Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/827 E. 2020/230 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/827 Esas
KARAR NO: 2020/230
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ: 12/07/2018
KARAR TARİHİ : 17/06/2020
Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili,———-İcra Md.——– E. sayılı dosyasından; müvekkili şirkete gönderilen yenileme emri ‘nin ———– tarihinde tebliğ olması üzerine, icra dosyasının; —— tarihinde —– İcra md. ———-E sayısı ile açıldığını öğrendiğini, İcra dosyasını incelendiğinde; Alacaklı tarafından——— İcra Md. ——–E sayılı dosyası ———– İcra takibi başlattığı, İcra Müdürlüğünce düzenlenen —— tarihli ödeme emri,———— muhatap firmanın daimi muhasebecisi ——– imzasına tebliğ edildi” şerhi ile——– tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğünü, Ancak, Müvekkili şirketin, hali hazırdaki ortakları tarafından, ödeme emri tebliğ tarihinden çok önce ——– tarihinde devralınmış olup; tebliğ tarihi itibari ile adresi de; ————- olduğunu, Müvekkilinin sözkonusu icra takibinden ———tarihinde, yenileme emri tebliği ile haberdar olduğunu, İş bu ————– tarihinde, tebliğ tarihinde şirket ile hiç bir surette bağı ve ilişkisi olmayan şahsa, tebliğ edilen usulsüz tebligat ile kesinleştirilmiş olan, icra dosyasına konu faturalardan dolayı, müvekkili şirketin bir borcunun olmaması nedeni ile ————– takdir edilecek teminat karşılığında, icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi için tedbir konulmasını, müvekkilinin davalıya borcunun olmadığının tespit edilmesi ile İcra takibinin iptaline, Çok açık ve bariz şekilde kötü niyetli olarak takip yapan davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu icra takip dosyasında borçlu bulunan ————- firması adına başlatılan icra takibinde, borçlu şirketin ünvan değişikliği sistem üzerinden otomatik olarak değiştiğini, Yani, davacı tarafın iddia ettiği gibi ———yılında devir işlemi olsa idi, takip açıldığında borçlu taraf sistemde ———olarak görünmeyeceğini, Kaldı ki; İcra takibi usulüne uygun olarak borçlu şirketin çalışanına ——– tarihinde tebliğ edildiğini, bu durumda davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığının ortada olduğunu, davacı tarafın ———- tarihli —– bedelli ve —————- bedelli faturalara ilişkin hizmetlerin davacı şirket tarafından alınmadığını, hizmetlerin alınmasının şirketin ana sözleşmesi gereği mümkün olmadığını belirttiğini, Ancak, davacı tarafça belitilen hususlar gerçeği yansıtmadığını, Zira, ——– firması davacı tarafça devralınmış olsa dahi, davacı şirketin takibe konu faturalarla ilgili borcu bulunmadığını, müvekkili kurum kayıtları incelendiğinde, söz konusu faturaların ödenmemiş olduğu ve davacı şirketin borçlu bulunduğu açıkça ortaya çıkacağını belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava,İİK 72 maddesine göre açılan ve davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespiti talebinden ibarettir.
Mahkememizce,uyuşmazlığın uyuşmazlığın davalı tarafından davacı hakkında yapılan takipden dolayı davacının borçlu olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Dosyanın mali müşavir bilirkişiye verilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi————— tarihli raporunda, gerek dava, gerekse icra dosya kapsamı incelendiğinde, takip/dava konusu faturalara dayanak olacak ve fatura içeriği belge hizmetlerinin davacı şirkete verildiğine ve söz konusu faturaların davacı şirkete tebliğine ilişkin hukuki nitelikli hiçbir belgenin dosyaya sunulmadığı ispat külfeti üzerinde olan davalı kurum vekilinin dosyaya sunduğu ———– tarihli delil dilekçesinde, “müvekkil kurum kamu kurumu olduğundan ticari defterimi bulunmamaktadır” şeklinde beyanda bulunduğu tespit edildiğini, davalı ——————- belge hizmeti verirken resen belge düzenleyerek muhatap şirketlere belge hizmeti veren bir kurum olmayıp, kendisinden belge hizmeti almak isteyen gerçek ve tüzel kişilerin kendisine belli merasimler çerçevesinde gerekli belge ve örnekleri sunmak suretiyle talepte bulunması halinde hizmet veren ve belge düzenleyen bir kurum olup, ispat yükü altında bulunan davalı şirketin, alacak talebinin dayanağı olan fatura içeriği belge hizmetlerinin davacı şirketçe talep edildiğine ve işbu talep sonucu yapılan gerekli işlemler neticesinde faturalar kapsamında yer alan ————- belgelerinin hazırlanılarak davacı şirkete verildiğine ve bu hizmetten kaynaklı fatura bedellerine hak kazanıldığına ilişkin ispat yükünü yerine getiremediğini rapor etmiştir.
Dosyanın bilirkişiye verilerek davalı itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ——– tarihli raporunda, davalı yanca herhangi bir bilgi ve belge sunulmamış olması gerekçesiyle, ——— tarihli kök rapordaki tespit ve kanaatlerinde herhangi bir değişiklik bulunmadığını rapor etmiştir.
Davalı vekili tarafından rapora itiraz edildiği Mahkememizce, davalı vekilinin rapora itirazının rapor usulüne uygun ve denetime olanak verecek şekilde hazırlanmış olmakla, reddine karar verilmiş, davacı vekili davanın kabulünü, davalı vekili de davanın reddini talep etmiştir.
Davanın İİK 72 maddesine göre açılan menfi tespit davası olduğu, davalı alacaklı tarafından davacı hakkında fatura bedelinden dolayı takip başlatıldığı, takip faturaya dayalı alacağa dayanmış olması ve ilamsız takip olması nedeni ile HMK 190 maddesi gereğince ispat külfetinin davalı taraf üzerinde olduğu, tarafların kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, denetime olanak verecek şekilde düzenelenen rapora göre ispat yükü altında bulunan davalı şirketin, alacak talebinin dayanağı olan fatura içeriği belge hizmetlerinin davacı şirketçe talep edildiğine ve işbu talep sonucu yapılan gerekli işlemler neticesinde faturalar kapsamında yer alan————— belgelerinin hazırlanılarak davacı şirkete verildiğine ve bu hizmetten kaynaklı fatura bedellerine hak kazanıldığına ilişkin ispat yükünü yerine getiremediği, davalı yanca herhangi bir bilgi ve belge sunulmamış olması nedeniyle davacının takip konusu faturalardan kaynaklanan bir borcuda bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ile davacının ——– İcra Md. nün ——————– E. sayılı dosyasında takip konusu alacakla ilgili olarak borçlu olmadığının tespitine, davacının şartları bulunmayan tazminat talebinin reddine, karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-DAVANIN KABULÜ ile davacının —- İcra Md. nün —- E. sayılı dosyasında takip konusu alacakla ilgili olarak borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının şartları bulunmayan tazminat talebinin reddine,
3-Kabule göre alınması gerekli 399,75 TL harçtan peşin alınan 99,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 299,81 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2020 yılı AAÜT uyarınca davacı yararına taktir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 35,90 TL başvurma harcı, 99,94 TL peşin harç, 1.364,05 TL tebligat, yazı ve bilirkişi ücreti gideri ki cem’an 1.499,89 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Hüküm kesinleştiğinde takip dosyasının iadesine,
7-Davacının yatırmış olduğu gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde—————Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/06/2020