Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/745 E. 2019/1114 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/745 Esas
KARAR NO: 2019/1114
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 22/06/2018
KARAR TARİHİ : 26/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkiliin ——— tarihinde davalı şirketin %45 hissesini devir aldığını, söz konusu devrin genel kurul tarafından kabul edilerek ticaret siciline tescil edildiğini; bilahare hileli işlemlerle müvekkilinin hissesinin %0,1’e düşürüldüğünü; buna ilişkin genel kurul kararının iptalinin Anadolu 5. ATM’nin ——-Esas sayılı dosyası ile dava edildiğini; davanın halen derdest olduğunu, ayrıca kendi şikayetleri ile davalı şirketin yöneticisi —— sahtecilik ve haksız fiilden dolayı ceza hukuk yönünden yargılandığını belirterek; mahkememizden —– tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan 3 nolu kararın iptaline karar verilmesini; söz konusu kararda şirket müdürü ——– bankalardan nakdi ve gayrinakdi kredi kullandırılması için genel kurulca yetki verildiğini, toplantıda müvekkilini bir vekilin temsil ettiğini, toplantı gündeminde kredi çekmek konusunda şirket müdürüne yetki verilmesine dair bir gündemin bulunmadığını, gündem dışına çıkılarak böyle bir kararın alındığını belirterek; söz konusu kararın iptaline karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, iptale konu olan ——- tarihli olağanüstü genel kurulda alınan-nolu kararda iptal sebebinin bulunmadığını; söz konusu kararın şirket müdürüne bankalardan nakdi ve gayrinakdi kredi kullanabilmesi için yetkili olduğuna ilişkin bir karar olduğunu; esasen şirket yöneticisinin zaten şirket adına kredi çekmeye yetkisinin bulunduğunu ancak ——–çekilecek kredi yönünden bankaca böyle bir karar istendiği için gündem konusu edilip, genel kurulca bu yönde karar alındığını belirterek; davacının iptal istemekte kötü niyetli olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, TTK’nun 622. maddenin atfı ile TTK’nun 445 vd maddeleri gereğince şirket genel kurul kararının iptali davasıdır.
Mahkememizce, davaya konu olan —– tarihli olağanüstü genel kurul toplantısına ilişkin gündem, hazurun cetveli ve toplantı tutanakları getirtilmiş; taraf delilleri toplanmış; şirketin ana sözleşmesi incelenmiş, tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davalı şirket iki ortaklı bir şirket olup, şuan itibariyle davacımızın hissesi %0,1 olup, geri kalan hisse —– aittir. ——- şirketin tek ve münferit yetkilisidir.
Mahkememizden iptali istenen —– tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan – nolu kararda şirket yöneticisi—— bankadan alınacak kredilerde, bankanın iç işleyişi nedeniyle zorunluluk arz etmesi yönünden şirket adına kredi sözleşmesi imzalaması, taahhütname vermesi ve şirketi borç altına sokması hususlarında yetki verilmesine ilişkin bir karar olup, oy çokluğuyla alındığı; davacımızın toplantıya katılan vekili tarafından karara karşı çıkıldığı, gündemde böyle bir görüşme maddesi olmadığınında şerh olarak yazdırıldığı görülmüştür, bu nedenle davacımızın 3 aylık süre içinde söz konusu kararın iptalini isteyebileceği iş bu davanında süresinde açıldığı belirlenmiştir.
Şirketin ana sözleşmesi incelenmiş olup, ana sözleşmede şirket yöneticisinin bankalardan kredi alabilmesi için genel kuruldan karar alınmasını gerekli kılan bir düzenlemenin bulunmadığı görülmüştür.——– ile yapılan yazışmada da banka davalı şirketimize kredi verdiğini, yöneticiden de kredi çekmesi için şirket genel kurulundan izin almasına dair bir şartın bulunmadığı, böyle bir genel kurul kararı aranmadığını bildirdiği görülmüştür.
Şirket ana sözleşmesine ve meri yasalara göre, şirket yöneticisinin şirket adına kredi sözleşmesi imzalaması, şirketi borç altına sokması yönünde genel kuruldan izin alınmasına gerek bulunmadığı; bu nedenle genel kuruldan alınan iznin esasen sırf bu karar sebebiyle davacımıza ya da şirkete ek bir yük getirmediği; şirket yöneticisinin zaten kararla verilen yetkiye sahip olduğu; bu nedenle davacının böylesine bir kararın iptaline gitmesi için hukuki menfaatinin bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Karar maktu harca tabii olduğu için maktu harçtan eksik 8,50 TL’nin davacıdan alınıp, hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine 2.725,00 TL maktu vekalet ücreti takdirine, davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.26/09/2019