Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/23 E. 2022/58 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/23 Esas
KARAR NO: 2022/58
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/01/2016
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacılar vekili, müvekkili şirketlerin—-üstlendiğini; bu çerçevede davalı şirket ile — tarihinde sözleşme imzalandığını; sözleşme gereğince davalı şirketin— —-tedarikini üstlendiğini; davalı tarafından temin edilen emtialarda sorunlar çıktığını, bunun üzerine—- İş dosyasında delil tespiti yaptırdıklarını, —- bilirkişi raporlarıyla davalı şirketin oluşan zararlardan sorumlu olduğunun tespit edildiğini; bilirkişi raporlarının davalıya ——tarihinde tebliğ edildiğini, davalının raporlara süresi içinde itiraz etmediğini ve rapor içeriklerinin davalıyı bağlayıcı hale geldiğini; bu çerçevede müvekkillerinin ayıplı ve gecikmiş teslimden dolayı;—- ek ödeme maliyetlerinden kaynaklı zararının doğduğunu; fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik —- gereğince işleyecek faiziyle birlikte sözleşme hükümleri çerçevesinde davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, ihtilafın ———- sözleşmesiyle ilgili olduğunu, —— sözleşmesiyle ilgili bu davada görevli mahkemenin —- dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini; kaldı ki, — tarihli —- maddesinde yetkili mahkeme yönünden—-Mahkemelerinin gösterildiğini, bu nedenle mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetki yönünden de dava dilekçesinin reddi gerektiğini; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının iddiasının aksine müvekkili tarafından bilirkişi raporuna itiraz edildiğini, kök rapora itiraz edildikten sonra değişik iş dosyasından alınan —- tarihli ek raporun müvekkiline hiç tebliğ edilmediğini; bu nedenle delil tespitinin kendileri yönünden hiç bir bağlayıcılığının bulunmadığını; kaldı ki, — tarihli sözleşmeye ek olarak taraflar arasında —- tarihli mutabakat ve daha sonra imzalanmış — tarihli ek sözleşmenin bulunduğunu; taraflarca imzalanmış olan mutabakat ve ek sözleşmenin değişik iş dosyasında hiç değerlendirilmediğini; müvekkilinin yükümlülüklerini tamamen yerine getirdiğini, sözleşme gereğince dolaylı veya yansıma zararlar için davacıya karşı sorumlu olmadığını; kabul anlamına gelmemek kaydıyla sözleşme uyarınca müvekkilinin sorumlu olduğu bir an kabul edilse dahi sözleşmede uğranılacak zararın —— müvekkilinin sınırlandırıldığını; bu nedenle zararın tamamının da talep edilemeyeceğini; davacıya teslimden itibaren— aylık süre için veya sistemlerin monte edildiği—— kabulünden itibaren — aylık süre için garantinin söz konusu olduğunu; garanti sürelerinin çoktan sona erdiğini, taraflar arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi niteliğinde olduğunu ve —- yıllık zaman aşımına tabi olduğu için davanın zaman aşımı yönünden de reddi gerektiğini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan işle ilgili tazminat davasıdır.
Taraflar arasında — tarihli sözleşmenin, — tarihli mutabakatın ve—- tarihli ek sözleşmenin imzalandığı ihtilafsızdır.
Davacılar, kök yüklenici olup, taraflar arasındaki eser sözleşmesinde davacılar iş sahibi davalı ise yüklenici —-konumundadır. Davacılarımız —– — taahhüt etmiş olup, davalımız ise, söz konusu——- sistemlerini teslim ve monte etmeyi taahhüt etmiştir.
