Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/195 E. 2020/154 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/195 Esas
KARAR NO : 2020/154

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/03/2006
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Yargıtay —–. Hukuk Dairesinin —– kararı sayılı ilamıyla mahkememizce verilen —- karar sayılı ilamının bozulmasına karrar verildiği ve mahkememizce işbu bozzma ilamına uyularak yargılamaya devam olnuduğu anlaşılmakla;
TALEP
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı—–sürücüsü bulunduğu —– plakalı araç ile davalı—– sürücüsü bulunduğu —- plakalı araçların kusurlu olarak karışmış bulundukları 05/10/2002 tarihli trafik kazısı sonucu— plakalı araçta bulunan ve —– ile davacı müvekkili şirketin sağlık sigortalısı olan—- yaralandığını ve tedavi altına alındığını, bu tedavi giderlerinin müvekkili şirket tarafından ödendiğini, müvekkili şirketin TTK. 1301 madde hükmü gereğince sigortalısının halefi olduğunu, halefiyet hakkında istinaden ödemiş olduğu meblağların ödenmesi için davalılardan ———————- rücuu talebinde bulunduğunu, ancak bu tarihe kadar rücu taleplerine herhangi bir cevap alınamadığı gibi ödeme de yapılmadığını belirterek müvekkili şirket nezdinde sağlık sigortası bulunan —- için ödenmiş tedavi gedirleri toplamı olan 30.108,82 TL.nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsil olarak alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı —– şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; KTK 109 madde ve Trafik Sigorta Poliçe Genel Şartları 17. Maddesinde açıkça belirtildiğine göre Trafik Sigorta poliçesine istinaden açılan tazminat davalarının 2 yıllık zamanaşımana tabi olduğunu, dava dilekçesinde kaza tarihinin 05/10/2002 olduğunun belirtildiğni ancak davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, dava dilekçesinde bahsi geçen——- tarihleri arasında —– olduğunu, poliçeden dolayı şirketin sorumluluğunun sigortalılarının kusuru oranında olup tedavi giderlerinde kişi başına azami teminatlarının —- İle sınırlı olduğunu, davacı tarafın davadan önce müvekkili şirkete başvurmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçeden kaynaklanan akdi sorumluluk olduğundan ve temerrüdü oluşmadığından davacının olay tarihinden itibaren tiare temerrüt faiz talebinin yerinde olmadığını belirterek süresinde açılmayan davanın zamanaşımı yönünden reddine, delillerin taraflarına tebliğine dek esasas cevap ve itiraz haklarının saklı tutulmasına, müvekkikli şirketin temerrüdü oluşmadığından olay tarihinden itibaren temerrüt faizi talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——cevap dilekçesinde özetle, öncelikle yetki itirazında bulunduğunu, olayın trafik kazası olup kaza mahallinin Ankara olduğunu, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili olan Ankara Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, davacının sigortalıya yapılan ödemenin Ankara —. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —– esas sayılı dosyasına göre ödeme yaptığını belirttiğini, oysa bu mahkeme kararının kesinleşmemiş olup Yargıtay’dan bozuk geldiğini, yapıldığı iddia edilen masrafların çok fahiş olup istenen faizin ise yasal faiz olması gerektiğini, istenen tedavi giderlerinden öncelikli sorumlu olan sigorta şirketleri olduğunu, kusurunun 8 de 2 olup bunun bile henüz kesinleşmediğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; diğer davalılarla müşterek müteselsil sorumluluklarının bulunmadığını, sigortalının kusurunun kanıtlanması halinde dahi şirketlerinin sorumluluğunun olay tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, olay tarihi itibariyle sigortalısı aracın —– tarihleri arasında olduğunu, kişi başına tedavi giderinin ——Olduğunu, bu limitin kusur oranı dahilinde ödendiğini,—- poliçesinin geçerlilik tarihinin —tarihleri arasında olduğunu kişi başına tedavi giderinin —-. Olduğunu, bu limitin kusur oranı dahilinde ödendiğini, şirketleri yönünden faizin başlangıç tarihinin dava tarihi olduğunu belirtere aleyhlerine açılan davanın kusur ve sair hususların kanıtlanması halinde poliçe azami limitleri ve kusur oranları nispetinde hüküm kurulmasını talaep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; şerketlerine açılan davada adı geçen ———- sıttıklarını belirterek adlarına açılan davanın taraf yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili davalı —– vekilince mahkememize