Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/282 E. 2022/511 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/282 Esas
KARAR NO: 2022/511
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ: 22/06/2022
Mahkememizde görülen Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirketin ——– konusunda anlaştıklarını ve emteanın davalı alt/fiili taşımacı şirket tarafından————- araç ile taşındığını, davalı şirketin teslim aldığı emteayı —- dava dışı alıcıya hasarlı olarak teslim ettiğini, taşım sözleşmesi uyarınca—- emteanın tamamının alıcısına donuk olarak hasarlı şekilde teslim edildiğini, hasar teslim sırasında tutanak altına alındığını ve araç içi sıcaklık ölçüm değerinin —-olduğunun belirtildiğini, müvekkili şirket tarafından dava konusu taşıma —–teminat altına alındığını, Emteanın dava dışı alıcısına donuk zayi olarak teslim edilmesi nedeniyle dava dışı gönderen tarafından —- talepte bulunulduğunu, yapılan mutabakat ile —— tazminatın —- kısmı dava dışı gönderene müvekkili tarafından —- tarihinde ödendiğini, dava konusu hasar ile ilgili olarak müvekkilinin CMR sigortası kapsamında ekspertiz incelemesi yapıldığını ve ——sayılı ekspertiz raporunda tespit yapıldığını, İşbu davadan önce de davalı şirkete tekrarla hasar tazmin talebinde bulunulmuş ise de davalı tarafından ödeme yapılmadığını, hatta ki —-Tarihinde dava şartı arabuluculuk kapsamında yapılan başvuruları neticesinde de anlaşma sağlanamadığından huzurda dava açma zarureti doğduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile; —- ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesine göre ve değişen oranlarda işletilecek ticari temerrüt faizi ile ——tüm alacakların fiili ödeme günündeki—– olarak davalı şirketten tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının üst taşıyıcı olup, malın göndericisi —– doğrudan muhatap olanın kendisi olduğunu, davacının dosyaya sunduğu delillerden —- ödemenin yapıldığı iddia edilen şahsın hak sahibi olup olmadığı —-adına ahzu kabz, ibra, sulh yetkisi olup olmadığının belli olmadığını, ayrıca dosyaya sunulan —– ödenmesi gerektğinden bahsedildiğini, bu meblağda bir ödeme yapılmadan davacının hak sahibi olduğu iddiasını kabul etmenin mümkün olmadığı gibi, anlaşmanın yapıldığı yabancı şahsın hak sahibini temsil yetkisine sahip olup olmadığının belli olmadığını, bu sebeple davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, dava konusu taşımaya ilişkin malın —– tarihinde alıcısına teslim edildiğini, davacının ise ödemeyi —- tarihinde yaptığını, CMR 32/1-a) maddesine göre hasarlı teslim durumlarında, teslim anında başlayan 1 yıllık zamanaşımı süresi—-tarihinde dolmuş olup, davacının yaptığı ödeme zamanaşımına uğramış bir alacak için yapıldığını, hasarın —- uzun süren indir-bindir işlemleri ve yine ——- hasarlı ısı talimatı ile gerçekleştiğini, iddia edilen hasarın oluştuğu ve kesinlikle ikrar kabul edilmemek kaydı ile bir an için müvekkilinin hasar sebebi ile sorumlu olduğu düşünülse dahi hasarda taşıyıcıya rücu meblağı CMR hükümlerine göre hesaplanmadığını, dava değerine itiraz ettiklerini, faiz oranına itiraz ettiğini, faiz oranının emredici hükme göre %5 olarak belirlenmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava, CMR hükümlerine tabi yurt dışı karayolu taşıması sırasında emtiada meydana gelen hasar tutarını ödeyen akdi taşıyıcının, ödediği hasar tutarını fiili taşıyıcı davalıdan rucuen tahsili istemine ilişkindir.