Mahkememizce öncelikle görev itirazı ele alınmış olup, —– tarihli hükümle TTK 931. Madde gereğince tanımlanan gemiyle ilgili olması ve ——–inşasına ilişkin olması nedeniyle davanın —– Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiği belirlenmiş ve dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş,
Ancak, mahkememiz kararı —-sayılı hükmüyle kaldırılmış, mahkememizin görevli olduğu vurgulanmak suretiyle dosya geri gönderilmiş, mahkememizin—- Esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce davalının yetki itirazı da incelenmiş olup; taraflar arasındaki —- tarihli sözleşmede yetkili mahkeme düzenlenmiş olup, sözleşme tarihi HMK’dan önce olduğu ve HMUK’de yetki düzenlemesinin diğer mahkemelerin yetkisini kaldırmayacağı; sadece alternatif bir yetkili mahkeme doğuracağı sebebiyle; BK 89 madde gereğince de akdi ilişki ihtilafsız bulunduğundan davacıların ikametgahı mahkemesi de yetkili olacağından davalının yetki itirazı kabul olmamış; davalının zaman aşımı definin de yerinde olmadığı zira taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğu, —- —arasında teslim edileceğinin düzenlendiği; zaman aşımının teslimden ve ayıplı olduğunun tespitinden itibaren başlayacağı, emtianın ayıplı olduğunun —yılında tespit edildiği, davanın– yıllık süre içinde açıldığı nazara alınarak davalının zaman aşımı define de itibar edilmemiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınmış, davacı tarafta dosyaya özel mütalaa sunmuş, mahkememizce tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Taraflar arasındaki —tarihli sözleşme gereğince, davalının —-teslim edeceğinin kararlaştırıldığı; sözleşmenin—– —- maddesinde — sistemi her türlü metaryel ve işçilik kusurundan ve eksiklikten —- uygun şekilde ve iş bu sözleşmenin ve eklerinin gerekleri doğrultusunda ve bütünüyle tatbikine uygun olarak garantili satıldığı ve alıcıya teslim edildiğini; sözleşme—- maddesinde ise,—- sisteminin teslimiyle başlar ve hangisi daha erken ise ilgili — satıcı tarafından alıcıya tesliminden —-sonra veya —— ilgili —- sisteminin yüklendiği her bir gemiyi geçici kabul tarihinden—- sona ereceğinin kararlaştırıldığı; dosya kapsamına nazaran söz konusu teslimler başladıktan bir müddet sonra teslim edilen —- alıcının ana sözleşme gereğince yükümlülüklerini — karşısında yerine getirmesine uygun olmadığı belirlenmiş olup; bu nedenle taraflar arasında —- tarihinde ek bir sözleşme yapıldığı anlaşılmaktadır.—– hükümlerinden davacı tarafından teslim edilen şaft ve pervanelerin amacına uygun olmadığı görülmektedir.——- davacıların —- aralarındaki ana sözleşme tahtında yükümlülüklerinin yerine getirebilmelerine olanak sağlamak amacıyla yeni bir pervane tasarlanacağına ilişkin düzenleme mevcuttur. Yeni—— özellikleri %100 maksimum sürekli güçte olacak tam yük su çekiminde —– sözleşme içinde belirtilen —- ve diğer teknik özellikler ve şartlar yerine getirildiği müddetçe ve sürece teknik şartnameler içinde bağlayıcı olan — oranındaki verimlilik randımanına da çıkarılacağı; alıcıların pervanelerin yenileriyle değiştirilmesi için toplam —- ödeyeceği, söz konusu paranın fabrikada teslim anında verileceği; ———birinci kez yenisiyle değiştirilmesi için ilgili parçaların en geç —yenisiyle değiştirilmesi için ilgili parçaların en — tarihinde sevk ve nakliye edileceği, —— üzerindeki deneme sonuçlarının başarılı olmasından sonra yazılı bilgilendirmeye —- yenisiyle değiştirilmesiyle ilgili üretimlere başlanacağı; ——- —-yenisiyle değiştirilmesiyle ilgili üretimlerin deneme sonuçlarının başarılı olduğu yazılı bir şekilde bildirilmesinden itibaren en geç — hafta içinde sevk ve nakliye edileceği, ————-yenisiyle değiştirilmesiyle ilgili üretimlerinin deneme sonuçlarının başarılı olduğunun yazılı bir şekilde bildirilmesinden itibaren en geç — hafta içinde sevk ve nakliye edileceği; ——- yenisiyle değiştirilmesiyle ilgili üretimlerinin deneme sonuçlarının başarılı olduğunun yazılı bir şekilde bildirilmesinden itibaren en geç —- sevk ve nakliye edileceği;
Yenisiyle değiştirilecek olan ——- alıcının ana sözleşme tahtındaki yükümlülüklerini —– karşısında yerine getirmesine olanak sağlamış olması halinde alıcı satıcı karşısında başka herhangi bir sorumluluk isnadında bulunmaksızın satıcıya karşı başka talep ve herhangi bir iddia da bulunmaktan kaçınacağı düzenlenmiştir.
Ek sözleşmeyle bir yerde davalı ek sözleşme tarihine kadar teslim ettiği pervane ve şaftların davacıların işine yaramayacağını kabul etmiş sayılmaktadır.
Davalının yeni tasarıma göre bilahare imal edip davacıya teslim ettiği pervaneleri kullanmak suretiyle davacılar tarafından imal edilip —– verilen gemilerde artık pervanelerden ve şafttan kaynaklanan herhangi bir teknik sorunun ya da ayıbın bulunduğu iddia edilmemiştir. Mahkememizce de bu husus taraflara sorulmuş olup bizzat daha sonra imal edilen pervaneler nedeniyle davalı aleyhine herhangi bir talebin bulunmadığı, açılan bir davanın, yapılan bir ayıp ihtarının bulunmadığı, bu nedenle davalının —-tarihli ek sözleşmede tespit edilen edimlerini yerine getirdiği —– tarihli sözleşmedeki edimlerini ayıpsız yerine getirmediği belirlenmiştir.
