Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/496 E. 2022/20 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/496 Esas
KARAR NO : 2022/20

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 05/08/2019
KARAR TARİHİ : 19/01/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı ———– yılının —— kendisini dava dışı “——- —— şahsın müvekkili işyerine gelerek —- malzeme aldığını ve karşılığında —– keşidecisi— çekle ve bir takım başka çeklerle ödeme yaptığını, davacının, basiretli bir tacir olarak öncelikle aldığı çeklerin sahteliğini kontrol etmiş, çek yaprağının gerçek olduğunu tespit ettikten sonra ise ilgili bankadan çek keşidecisinin dönen çekleri olup olmadığını araştırmış, bankadan gelen olumlu cevap üzerine ise bahse konu çekler ile yapılan ödemeyi kabul ettiğini, işbu çeklerin vadesi gelmeden evvel, dava dışı şahıs — sonra tekrar davacıya gelerek—- daha ürün almak istemesi üzerine davacının bu durumdan şüphelendiğini ve evvelden teslim aldığı çeklerden —— çekin keşidecisine ulaştığını ve çekin — — ibraz edildiğini ve bankadan ödenmiş bir çek olduğunu öğrenince dolandırıldığını anladığını, müvekkilinin dolandırılmasında davalı bankaların ihmal ve kusurlarının büyük payı bulunduğunu, öncelikle dava konusu çekin davalılardan — edildiğinde ve keşide günü ödeme yapıldığında arkasına ödendi kaşesinin vurulması gerektiğini, karşılığı bankada bulunan çekin ödemesi yapıldıktan sonra her iki davalının da ilgili yasalar ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu m.d42 uyarınca en az on yıl müddetle çeki saklamak yükümlülüğünün bulunduğunu, son olarak da hem çekin ibraz edildiği bankanın hem de çek yaprağının verildiği bankanın çek yaprağını korumak ve bu tarz dolandırıcılıklara karşı yeterli önlemleri almaları gerektiğini, fakat dava konusu olayda bankacılık kurumu, niteliği ve faaliyet alanı gereği birer —– kurumu olsa da davalı —— bu kusurlu ve ihmalli davranışları sebebiyle uhdelerinde bulunan çekin arkasına ödendi kaşesi vurulmadan yeniden piyasaya sürülmesine sebebiyet verdiklerini, dava konusu çeklerin sahte çek yaprağı olmadıklarını fakat kambiyo vasfında da olmadıklarını, çünkü bu çeklerin aslında evvelki yıllarda bankaya ibraz edildiğini ve çekteki keşideci de dahil cirantaların ödeme yükümlülüklerini yerine getirdiğini, her ne kadar işbu dolandırıcılık sebebiyle — soruşturma —- —-devam etse de, önce davalılara —– numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, akabinde hem davalılar aleyhinde hem de dava dışı —- — başlatıldığını, —- bilinen adresine hacze çıkılmış olsa da adreste hacze kabil mal bulunamadığını, fakat her ne kadar davalılar da bu dolandırıcılığa kusurları ve ihmalleri sonucu sebep vermiş olsa da takibe haksız şekilde itiraz ederek durmasına ve müvekkilinin mağduriyetinin artmasına sebebiyet verdiklerini belirterek davalı borçluların haksız ve kötüniyetli bir şekilde aleyhine başlatılan icra takibine itiraz ettikleri gerekçesiyle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalarının kabulüne karar verilmesini ve itirazın iptaline karar verilerek —- sayılı dosyasından takibin devamına karar verilmesini, itirazında haksız ve kötüniyetli olan borçluların %20’den az olmamak şartıyla İcra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı —- sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının maddi tazminat talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zarara uğramasına kendi kusurlu davranışı ile sebep olan davacının müvekkili bankadan tazmin talebinde bulunamayacağını, müvekkili —- içerisinde bulunan —- yıllara ait tahsil olmuş ve işlemleri tamamlanmış (müvekkil bankanın takasında işlem görmüş ve tahsil olmuş) çekler muhafaza edilmekte iken,—- olmadığı anlaşılması üzerine konu ile ilgili