Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/671 E. 2019/280 K. 13.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/671 Esas
KARAR NO : 2019/280
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/07/2015
KARAR TARİHİ: 13/03/2019
Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31 Ocak 2015 tarihinde davalı … yollarının —- numaralı seferi ile yaptığı ——– seyahatinde teslim ettiği bavulunu — hava limanında teslim alamadığını ve “Kayıp Bagaj” müracaatı üzerine —hava limanında teslim alamadığını ve “Kayıp Bagaj” müracaatı üzerine —-hava limanında —— numaralı rapor tutulduğunu, kayıp bavulunun bulunamaması üzerine davalı şirket nezdinde gerekli müracaatlarda bulunduğunu,—- Noterliği’nden—- tarihinde—– y. Nolu ihtarname keşide ettiğini, sonuç alamadığı için işbu davayı açmak zorunda kaldığını, kaybolan eşyaları arasında değerini tespit edebildiği toplam 1.941,33 Euro (dava tarihi itibarıyla 5.940,46 TL) değerinde hediyelik ve özel eşyalarının maddi zarar tazminini, iş icabı gittiği seyahatte bavulunda kaybolan bilgisayarında mevcut dosyaların, bilgilerin, projelerin ve bunun gibi değerini tespit edemediği birçok verilerini de kaybettiğini belirterek değerini tespit edebildiği eşyaları için toplam 1.941,33 Euro (dava tarihi itibarıyla 5.940,46 TL) maddi tazminatın ihtar tarihi olan 02/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte, değerini tespit edemediği eşyaları için zararının tespitini ve şimdilik zararının 5.000,00 TL lik kısmının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte, manevi zararının tazmini maksadıyla 30.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, HMK gereğince dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, taşıma, stuttgarttan İstabul’a gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin davacının kayıp olan bagajına ilişkin sorumluluğunun 2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu gereği, 1999 tarihli ——— ilişkin belirli kuralların birleştirilmesine dair sözleşme ile düzenlenen kurallara ve sınırlamalara tabi olduğunu, kanun kuvvetinde olan konvansiyon hükümleri gereği müvekkili şirketin sorumluluğunun sınırlandırıldığını, bu nedenle davacı yanın iddia ve taleplerinin reddi gerektiğini, ilgili konvansiyon hükümleri çerçevesinde, davacının bagajın içinde bulunduğunu iddia ettiği eşyalara ilişkin müvekkili şirketin davacı tarafın kayıp bagajına karşı sorumluluğunu, takdiren davacının bagajının fiili ağırlığı ———-üzerinden hesaplandığını, kayıp olan eşyalar içerisinde taşınması yasak eşyalar bulunduğunu, söz konusu eşyaların taşınması durumunda müvekkili şirkete kusur izafe edilemeyeceğinin açık olduğunu, dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminatın dayanağı ve ispat vesikası bulunmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için manevi tazminata hükmedilmesi halinde dahi Emsal Yargıtay Kararlarına göre davacının ne gibi manevi zararlara uğradığını ispat etmesi gerektiğini, manevi tazminat miktarının zenginleşmeye yol açacak miktarda olmaması gerektiğini, davacı tarafın ancak yasal faiz talebinde bulunabileceğini belirterek görev itirazları gözönüne alınarak işbu davanın öncelikle bu yönden reddine, yasal dayanaktan yoksun olan işbu davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, davacının, davalı … yollarının seferi ile yaptığı seyahatinde teslim ettiği bavulunu, hava limanında teslim alamadığı ve “Kayıp Bagaj” müracaatı üzerine hava limanında——– numaralı rapor tutulduğu, davacının, değerini tespit edebildiği eşyaları için maddi tazminatın ihtar tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte, değerini tespit edemediği eşyaları için zararının tespiti ve zararının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte, manevi zararının tazmini maksadıyla, dava tarihinden itibaren davalıdan tahsili talebinden ibarettir.
İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesinin —– E.—- E. Sayılı dosyası ile verilen kısmen kabul kısmen red kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin — Sayılı kararı ile mahkemenin görevli olmamasına rağmen davaya esastan incelemiş olması nedeniyle davanın esastan incelenmeden kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesinin ——-Sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize geldiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesince alınan— tarihli bilirkişi heyet raporunda davalının zayi olan davacıya ait bagajın kaybından sorumlu olduğu ve bu sorumluluğun — Montreal Konvansiyonunun—-maddesine göre —- Özel çekme hakkı ile sınırlı bulunduğunu, davacının belgelendirdiği alacağının ——–karşılığı 2.451,66 TL olduğu, belgelendirilmemiş ancak, olağan Hayat akışına göre bir erkek yolcunun bagajında bulunması olağan olan ve bedel itibarıyla kadri marufunda bulunan ancak kabul edilmesi mahkemenin takdirine bağlı alacağının ——–karşılığı 2.070,47 TL olduğu, manevi tazminat için kanunun amacına uygun şartların oluşmadığı, davaya bakmakla görevli olduğu, davacının —- Noterliği’nden davalıya gönderdiği — tarih ve —-. Nolu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren davalının temerrüde düştüğü davacının reeskont faizi talep edebileceği, rapor edilmiştir.
Yine İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesince alınan —- tarihli bilirkişi heyet ek raporunda, davacının sunduğu yabancı dildeki satış belgeleri fotokopilerinin mahkemenin geçerli ispat delili kabul edilmesi halinde davacının alacağının rapora itiraz dilekçesi ekinde sunduğu 21/01/2015 tarihli 35,20 Euro bedelli fiş hariç tutulursa kök rapordaki hesaplama gibi ———karşılığı 2.566,43 TL olarak hesaplandığını, belgelendirilmemiş olan ancak olağan hayat akışına göre bir erkek yolcunun bagajında bulunması olağan olan ve bedel itibariyle kadri marufunda bulunan alacağının ——–karşılığı 2.070,47 TL olduğu, manevi tazminat için dosya kapsamına göre kanunun amacına uygun şartların oluşmadığı ancak bu hususun mahkemenin taktirinde olduğu, mahkemenin davaya bakmakda görevli olduğu, davacının — Noterliğinden davalıya gönderdiğ—- tarih ve — y. Nolu ihtarname ile davalının temerrüde düştüğü, davacının reeskont faizi talep ettiği rapor edilmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline usulüne uygun olarak talebine göre harcı tamamlaması için iki hafta kesin süre verildiği, harcın yatırıldığı anlaşılmakla; dosya bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişi 22/01/2019 tarihli raporunda, montreal konvansiyonu hükümlerinin uygulama alanı bulacağı, davacıya ait bagajın, davalı … taşıyıcısı tarafından ziyaı uğratıldığı, taraflar arasında bu hususta çekişme bulunmadığı, çekişmenin bagaj içinde bulunan davalıya ait eşyaların ieriği ve değeri konusunda olduğu, davalı … taşıyıcısının, davalıya ait olup ziyaı uğrayan bagajın kaybındandan sorumlu olduğu, bu sorumluluğun montreal konvansiyonun 22/2 maddesine göre —–ile sınırlı bulunduğu, davacının davalıdan tazmin talebinde, iki aşamalı tespit yapılmasına gerek duyulduğu, bagaj içeriği kayıp eşyaları için saptanan —–MK m.22/2 uyarınca belirlenen—–imitin üstünde olduğu, bu durum gözetilerek hak sahibi davacının alacağının —— ile sınırlı bulunduğu, bagaj içerği kayıp eşyalar için saptanan —- MK. M.22/2 uyarınca uyarınca üst limit olarak belirlenen —-nin altında kaldığı, bu duruma göre davacının davalıdan—–talep edebileceği, kayıp bagaj için davalı tarafından davacıya tazminat ödenmesine ilişkin bir karar verilmesi durumunda, MK. M.23/1 e göre hükmün verildiği tarih itibarı ile milli para biriminin özel çekme hakkı—- bakımından değerine göre yapılması gerekeceği, davacının maddi tazminat ile birlikte manevi tazminat talebi için, manevi tazminat şartlarının oluşmadığı rapor edilmiştir.
