia edilen fiziki hasarın gerçek miktarının talep edilen miktardan az olduğunu, davacının haksız ve fahiş talepte bulunduğunu; sigortalının meydana gelen fiziki hasara ilişkin talep edilen ile tespit edilen hasara ilişkin tabloya göre kabul edilebilir hasar bedelinin —–olduğunu, hasarın zamanında ve tam olarak müvekkili şirket tarafından karşılandığını dolayısıyla bu davaya konu edilebilecek haklı bir zararın bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Davacı tarafından —- meydana geldiği, söz konusu santralin — tarihleri arasında davalı sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı; heyelanın sigorta poliçesinin geçerli olduğu dönemde meydana geldiği hususları ihtilafsızdır. Davalı sigorta şirketi tarafından hidroelektrik santralin gördüğü fiziki zarar olarak—- ödediği hususu da ihtilafsızdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, heyelan nedeniyle davacının gördüğü gerçek fiziki zarar ile üretim kaybı zararının miktarının ne olduğu ve bu miktarların sigorta poliçesi gereğince davalı sigorta tarafından karşılanması gereken miktarının ne olduğu hususundadır.
Bu çerçevede mahkememizce taraf delilleri toplanmış, —– raporu, hasar dosyası getirtilmiş, davalının yaptığı ödemeler getirtilmiş, sigorta poliçesi ve ekleri incelenmiş, heyelanın fotoğrafları, krokileri, zararın hesaplama cetvelleri alınmış;
Tüm deliller toplandıktan sonra mahkememizce —– talimatla rapor aldırılmıştır.
İnşaat mühendisi, jeofizik bilirkişisi, sigorta bilirkişisi, makine mühendisi, elektrik mühendisi bilirkişilerden oluşan bilirkişi kuruluyla birlikte talimat mahkemesince mahallinde keşif yapılmış, bilirkişiler toplanan tüm delilleri inceleyerek ve heyelana konu yerde hidroelektrik santrali incelemek suretiyle ve hidroelektrik santralinin kapasitesi ve üretimlerini de incelemek suretiyle —-tarihli raporlarını hazırlamışlardır.
Mahkememizce, uzman bilirkişi heyetinin hazırladığı bu rapordaki gerekçe ve hesaplama şekli denetlenmiş; kabule şayan bulunarak hükme esas alınmıştır.
Hükme esas alınan rapora göre, davaya konu hasarların ve üretim kayıplarının —— kodlarında meydana gelen heyelan sebebiyle gerçekleştiği, taraflar arasındaki sigorta poliçesinde ” yangın sigortası genel şartları hükümleri saklı kalmak kaydıyla: sigortalı binanın inşa edilmiş olduğu arsada veya civarında vuku bulan yer kayması veya toprak çökmesi sonucu sigortalı şeylerde doğrudan meydana gelecek zararlar ile sel veya su baskını nedeniyle meydana gelen yer kayması ve toprak çökmesinden doğan zararlar tazminata ilave edilmiştir. ” ibaresine istinaden söz konusu heyelanın teminat kapsamında KALDIĞI ve dava konusu edilen alacakların talep edilebilir nitelikte olduğu belirlenmiş; bilirkişi raporunda dava konusu heyelan nedeniyle oluşan gerçek fiziki zarar ile gerçek üretim kayıpları incelenmiş olup; gerçek fiziki zararın olay tarihi itibariyle— olduğu; olay tarihi itibariyle —-isabet ettiği, davalı sigorta şirketi tarafından fiziki zararla ilgili olarak davacıya —- olduğu; sigorta poliçesinde —olarak zararın ödeneceği belirlendiğinden fiziki zarar yönünden bu miktara hükmedilmesi gerektiği; heyelan sebebiyle davacının üretim kaybından kaynaklanan zararının ise, — ödendiği için bakiye ödenmesi gereken üretim kaybına ilişkin zararın—- olduğu, sigorta poliçesi gereğince üretim kaybından kaynaklanan zararında ödenmesi gerektiği için mahkememizce bu miktar nazara alınarak hüküm oluşturulduğu;
Davacının sigortası olan davalı şirketi ihtar ile temerrüte düşürdüğü, ihtarın tebliğ tarihine göre temerrütün —- tarihinde oluştuğu, bu tarihten itibaren de —– vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden faize hükmedildiği,
Fazlaya dair talebin reddi gerektiği nazara alınarak aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
—- alacağın —- açılmış bir yıllık vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faiz oranıyla birlikte faiz işletilmek suretiyle davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
Alınması gereken 83.161,83 TL ilam harcından peşin olarak alınan 41.420,94 TL’nin mahsubu ile eksik 41.740,89 TL ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan 41.464,94 TL harcın tamamı ile 3 adet normal 12 adet elektronik tebligat gideri 114,00 TL ile 6.999,00 TL talimat keşif – bilirkişi ücretinin kabul ve ret oranına göre toplam 3.187,00 TL’lik kısmının toplamı 44.651,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, 75.410,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine;
Reddedilen kısım yönünden hesaplanan 75.081,00 TL nispi vekalet ücretinin ise reddedilen kısım nedeniyle davacıdan alınıp, davalıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde———– Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.02/12/2021