gecikmeden—– suç duyurusunda bulunulduğunu,—- numaralı dosya kapsamında ——- —– —– tarihli olduğunu, davaya konu olan ve davacının —– sattığı mallar karşılığında kabul ettiği çekin keşide tarihinin ise 25.03.2018 olduğunun göründüğünü, —- çeklerin —– çalınmış olduğunu, keşide tarihi değiştirilerek yeni çek imiş gibi sunulabileceğini ve çekin alıkonularak işlem yapılmaması gerektiğini —– tarihli yazısıyla tüm bankalara,—– —– bildirdiğini, bu itibarla, davacının, bahse konu çekleri araştırma gereği duymadığını, kendi çalıştığı bankasından dahi çeklerle ilgili herhangi bir bilgi alma gereği görmeden çekleri hemen kabul ettiğini, dolayısıyla, müvekkili bankanın çalınan çeklerle ilgili olarak üzerine düşen yasal gereklilikleri süresinde ve gecikmeksizin yerine getirerek savcılığa——— bulunduğunu, davacının maruz kaldığını iddia ettiği zararın, çekleri hiçbir araştırma yapmadan kabul etmek suretiyle tamamen davacının kendi kusurundan kaynaklandığını, huzurdaki davaya konu olan çekin seri numarasından sorgulama yapıldığında bile işbu dava konusu edilen —– yılında tahsil olduğunun görülebileceğini, diğer yönden, davacının, dava dışı——- ticari ilişki neticesinde ödeme aracı olarak kabul ettiği çek ile ilgili gerekli çok basit bir özen gösterse dahi anlaşılabilecek bir hususu sormadığı gibi; müşterisinden ayni ya da şahsi herhangi bir teminat da almadığını, davacının, aynı şekilde, basiretli bir tacirin yapması gerektiğinin hilafına, ——— sermayesini, bilançosunu, mali yapısını, piyasadaki durumunu veya —— ödeme gücüne sahip olup olmadığını da araştırmadığının da görüldüğünü, müvekkili bankanın bu yönüyle, davacı şirketin uğradığını iddia ettiği zararın oluşmasında herhangi bir kusuru bulunmadığı gibi; müvekkil bankanın fiilleri ile zarar arasında bir illiyet bağının da olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere, her durumda, müvekkili bankanın çek bedelinin tamamından sorumlu olmadığını, müvekkili bankanın, davaya konu olan çek veya bu çekin —– ciranta sıfatıyla herhangi bir —- taahhüdüne girmediğini, müvekkili bankaya karşı doğrudan tazminat davası açılamayacağını, zarardan davalı bankanın sorumlu tutulabilmesi için davacının zararının gerçekleşmiş olması gerektiğini, bunun için de davacının önce dava konusu çekler ile asıl borçlu olanları takip etmesi ve tüm yasal girişimlere rağmen çeklerin bedelini tahsil edememiş olması gerektiğini, davacının bu yolları denemeden ve tüketmeden bankadan çek bedelini tazminat olarak istemesinin mümkün olmadığını, davanın bu yönüyle de reddi gerektiğini, alacağın yargılamayı gerektirdiğini, belgeye dayalı ve likit bir alacağın söz konusu olmadığını belirterek davanın——- edilmesine, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesine, haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi başlatılması nedeniyle davacının %20’den aşağıya olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen ——-esas sayılı dosyasının incelenemesinde; çeke dayalı —– üzere toplam 13.820,39 TL. alacağın tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi —– bedelli çekin dava dışı ———– dava dışı 3. Kişi arasındaki ticari ilişki nedeniyle oluşan ödemelre karşı verildiğinin idida olunduğu, —- sağlanmasına yönelik davacı —– yapıldığı ve olumlu cevap verilmesi üzerine, çekin kabul edildiği, ancak davalılardan—– daha önceden ibraz edildiği ve çek bedelinin ödendiği, ancak buna ilişkin kaşe veya herhangi bir şerhin çekte bulunmadığı, bu haliyle davalı bankaların kusurlu ve ihmalli davranışı bulunduğu ve dava dışı 3. Kişi tarafından davacının dolandırıldığı belirtilerek, çek bedelinin tahsiline yönelik davalılar aleyhine başlatılan takibe yapılan itiraz iptali ve icra inkar tazminatını istemi uyuşmazlık konusu olarak belirlenmiştir.