Davacı vekili maddi ve manevi tazminat yönünden davalarının kabulünü, davalı vekili de manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, maddi tazminat yönünden de itirazlarını tekrarla davanın reddini talep etmiştir.
Davanın davacıya ait bagajın içerisindeki eşyaları ile birlikte davalıya ait 31.01.2015 tarihli —-seferi sırasında kaybolmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası olduğu, Genel İşlem Kuralları gereğince uluslararası havayolu taşımacılığında taşıyıcının saptadığı kuralların dikkate alınması gerektiği , bu hususun taraflar arasındaki sözleşmenin bir parası olduğu,somut olayda taşımanın —- başladığı ve — de sona erdiği, taraflar arasınma Montreal Konvansiyonunun uygulanması gerektiği, davacı tarafından davalı havayolu şirketine teslim edilen bagajın yolculuğun sonunda davacıya teslim edilmediği, 28.05.2011 tarihli Montreal Protokolünün ülkemizcede imzalandığı ve yürürlükte olduğu, davalı havayolu şirketinin—– sitesi ve yolcu biletine kaydedilerek verilen bagaj etiketinde bagajın niteliğinin belirlendiği , bagajda kıymetli ve değerli eşyanın taşınamayacağı ve kaybolması halinde sorumluluk kabul edilmeyeceğinin bildirildiği, Uluslararası taşımalarda Montreal Konvansiyonu 17/2 ve 22/2 maddesinde sorumluluğun —-Özel Çekme Hakkı —- sınırlandırılmasının söz konusu olduğu, bu tür davalarda Konvansiyonun 23 maddesinde Özel Çekme hakkının hükmün verildiği tarih itibarı ile Milli Para birimine çevrilerek verileceği, davacının bagajda taşındığı iddia edilen ürünlerin fatura ve fiş karşılığı değerinin 831,23 Euro olarak belirlendiği, fatura ve fişsiz olarak belirtilen ürünlerin değerinin 818,25 Euro ve ve belgesiz olarak 885,00 TL belgesiz ürünlerinin bulunduğu, davacı tarafından seyahat sonrasındaki tarihe denk gelen fiş ve faturaların bedeli düşüldükten sonra 388,53 Euroluk bir alacağı olacağı, fişsiz ve faturasız ancak yolculuk esnasında bulunması TBK 50 maddesi gereğince makul olan eşyalar yönünden değerin 818,25 Euro ve belgelendirilmeyen 885,00 TL lik taleplerinin toplam olarak —– tekabül edeceği ancak konvansiyonun 22/2 maddesi gereğince talep —– talep edebileceği üst sınır olduğu, davacının talebi dava tarihi itibarı ile TL olarak talep edilmiş olduğundan — nin dava tarihi itibarı ile —- karşılığı 1.131×4.1032= 4.640,49 TL olacağı bu miktara dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile fazlaya ilişkin talebinin reddi gerektiği, davacı tarafından her ne kadar manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de davacının bagaj kaybının davalı tarafından verilen ayıplı hizmet nedeni ile davacının kişilik haklarının zedelenmesinin sözkonusu olmadığı manevi tazminat talebinin reddi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 4.640,49 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebi ile şartları bulunmayan manevi tazminat talebinin reddine,
2-Peşin alınan 699,16 TL harçtan kabule göre alınması gerekli 316,99 TL harcın mahsubu ile 382,17 TL fazla harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Maddi tazminat yönünden, davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2019 yılı AAÜT uyarınca davacı yararına taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Maddi tazminat yönünden, davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden redde göre 2019 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davalı yararına taktir olunan 359,51 TL nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Manevi tazminat talebi reddedilmekle, davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden redde göre 2019 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davalı yararına taktir olunan 2.725,00 TL nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 35,90 TL harç, 2.645,00 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve yazı gideri ki cem’an 2.680,90 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 303,87 TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, redde tekabül eden bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalının yaptığı yargılama gideri olarak 133,30 TL den davanın reddine tekabül eden 118,19 TL nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kabule tekabül eden bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansından artan tutarın ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/03/2019