Dosyanın Mahkememizce resen seçilecek CMR uzmanı ve kimya mühendisi bilirkişisine verilerek rapor aldırılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişiler —— tarihli raporunda, dava dosyasına intikal eden bilgi ve belgelere göre davacı taşıyıcısının somut olaya bağlı olarak davalı taşıyıcıdan talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin itirazları doğrultusunda dosyanın daha önceki bilirkişilere verilerek ek rapor hazırlanmasının istenilmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişiler —- tarihli ek raporunda; davacı tarafın kök rapora vaki itirazları içerisinde dosya münderecatı üzerinden yapılan tespitlere dayalı “davacı taşıyıcının somut olaya bağlı olarak davalı taşıyıcıdan talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı” yönündeki görüşlerini değişikliğe gidilmesini gerekli kılacak herhangi bir hususun, denetime elverişli bilgi ve/veya belgenin bulunmadığını, kök raporda daha önce açıklanan görüşlerinin tümüyle muhafaza ettiklerini rapor etmişlerdir.
Yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller; iddia ve savunmalar ile tüm dosya kapsamı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında davacının üst-akdi taşıyıcı, davalının ise fiili alt taşıyıcı sıfatı ile —– tarihli taşıma sözleşmesi imzalandığı, davacı tarafın, davalı sorumluluğunda gerçekleşen taşıma sırasında meydana gelen hasar sebebi ile ödemek zorunda kaldığı hasar tazminatının davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut olayda dava konusu ürünlerin, taşıma işi için ön görülen kurallara göre gerçekleştirilemediği, oluşan zararın tazmini bağlamında davacı taşıyıcının hak sahibi olduğu, davalınında kendisine dava konusu taşıma işini veren davacı yanın CMR 17. Maddede öngörülen ve kendisini mesuliyetten kurtarabilecek olan beyyinelerin herhangi birinden istifade edemeyeceği, dava konusu olayda olduğu gibi yüke ve ambalajına çekince konmadan gönderenden belli bir sıcaklık seviyesinde taşınmak üzere teslim alınan ürünlerin alıcısı emrine, istenen stabil ısı seviyesinde ve gönderenden teslim alındığı haliyle çekincesiz teslim edilememesi ve taşıyıcının da tazminat bağlamında kendisini sorumluluktan kurtarabilecek beyyinelerden istifade edememesi durumunda, CMR konvansiyonu’nun 23/1 maddesi gereğince taşıyıcı yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı ”eşyanın taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine” göre tazminat ödemekle sorumlu tutulmuş olup; somut olayda nakliye sürecinde soğuk zincirinin kırılması nedeniyle tam hasarlı hale gelen ihracat yükünün —-taşınmak üzere davalı taşıyıcı tarafından teslim alındığı yer ve zamandaki bedeline; ihracat faturası — şekliyle düzenlendiğinden ve bu teslim şekliyle ihraç edilen ürünlerin bedeline Incoterms —- göre ” nakliyat sigortas———–dahil olduğundan, tam hasarlı hale gelen ürünlerin —– olarak saptanan bedelini aşan ve dolayısıyla da taşıyıcının sorumluluğu dışında kalan tazminat tutarının, davaya konu edilen —- davalı taşıyıcının üstlendiği taşıma işinin tabi olduğu kurallara” göre tazminat bağlamında ”hak sahibi ve/veya kendisine taşıma işini veren davacı karşısında”, tam hasarlı hale gelen ürünler için uzlaşma ile mutabakata varılan —- kısmının akdi ya da üst taşıyıcı olarak davacı tarafından hak sahibine —– ödenmiş olsa bile “davalı taşıyıcı varılan mutabakatın” ve/veya “taşıyıcı sorumluluk sigorta sözleşmesinin” tarafı olmadığından, taşıyan sıfatıyla sorumluluğunun doğmadığının tespit edildiği, davacı taşıyıcının somut olaya bağlı olarak davalı taşıyııdan talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 581,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 500,31 TL fazla harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca davalı yararına taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Davacının yatırmış olduğu gider avansından artan tutar varsa hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.22/06/2022