Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/523 E. 2023/238 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/523 Esas
KARAR NO : 2023/238

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2019
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı müvekkili şirketin; alanında öncü, yurtiçi ve yurt dışında sayısız şubesi olan bir dünya markası olduğunu, gerek kendi alanında gerekse şirket yönetimini sağlamak amacıyla birçok alanda iş yapan şirketlerle sözleşme yapıp iş birliği sağladığını, bu bağlamda müvekkili şirket ile—–Şirketi arasında Franchise Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme çerçevesinde müvekkili şirket Franchise Veren,—–ise Franchise Alan olduğunu, ——Şirketinin, müvekkili şirket ile arasındaki Franchise ilişkisinden kaynaklanan borcunu, işbu davaya konu olan 200.000 TL değerindeki çeki müvekkili şirkete ciro ederek ödediğini, müvekkili şirketin bu çeki ,—– ile arasında 26.04.2018 imza tarihli sözleşmeden kaynaklanan borcuna karşılık —— ciro ettiğini, zikredilen 200.000 TL” lik çekin karşılıksız çıkması üzerine ——. tarafından müvekkili şirketin de aralarında olduğu işbu davadaki diğer davalılar ve davacı müvekkili aleyhinde —– Esas sayılı icra dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin tüm hak ve alacaklarını saklı tutarak —– Esas sayılı icra dosyasındaki borcu 28.08.2018 tarihinde ödediğini, Akabinde 03.09.2018 tarihinde icra dairesinden rücu belgesi alındığını, müvekkili şirketin 03.09.2018 tarihli rücu belgesine dayanarak—–Esaş numaralı dosyasıyla takip başlattığını, Takip borçlusu, davalı taraf—– bu takibe haksız itirazda bulunduğunu belirterek —— Esas sayılı icra dosyasına yapılan haksız itirazların iptal edilerek takibin devamını, asıl alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin keşidecisinin—– olduğunu, davacı tarafın beyanıyla çekin ciro zinciri sırasıyla —— Olduğunu, davacı şirketin, davaya konu olan çeki 26.04.2018 imza tarihli —– ile yaptıkları sözleşmedeki borcuna karşılık ciro ettiğini, ancak çekin karşılıksız çıkması üzerine —–kendinden önce gelen cirantalara karşı —–. İcra Müdürlüğü—— Esas sayılı icra dosyasıyla icra takibi başlattığını, takibe yasal süresi içerisinde itiraz edilerek imzanın müvekkiline ait olmadığının belirtildiğini, takipte bahsi geçen çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkili aleyhine açılan işbu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının itirazın iptali ve icra inkar tazminatı taleplerinin reddine, davacının icra takibine konu olan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı aleyhine icra müdürlüğünde yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca davalının itirazı nedeniyle itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Mahkememizce, uyuşmazlığın davacı tarafından davalı hakkında ——-sayılı dosyasından takip borçluları olarak yer aldıkları takip borcunun kendileri tarafından ödenmesi ve rücu belgesi alınması sonucunda yapılan takipten dolayı çek bedelinin davalıdan talep edilip edilemeyeceği noktasında toplandığı tespit edilmiştir.Dosyanın grafoloji bilirkişisine verilerek dosyada yer alan bilgi ve belgeler, taraflara ait imza örnekleri incelenerek çek üzerindeki imzaların davalıya ait olup olmadığı hususunda rapor aldırılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi 13/12/2021 tarihli raporunda —–Şubesine ait, —– 30/07/2018 keşide yer ve tarihli, lehdarı —-keşidecisi ——Olan, 200.000,00 TL bedelli, —— seri nolu —– çekin arka yüzündeki üçüncü ciranta —– ibaresi altındaki ciranta imzasının mukayese imzalarını atmış olan davalı —— eli mahsulü olmadığı rapor edilmiştir.Davacı vekili her ne kadar davalı tarafından itiraz edilmeyen çeklerin örnek imza olarak incelenmesini talep etmiş ise de; imzaya itiraz edilmeksizin ödeme yapılması mutlaka imzanın davalıya ait olduğunu göstermeyeceğinden ve mahkemece yeteri kadar örnek imza toplandığından dava dışı çeklerin getirtilmesi talebinin reddine ancak rapora itiraz nazara alınarak dosyanın imza incelemesi için —–gönderilmesine karar verilmiştir.——- 18/10/2022 tarihli raporunda; İnceleme konusu çekin arka yüzde —– atfen atılı imza ile —— mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla ——- eli ürünü olmadığını rapor etmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler göre ; Davacı şirket ile dava dışı —– Şirketi arasında Franchise Sözleşmesi imzalandığı, bu nedenle dava dışı ——Şirketi’nin Franchise ilişkisinden kaynaklanan borcunu davacı şirkete dava konusu çeki ciro ederek ödediği, ancak davacının da bu çeki sözleşmeden kaynaklanan borcuna karşılık dava dışı ——-ciro ettiği, fakat çekin karşılıksız çıkması üzerine davacı aleyhinde —— Esas sayılı icra dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, davacı şirket tarafından borcun ödendiği ve icra dairesinden rücu belgesi alındığını, rücu belgesine dayanarak icra takibi başlatıldığı, davalı yanca cevap dilekçesinde takibe konu çekteki imzanın kendisine ait olmadığı ileri sürerek itiraz edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, dava konusu çek ve dosya üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporlar göz önüne alındığında; Dosyanın imza incelemesi için hem grafoloji uzmanına verildiği hem de ——gönderildiği, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere, inceleme konusu çekin arka yüzündeki üçüncü ciranta —– ibaresi altındaki ciranta imzası ile davalı —– mukayese imzaları arasında; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar bulunduğundan söz konusu imzanın mevcut mukayesi imzalarına kıyasla —— eli ürünü olmadığı tespit edildiği anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve şartları bulunmadığından kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Peşin alınan 3.851,35 TL harçtan, alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.671,45 TL harcın, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraflar kendilerini vekil ile temsil ettiklerinden AAÜT uyarınca davalılar yararına taktir olunan 34.573,02 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı taraflarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
8-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından artan tutar varsa hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde—– Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.