sunulan beyan dilekçesinde özetle, Hukuk Usulünde dahili dava yoluyla davada taraf sıfatı kazanılamayacağı belirtilerek kurum aleyhine hüküm kurulmaması gerektiğini belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Mahkememizce davacının 05/10/2002 tarihinde meydana gelen haksız fiilde karşılanmasını istediği belgeli 30.108,82 TL. Tedavi giderlerinin davalılardan tahsili talepli açmış olduğu davada yapılan yargılama sonucunda 07/07/2015 tarihinde davanın, davalılardan ———tarihinden itibaren işleyecek değişir oranlı avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine , bu davalılar yönünden fazla istemin reddine,—– tarihinden itibaren işleyecek değişir oranlı avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine , bu davalılar yönünden fazla istemin reddine dair karar verildiği, işbu kararın davalı sigorta şirketleri vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmesi nedeni ile Yargıtay —. Hukuk Dairesi’nin —- karar sayılı ilamıyla “Buna göre; 6111 Sayılı Kanun gereği yasanın yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri ——- karşılanacaktır. Bu nedenle davacının talep ettiği dava konusu tedavi giderlerinden belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden ——sorumludur.
Mahkemece, 6111 sayılı Yasada düzenlendiği üzere acil hal teşkil eden tüm belgeli tedavi giderlerinden — Kurumu sorumlu olduğundan———görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” denilerek mahkememiz ilamının bozulmasına karar verildiği ve mahkememize işbu bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay —-. Hukuk Dairesinin —- karar sayılı ilamında belgeli tedavi giderleri yönünde —- davaya dahil edilmesi gerektiği ve dahili davalı —-başlangıç tarihlerinin davaya dahil edildiği tarihin esas alınması gerektiği, 5502 sayılı yasanın 36. Maddesine göre de davalı —- harçtan muafa olduğunun gözetilmesinin gerektiği belirtilmiştir.
6111 sayılı yasa gereği bu kanunun yayınlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmetleri bedellerinin ——- tarafından karşılanacağı gerek uyulmasına karar verilen bozma ilamında ve gerekse Yargıtay — Hukuk Dairesi’nin içtihatlarından anlaşılmaktadır.
Yargıtay —. Hukuk Dairesinin — karar sayılı ilamında da davacı tarafça dava tarihinde sigorta şirketi ve sigortalıya husumet yöneltilmesindeki haklılığı göz önüne alındığında bu davalılara yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu belirtilmiştir.
Yargıtay —–. Hukuk Dairesi’nin — karar sayılı ilamından da belirtilmiş olduğu üzere, temerrüt faizinin ticari faiz ( avans faizi) olarak değerlendirilmesinde zararın neden olan aracın kullanım amacına bakılarak ticari araç olması halinde avans faizinin aksi halde yasal faizin hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yukarıdaki bilgiler ışığında ve uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamı bir bütün olarak birlikte değerlendirildiğinde haksız fiilden kaynaklı belgeli tedavi giderlerinin tazmini talepli davacı tarafça açılan rücuen tazminat davasında 6111 sayılı yasa nazara alındığında belgeli 30.108,82 TL. Tedavi giderinin dahili davalı —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tazmini ile diğer davalılara yönelik açılan davanın husumetten reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şeklide hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
2-30.108,82 TL. tedavi gideri bedelinin dahili davalı —- 17/07/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Diğer davalılara yönelik açılan davanın ise husumetten reddine,
4-Davalı ——harçtan muaf olduğundan davacı tarafından yatırılan 407,00 TL. peşin harçtan alınması gerekli 54,40 TL. harcın mahsubu ile bakiye 352,60 TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.393,15 TL. yargılama giderinin dahili davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı —-. tarafından yapılan 80,00 TL. yargılama giderinin dahili davalı —- verilmesine,
7-Davalı —- tarafından yapılan —. yargılama giderinin dahili davalı —– verilmesine,
8-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 4.516,32 TL. vekalet ücretinin dahili davalı— alınarak davacıya verilmesine,
9-Husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilen davalılar lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
10-Bakiye gider avanslarının kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay yoluna başvurma yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.