Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/83 E. 2018/398 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/83 Esas
KARAR NO : 2018/398

DAVA : İsdirdat
KARAR TARİHİ : 12/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacılar vekili, müvekkilinin gayrimenkul yatırımları alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu; “…… ve 30 Yıl Süre İle İşletilmesine” ilişkin ihaleyi kazanarak, … ile 28/06/2007 tarihli sözleşmeyi imzaladığını;…………, ……… ni yapıp işletmeye başladığını; ilk yıl kirasının sözleşme ile 200.000,00 TL olarak belirlendiğini; sözleşme ile kira artışlarının ……. tarafından belirlenecek yılllık ………. ye göre yapılacağının kararlaştırıldığını; 2016 yılı kira bedelini 310.215,00 TL olarak ödediklerini; sözleşme gereği hesaplanan artışla 2017 yılı kirasının 13.339,00 TL artışla 323.554,00 TL, teminat artırımının ise 800,34 TL olması gerekirken, 25/12/2016-24/12/2017 dönemi için davalı belediyenin yıllık kirayı 840.000,00 TL’na yükselttiğini, 529.785,00 TL kira farkı ile 31.787,10 TL kesin teminat farkını 7 gün içinde ödemezlerse; sözleşme eki şartnamenin ilgili maddeleri gereği yasal işlem yapacağını ihtar ettiğini; işletme hakkını korumak için müvekkili şirketin 516.446,00 TL sözleşmeye göre fazladan kira artışı ile fazladan 30.986,76 TL nakit teminat artışı ödemek zorunda kaldığını belirterek; sözleşmeye aykırı olarak müvekkilinden alınan 547.432,76 TL’nin ticari temerrüt faiziyle davalıdan tahsiline karar verlmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, taraflar arasında bir kira sözleşmesi bulunmadığını; kira bedeline ait kararlaştırmanın “……” kapsamında kaldığını belirterek; Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan davada görev itirazında bulunmuş; ayrıca taraflar arasındaki sözleşmede işletme alanının 10.549 m2 olduğunu; bunun sonradan 4.163 m2 artırıldığını; artırım tarihine göre kira bedelinin belirlenip, davacı rüchan hakkı sahibine teklif edildiğini beyan eederek; istenen artışın bu sebeple yerinde olduğunu; davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava, “…….olarak adlandırılan inşaat tipiyle yapılan alışveriş merkezinin uzun süreli işletilmesinde; sözleşme gereği belirlenen kira bedellerinden kaynaklanan istirdat davasıdır.
Dava, kira ilişkisinden kaynaklanan bir dava kanısıyla İstanbul Anadolu …….. Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmış; …… Esas,……… Karar sayılı hükümle mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu hükmedilmiş; karar yargı yoluna başvurulmaksızın kesinleşip; davacının süresinde başvurusu ile mahkememize gönderilmiştir.
Davada, taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığı; …….” ilişkisi içindeki kullanım bedeli yönünden ihtilaf çıktığı için Sulh Hukuk Mahkemesi görevli değildir. Ancak, mahkememizin görevli olabilmesi için, her iki tarafında tacir veya ihtilafın ticari işletmenin devrinden kaynaklanması gerekir. Davacı tacir ise de, belediye tacir değildir. TTK 16. madde gereği, belediye bir ticari işletme kurduğu takdirde, bu işletmeye bir ticari ünvan verilerek ticaret siciline kayıt edilir ve kayıt edilen bir işletme tacir sıfatını alırsa da; belediye bu işlem nedeniyle tacir niteliğini kazanamaz. Tacir sayılamaz. Öte yandan, olayımızda bir ticari işletmenin devri veya kiralanması da söz konusu olmuduğu için TTK’nun ticare işletmeye ilişkin hükümlerinin de uygulanması mümkün değildir. Bu sebeple davada mahkememizde görevli olmayıp; Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Görev HMK 1-4. maddeleri gereği kamu düzeninden olduğu için mahkememizce re’sen nazara alınmış; aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVA DİLEKÇESİNİN GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE,
GÖREVLİ MAHKEMENİN …ANADOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
Karar kesinleştiğinde ve süresi içinde başvurulduğu taktirde dosyanın görevli …ANADOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Yargılama, harç ve vekalet ücretlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.