Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/76 E. 2018/509 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/76 Esas
KARAR NO : 2018/509

DAVA : Alacak
KARAR TARİHİ : 15/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREKÇE : Mahkememizin … Esas ….. Karar sayılı dosyasında;
Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının müşterilerine….” hizmeti verdiğini, davalı ise “…….” firma olduğunu, davalı firma ile firmanın ortaklarının Haziran 2012 tarihine kadar aynı kişilerden oluştuğunu, ortakların Haziran 2012 de ayrıldığını, ama ticari ilişkinin devam ettiğini, davacının hizmetlerinin başlangıcının 25.04.2007 olduğunu, abonelerin önemli kısmının …..aylarında başka bir merkeze bağlanmışsa da verdiği hizmetin halen devam ettiğini, dava konusu edilen fatura alacağının ……… tarihleri arasında oluşan alacak olduğunu, 25.04.2007 tarihinde itibaren her ay ödenmesi gereken alacakların ………. ayına ait 200 abonenin 15 TL üzerinden 3.000,00 TL aylık kira bedeli hariç ödenmediğini, davalıdan alacağın ödenmesi istendiğini, davalı tarafından indirim ve ödeme planı için uzlaşma talep edildiğini, davacı tarafından indirim yapıldığını, buna rağmen davalı tarafından ödemenin yapılmadığını, daha sonra davalı firmaya alacağın tahsili için ………. tarihinde fatura keşide edildiğini, alacağı ödemek yerine karşı ihtarla her bir abone için 6 TL gibi kabul edilemez ödeme teklifinde bulunulduğunu, bu ihtar karşısında dava açmadan son bir ihtarda bulunulduğunu, ancak alacağın ödenmediğini, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak ………… tarihi ile 13.11.2012 tarihleri arasında oluşan aylık tahsil edilmesi gereken abone alarm ve izleme hizmetine ilişkin fatura edilen ancak faturası iade edilen ……… TL alacaklarının reeskont faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ve avukat vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiş;
Davalı şirket vekilinin ………. tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 29.05.2012 tarihine kadar herhangi bir sorun yaşanmadığını, …. kurulduğu 21.07.2009 tarihinden 18.12.2011 tarihine kadar iki yıl süresince … izleme merkezi tarafından herhangi bir fatura düzenlenmediğini, ……. tarihinde 200 müşteriye ait alarm izleme hizmetinin karşılığı olarak yıllık 15,00 TL üzerinden bir adet fatura düzenlendiğini, bu faturaya ilişkin ödemenin davacı ….şirketine yapıldığını, kuruluşundan Ayrılışına kadar başkaca hiçbir ücretlendirme olmadığını, bu çalışma sonucu çıkan borç miktarının 8.787,50 TL olduğunu, bu miktarın …….. TL’si 08.12.2011 tarihli fatura karşılığı ödendiğini, geriye 5.787,50 TL borç miktarı kaldığının, bu nedenlerle alacaklıya olan borç miktarının 5.787,50 TL olarak tespitine, reddedilen kısımlar üzerinden yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş;
Davanın hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesine binaen davacının davalıdan abone ücretinin tahsiline ilişkin olduğu nazara alınarak;
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında ……. tarihleri arasında sözlü hizmet sözleşmesine binaen ticari ilişkinin bulunduğu, davacı tarafından davada talep edilen alacağın ……… TL sinin davalı tarafça kabul edildiği ihtilafsız olup, uyuşmazlığın davacının dava dilekçesi ile talep edilen miktar kadar abone ücreti talep hakkı bulunup bulunmadığı, varsa miktarının belirlenmesi noktasında toplandığı anlaşılmış;
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir ve elektrik-elektronik mühendisi bilirkişilerden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 14/05/2014 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafça ibraz edilen 2012 yılına ait yevmiye defterinin açılış ve kapanış onamasının TTK. madde 64, 66 (Eski TTK. madde 69, 70/son 72/3) ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı, ancak, davacı şirketin 2012 yılı Kebir ve Envanter defterleri ibraz edilmediği, bu durumlarıyla davacı şirketin ibraz edilen 2012 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği bulunmadığı, davalı tarafça ibraz edilen 2011 ve 2012 yılı ticari defterlerinin açılış onamaları ile yevmiye defterlerinin kapanış onamalarının TTK. madde 64, 66 (Eski TTK. madde 69, 70/son 72/3) ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı belirlendiği, ancak, 2011 yılı Envanter defterinin kapanış onamasının bulunmadığı, bu durumlarıyla davalı şirketin incelenen 2011 yılı ticari defterlerinin HMK. 222. Maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfının bulunmadığı, ancak 2012 yılı ticari defterlerinin delil niteliği taşıdığı, davacı ……….’nin hesap incelemesi; davacının incelenen 2012 yılı ticari defterlerine göre; davacı şirketin dava tarihi itibariyle davalı şirketten 126.252,44 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin incelenen ticari defterlerine göre; davalı şirketin 2012 yılı sonunda davacı şirketten 983,00 TL alacaklı olduğu belirlenmiş;
