Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/909 E. 2021/351 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1136 Esas
KARAR NO : 2021/299

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2018
KARAR TARİHİ : 07/04/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirket aleyhine, müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki mal ve hizmet satışı sebebiyle ortaya çıkan cari hesap borcunun ödenmemesi nedeniyle İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’nde —— esas numarası ile başlatılan icra takibine, davalı şirketin böyle bir borcu olmadığı gerekçesiyle itiraz ettiğini, yapılan bu itiraz sonucu takibin durdurulduğunu, davalı şirket ile müvekkili şirket arasındaki mal satışını içeren faturalar düzenlenmiş olup taraflar arasındaki cari hesap ekstresine yansıtıldığını, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında ——————-. malların satışının gerçekleştiğini, bu mal satışları için müvekkili şirket tarafından faturalar düzenlenmiş olup taraflar arasındaki cari hesap ekstresinin işlendiğini, ancak davalı şirket tarafından söz konusu mal satışlarına ilişkin herhangi bir ödemenin yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakkımız saklı kalmak kaydıyla İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı icra takibine davalı borçlu tarafından yapjlan itirazın iptaline; icra takibinin devamına, yapılan itirazın haksız olması nedeniyle, davalı borçlu aleyhinde takip tutarının %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; esas numarası bildirilen dosya ile müvekkili aleyhine itirazın iptali davası açıldığını, yapılan takip ve akabinde açılan dava, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, salt fatura düzenlenmesinin taraflar arasında akdi ilişkinin (alım-satım ve alım satıma konu malın teslimi olgusu, ——– malın teslim edildiğini, bir iş görüldüğünü veya bir menfaat sağlandığını) varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığını, davacı tarafın, taraflar arasında herhangi bir sözleşmenin bulunmadığını beyan etmesi ve fatura da başlı başına borç kaynağı olmayacağından ispatlanamayan davanın reddi gerektiğini, faturanın, başlı başına sözleşme olmadığı gibi, yasanın tadat ettiği borç kaynakları arasında da tanımlanmadığından borç kaynağıymış gibi değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, fatura akdi ilişki olmayıp, akdin ifasını gösteren bir belge olduğundan verilmesi ya da düzenlenmesi; ticari işletmesi bağlamında bir mal satılması, üretilmesi, bir iş görülmesi veya bir menfaat sağlanması gibi bir sözleşmenin yani muteber bir temel borç ilişkisinin varlığının şartına bağlı olduğunu, fatura tanzim eden ve faturayı alan kimse arasında böyle bir temel borç ilişkisinin bulunmadığı hallerde faturanın hukuki bir sonuç doğurmasının da söz konusu olmadığını belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını sayın mahkemeden
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı dosyasının incelenemesinde; cari hesap alacağına dayalı 144.023,72 TL. asıl alacak ve 296,93 TL. İşlemiş faizin tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, taraflar arasındaki mal ve hizmet satışı nedeniyle meydana geldiği iddia olunan cari hesap alacağının tahsili için davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar istemi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez —–tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez 07/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın davalıdan 24.05.2018 takip tarihi itibariyle 144.023,72 TL. tutarınca alacağının bulunduğu ve bu alacağa takipte yıllık % 9,75 ve sonraki dönemlerde değişen oranlarda avans faizi işletilmesinin mümkün bulunduğu, tarafların masraf, inkar tazminatı, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin mahkememizin takdiri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalının itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor düzenlenmek üzere mahkememiz dosyası bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 03/03/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporda ulaşılan sonucu değiştirecek herhangi bir hususun bulunmadığı düşünülmekle birlikte, nihai kararın deliller ile doğrudan temas eden mahkememize ait olduğu, tarafların masraf, inkar tazminatı, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin mahkememizin takdirleri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tarafların tacir oldukları, davacı tarafından davalı aleyhine cari hesaba bağlı alacak nedeniyle takibe başlandığı, davalının süresi içerisinde takibe itiraz ettiği, eldeki dava davalının itirazının iptali ile asıl alacağın yüzde yirmisi icra inkar tazminatına ilişkin olduğu, dava süresi içerisinde açılmıştır. Tarafların tacir olması nedeniyle her iki tarafından ticari kayıtları üzerinde mali müşavir tarafından inceleme günü verildiği, davalı incelme günü — sunmadığı, davalı ticari kayıtlarını sunmayarak karşı tarafın iddiasını kendi kayıtları üzerinde teyit etme imkanı tanımadığı, davacının ticari kayıtları üzerinde yapılan incelemede davacının davalıdan 144.023,72 TL asıl alacağının bulunduğunun tespit edildiği, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair ihtarname bulunmadığı bu sebeple işlemiş faiz talep edemeyeceği, davanın kısmen kabulüne, asıl alacağın cari hesaba bağlı alacak olması nedeniyle likit olduğu bu nedenle asıl alacak olan 144.023,72 TL oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Dairesinin —–sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaliyle takibin asıl alacak 144.023,72 TL üzerinden takip şart ve koşulları altında devamına,
3-Asıl alacak olan 144.023,72 TL ‘nin %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin itirazın iptali istemlerinin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 9.838,26 TL. Harçtan peşin alınan 2.464,64 TL. Harcın mahsubu ile bakiye 7.373,62 TL. Harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan ilk dilekçe gideri 2.505,74 TL., bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 1.130,00 TL. olmak üzere toplamda 3.635,74 TL. yargılama giderinden red/kabul oranına göre 3.599,38 TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen dava yönünden 17.632,25 TL. Vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen dava yönünden 296,93 TL. Vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda açıkça okunup anlatıldı.