Davacı tarafın istediği tazminat bedelleri, davalının —– tarihli sözleşme gereğince edimlerini ayıplı yerine getirmesi ve bu nedenle ikinci kez pervanelerin imalatı sebebiyle ortaya çıkan —– aradaki ilave lojistik ve işçilik masrafları ve ek ödeme maliyetlerine ilişkin olduğundan——— tarihli ek sözleşmedeki düzenleme yer almasaydı bu bedelleri isteyebileceği değerlendirilmiştir. Ancak,—- tarihli sözleşmede “yenisiyle değiştirilecek olan pervanelerin alıcının ana sözleşme tahtındaki yükümlülüklerini —–karşısında yerine getirmesine olanak sağlamış olması halinde alıcı satıcı karşısında başka herhangi bir sorumluluk isnadında bulunmaksızın satıcıya karşı başka talep ve herhangi bir iddia da bulunmaktan kaçınacağı ” düzenlendiği için ve—– sözleşme gereğince imal edilen yeni emtialar sebebiyle de herhangi bir problem yaşanmadığı, davacıların —— karşı yükümlülüklerini bu şekilde yerine getirmiş oldukları sebebiyle; davacıların fazladan yaptıkları havuzlama masrafı nedeniyle uğramış bulundukları zararı, işteki gecikme nedeniyle uğramış oldukları zararları, ek seyir masraflarını isteyemeyecekleri; yine ek sözleşmede davacının yeni —– yapımı için davalıya ödeyeceği kararlaştırılan—– ve ödemek zorunda kaldığı bedeli de isteyemeyeceği; zira, fazladan ödenecek olan tutarın daha sonra davalı tarafından davacılara iade edileceği hususunda —— tarihli sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığı; ayrıca fazladan yapılan bu ödemeleri içeren faturaların davalı tarafından düzenlendiği ve fatura bedellerinin de davacı tarafça herhangi bir itirazı kayıt konulmaksızın ödendiği; bu durum karşısında davacının ek sözleşmeye istinaden fazladan ödemiş olduğu tutarın iadesini —– davalıdan talep edemeyeceği; bu kalem davacı alacaklarının davacının — tarihli sözleşmeyi imzalamasıyla birlikte feragat etmiş sayılacağı kanaatine varılmıştır.
Davacıların talep edebileceği alacağın, davalı tarafından karşılanması gereken teknik analiz masraflarının davacı tarafından karşılanmış olması nedeniyle davacının uğradığı —-masraftır. Çünkü bu masraf —- tarihli sözleşme kapsamına girmemektedir. — tarihli sözleşmedeki feragat davalının sorumluluğu altında olan kalemlere ilişkin olup;—- masrafları davalıya ait olan masraflardır her zaman istenmesi mümkündür. Davacı taraf yol ve konaklama masrafları da talep etmiş olup; her ne kadar bunları ispat edememiştir. Bu nedenle hükmedilmemiştir, kaldı ki, ——- tarihli sözleşmedeki feragatin pervanelerin ikinci kez yapılmasına dair yol ve konaklama giderlerini de içerebileceği değerlendirilmiştir.
Bu hususu tespit eden ve ayrıca davacıların alacak kalemlerini de hesaplayan bilirkişi raporuna davalı vekili itiraz etmiş ve raporda —– ayrık görüş sunmasını ve sunduğu mütalaa ile de raporun çeliştiğini iddia etmiş ise de; bilirkişi raporu sadece——- bakımından mahkememizce dikkate alınmıştır. — tarihli sözleşmenin yorumu sadece hukuki bir yorumdur. Bu nedenle bu husustaki bilirkişi raporu da, özel mütalaa da mahkememizi bağlayıcı değildir. Onlar arasındaki farklı değerlendirmeler yeniden rapor gerektiren çelişkiler değildir. Mahkememizce —- tarihli sözleşme hukuken değerlendirilmiş olup, bu sözleşme gereğince —– istenilen özelliklerde teslim edilip davacıların —– karşı edimlerini sağlaması halinde, davacıların kendi rızalarıyla önceki sözleşmeden doğan edimlerden ötürü davalıyı ibra etmiş oldukları; ona karşı herhangi bir sorumluluk ve tazminat ileriye sürmeyeceklerini kabul ettikleri; böylece gecikmeden ve ikinci işten ötürü yapılan masraf ve uğradıkları zararlardan dolayı haklarından feragat ettikleri kanaatine varılmış, bu nedenle sadece —- yönünden davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm tesis olunmuş; söz konusu — taksitler halinde ödendiği, bu nedenle her biri için ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği nazara alınmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
——tarihinden itibaren 3065 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek döviz faiziyle birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
Peşin olarak karşılanan harçtan alınması gereken 4.928,00 TL ilam harcının mahsubu ile bakiye 672,74 TL harcın talebi halinde davacılara iadesine,
Tamamı davacı tarafça karşılanmış olan 4.957,20 TL peşin ilam harcı ve başvuru harcının tamamı ile 11 normal tebligat 3 elektronik tebligat gideri 147,50 TL’nin ve 4.500,00 TL bilirkişi inceleme ücretinin kabul ve ret oranı gereğince, 1.054,98 TL’lik kısmının toplamı 6.012,18 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacılara iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, 8.465,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacılara verilmesine,
21.024,00 TL nispi vekalet ücretinin de davacılardan alınıp, reddedilen miktar nedeniyle davalıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde————– Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 03/02/2022