Davacı şirket Vekili dava dilekçesinde, dava konusu edilen fatura alacağının ………. tarihleri arasında oluşan alacak olduğunu, 25.04.2007 tarihinde itibaren her ay ödenmesi gereken alacakların Aralık 2011 ayına ait 200 abonenin 15 TL üzerinden 3.000,00 TL aylık kira bedeli hariç ödenmediğini, davalıdan alacağın ödenmesi istendiğini, davalı tarafından indirim ve ödeme planı için uzlaşma talep edildiğini, davacı tarafından indirim yapıldığını, buna rağmen davalı tarafından ödemenin yapılmadığını, daha sonra davalı firmaya alacağın tahsili için 13.11.2012 tarihinde fatura keşide edildiğini, alacağı ödemek yerine karşı ihtarla her bir abone için 6 TL gibi kabul edilemez ödeme teklifinde bulunulduğunu, bu ihtar karşısında dava açmadan son bir ihtarda bulunulduğunu, ancak alacağın ödenmediğini, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak 25.04.2007 tarihi ile 13.11.2012 tarihleri arasında oluşan aylık tahsil edilmesi gereken abone alarm ve izleme hizmetine ilişkin fatura edilen ancak faturası iade edilen 126.252,36 TL alacaklarının reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesi talebi ile huzurdaki dava ikame olduğu görülerek;
Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen …………. nolu 126.252,36 TL bedelli ……….” açıklamalı faturadan kaynaklandığı, dava dosyası içinde yer alan tanık ifadelerinde görüldüğü ve ……… ………… ve İşadamları derneğinin ………. tarihli davaya cevabi yazısında alarm sistemlerinin kurulumundan sonraki alarm kontrol ve izleme hizmetinin yıllık 65 USD + KDV üzerinden hizmet verildiği belirtilmiş olması bakımından da, heyetimizce söz konusu alarm takip ve kontrol hizmetini veren alarm merkezlerin yıllık olarak verdikleri hizmet karşılığı yıllık hizmet ücretlerinin 2007-2013 yılları arasındaki piyasa rayiç değerleri bakımından 65 $ +KDV uygun değer olarak kadri maruf görüldüğü, davacı tarafın sunmuş olduğu müşteri listesindeki kullanıcılarından halen üyeliğini devam ettirenlerin takibinin yapılmakta olduğu ve aboneliğe devam eden müşterilere hizmetin verilmekte olduğu bilgisayar sistemleri üzerinde yapılan incelemeler ile tespit edildiği,
Heyetlerince piyasa rayiç bedelleri bakımından 65$ + KDV uygun görülmüş olup, hizmetin ilk verilmeye başlandığı yıldan itibaren verilen hizmet için borç tahakkuk ettirilmesinin gerektiği, garantili satış yapılan cihazlar için verilen garanti hususunun alarm kontrol merkezinin vermiş olduğu hizmet ile karıştırılmaması gerektiği, alarm merkezi tarafından verilen hizmetin ilk yıldan itibaren hesaplamaya katılmasının uygun olduğu kanaat ve sonucuna varıldığı, davacı ile davalı arasında dosya muhteviyatı bakımından alarm sisteminin kurulduğu tarihten itibaren 2 yıl güvenlik merkezi hizmetinin ücretsiz olarak verileceğine ilişkin bir sözleşmeye dair bir belge sunulmadığı, davalı tarafın kurup satışını yapmış olduğu sistemlere 2 yıl garanti vermesi hususu kanunlarla düzenlenmiş bir durup olup güvenlik merkezi hizmet alımı cihazların 2 yıllık garantili satışı ile ilişkili bir hizmet olmadığını, cihazları alan kullanıcılar sistemi 2 yıl garanti ile satın alırlar, satıcı firma bu garanti hizmetini vermekle yükümlüdür ancak kurulduğu tarihten itibaren alıcı eğer arzu eder ister ise güvenlik merkezi hizmetini satın alarak bu hizmetten faydalandığını, tüm yapılan açıklamalar sonucunda davacının vermiş olduğu hizmet karşılığı olarak talep edebileceği miktarın KDV dahil 121.975,73 TL. olarak hesaplandığını tespit edildiği;
Yapılan yargılama sonunda, dinlenen tanık beyanları, emsal araştırması yazı cevapları, toplanan diğer deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacının taraflar arasındaki sözlü hizmet sözleşmesine göre, dava tarihi itibariyle davalıdan 121.975,73 TL abone ücreti alacağının bulunduğu kanıtlandığından davanın kısmen kabulüne karar verilerek 121.975,73 TL’nin 3095 sayılı kanunun 2/2 maddesi uyarınca dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi, fazlaya dair talebin reddine karar verilmesi hükme bağlanmış;
Hükmü davalı vekilince temyiz edilmiş,
Yargıtay ………. Hukuk Dairesinin 2015/922 Esas – 2015/8331 Karar sayılı dosyasında, dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak mahkemece hüküm altına alınan alacağın dava tarihinden itibaren avans faizi yürütülmüştür. Oysa dava dilekçesinde alacağı reeskont faizi yürütülmesi istenilmiş olup, mahkemece HMK’nun 26. Maddesine aykırı şekilde talep dışında karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Denilmek suretiyle hükmümüz bozulmuştur; mahkememizce bozma ilamına uyulmuş; bir önceki hüküm faizin cinsi yönünden bozma ilamı doğrultusunda düzeltilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
………. TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 8.332,16 TL harçtan, peşin alınan 2.156,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.176,06 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 2.180,40 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davacı tarafça yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 137,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.137,00 TL nin kabul ve red oranına göre, 1.098,49 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, 38,51 TL nin davacı üzerinde bırakılmasına, davalının temyizi üzerine hüküm bozulduğundan temyizden sonra yapılan yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulmamasına,
Davalı tarafça yapılan 32,00 TL posta giderinin kabul ve red oranına göre, 1,08 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, 30,92TL nin davalı üzerinde bırakılmasına,
İlk karar ortadan kalktığından ve artık dava tarihi itibariyle yeniden vekalet ücretlerinin hesaplanması gerektiğinden;
Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 12.508,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Davalı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.