Dosyada——- sonuç bölümünde; davalı—— sonucun ortaya çıkmasında etken davranışı bulunduğunun kanıtlarının dosyada yer almadığı; somut olayın yapılan incelemesinde açıklanan gerekçelerle, —- gerek tahsil kaşesini vurmaması, gerekse bu çekleri saklama yükümlülüğüne aykırı davranarak çalınmasına sebebiyet vererek tedavüle sokulmasında % 85 kusurlu görüldüğü; buna göre 13.500,00 TL tutarlı çekten isabet eden tazmin borcunun 11.475,00 TL olduğu; davacının keşide ettiği ihtarnamesinde —- arasında davalı —— yer almadığından, takipteki birikmiş faiz talebine iştirak edilmediği; davacının takibinde asıl alacağına % 8,75 reeskont faizi yürütülmesini istediği görülmekle, talebiyle bağlı kalınarak bu oranda faiz yürütülmesinin mümkün bulunduğu; tüm delillerin takdiri ve hukuki değerlendirmenin tamamı mahkememize ait olmak üzere bilirkişi heyetinin kanaatleri bildirilmiştir.
Dosyada mübrez —— ——-raporunun sonuç bölümünde; yapılan inceleme sonunda; davacı ve davalılardan —— rapora vaki itirazlarının ayrı ayrı incelenerek iştirak edilmediği; mevcut delil durumuna nazaran kök rapordaki tespit ve görüşlerin cari olduğuna varıldığına ilişkin bilirkişi heyetinin kanaatleri bildirilmiştir.
Dava dışı—- keşide ettiği çekin hamili tarafından —– aracılığıyla takasa verilmesi sonucu tahsili sonrasında saklama yükümlülüğünü üstlenen takasa ibraz eden, —— ——— merkezinde tahsil edilmiş bu çeklerin, çalınarak——– sürülmesi sonucu tahsil kaşesi vurulmamasından kaynaklı çekin üzerinde tarih değişikliği yapılarak dava dışı —— davacıdan mal alımı sonrasında, bedelinin tahsil edilememesine dayalı zarardan davalıların sorumlu olup olmayacağı sorumlu olacaklar ne ne kadarından sorumlu olacakları kapsamında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacının ticari ilişkisinde ikitisap ettiği keşidece — hesaba keşide edildiği, davacının elinde———- keşide tarihli çekin daha önce —- tarihli olarak —- tahsil edilen çek olduğu hususunda ihtilafın bulunmadığı,
Dosya kapsamına göre davalı — —- merkezinde saklanmakta olan işlem görülen çek olduğu ve bu çekin çalındığı,
Alınan bilirkişi raporuna göre davalı ———- —- gerekli —– çekin çalındığı, davalının daha önce tahsil kaşesinin vurulmadığı ya da takas kaşesinin vurulmadığının anlaşılması neticesinde davalının yüzde seksenbeş oranında kusurlu, davacının yüzde 15 kusurlu, diğer davalı ..——– geçen keşidecinin çeklerini ödeyen biri olduğu anlaşılması nedeniyle bir kusurunun bulunmadığı bildirilmiştir.
Kusur oranları mahkememizce hukuka uygun ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Her ne kadar hırsızlık olayına ilişkin—————— meydana gelen hırsızlık olayına ilişkin soruşturma etmekte ise de, hırsızlık olayı davalının kabulünde olduğu, yine davalı bankanın hırsızlık eylemini gerçekleştiren şüpheli ve veya sanık hakkında bu ödemeyi her zaman rucü edebileceğinden sonucu beklenilmeden toplanan delillere göre karar verilmiştir.
Bu nedenle davalı .—— bulunmaması nedeniyle hakkında açılan davanın reddine,
Davalı —– Aleyline açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-Davalı …———– açılan davanın REDDİNE,
3-Davalı——. aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile davalının—– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak 11.475,00 TL. üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %75 reeskont faizi işletilmesine,
4-Fazlaya ilişkin itirazın iptali istemin reddine,
5-Asıl alacak olan 11.475,00 TL.nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 783,86 TL. harçtan peşin alınan 230,55 TL. harcın mahsubu ile bakiye 553,31 TL. harcın davalı ———— tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 44,40 TL. Başvurma harcı ile 230,55 TL. Peşin harç toplamı olmak üzere toplam 274,95 TL.nin davalı—– alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 1.770,30 TL. yargılama giderinden red/kabul oranına göre 1.504,76 TL. yargılama giderinin davalı ——alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen dava yönünden 5.100,00 TL. —– davalı ——– alınarak davacıya verilmesine,
9-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen dava yönünden ——ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
10-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen dava yönünden——- davacıdan —— davalı …—— verilmesine,
11-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı.