Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/666 E. 2021/842 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/666 Esas
KARAR NO: 2021/842
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 05/062018
KARAR TARİHİ: 24/11/2021
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
davacı şirketin iş kazasından doğacak zararlarına karşı davalı — altında olduğunu, davacı şirket çalışanlarından — tarihinde geçirdiği iş kazasında yaralandığını ve kazanın—-şirketine ihbar edildiğini, mağdur çalışan– tarafından, davacı işveren aleyhine—- dosyası ile ikame edilen dava sonucunda davacının —manevi tazminat ödemeye mahkum edildiğini ve kararın onandığını, mahkeme kararının icraya konulması sonucunda davacı tarafından — ödendiğini, davacı tarafından mağdur çalışana ödenen, —- işlenmiş yasal faizi ile,—- işlenmiş yasal faizin toplamı —- tarihinde başlatılan icra takibine itirazın iptali ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği rucü alacağına ilişkin olarak icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir. Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen—- dosyasının incelenemesinde; davacı tarafın cari hesap alacağına istinaden —-alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; dava dışı — tarihinde geçirdiği belirtilen iş kazası nedeniyle — dava dosyasında maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığı ve mahkemece yapılan yargılama sonucunda —- sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, sigorta şirketinede gönderilen ihtarname ile birlikte ihbarda bulunulduğu, ancak ödeme yapılmaması nedeniyle—- takip dosyasıyla icra takibi başlatıldığı ve davalı tarafça iş bu takibe itiraz edildiği belirtilerek itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.Dosyada mübrez— tarihli bilirkişi raporunda özetle; 1) Kusur Yönünden; A) Davacı — tarafından,—- gereğince, işyerinde işgüvenliği tedbirlerinin yeterince alınmadığı; denetimlerin yapılmadığı ve iş güvenliği kurallarının uygulanması sağlanmadığı için çalışan şoför —- hurda demir boşaltma anında yaralanmasında asli ve %75 kusurlu olduğu;
B) Dava dışı —- çalışırken kendi güvenliğini sağlamaya yeterince özen göstermediği ve iş kazasına karıştığı için
tali ve %25 kusurlu olduğu;
C) İşbu rapordaki kusur değerlendirmesinin,— kesinleşmiş kararı ve kararın dayanağı bilirkişi raporları ile uyumlu olduğu;
2) Rucu Talebi Yönünden
A) Yukarıda—-
sayılı bentte tanıtılarak, somut olay özelin bağlama noktasına göre, tebliğ şerhi sunulmayan—— tarihinde davalıya tebliğ edildiği esasından hareket edildiği;
B) Buna göre, davacının itirazın iptaline ilişkin takip dosyasındaki alacak kalemleri yönünden yapılan incelemede; a)—- tutarlı rucu talebine kısmen iştirak edilerek, davacının rucu edebileceği asıl alacak tutarının —-olduğu; b) Rucu edebileceği bu tutarın itirazın iptaline ilişkin takip tarihine kadar birikmiş faiz tutarının
davacı talebiyle bağlı kalınarak —-olduğu;
c) — asıl alacak ve bunun birikmiş—- faizi yönünden ise,
koşulları gerçekleşmediğinden iştirak edilmediği;
d) Davacının yukarıda benimsenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren istemiyle bağlı
kalınarak, yasal faiz yürütülebileceğini;
3. Tüm delillerin takdiri, özellikle tebliğ tarihine yönelik işaret edilen husus saklı kalmak kaydıyla
davadaki taleplerin takdiri ve hukuki değerlendirmenin tamamının mahkememizde olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—- tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; 1. Davacının kök raporun tanzimine kadar ihtarnamesinin tebliğ şerhini sunmadığı gibi, ihtarnameden önce de kazayı ihbar ettiğine ilişkin belgeyi rapora itiraz dilekçesi ekinde sunduğu; işaret edilen bu durumlar saklı kalmak kaydıyla, davacı itirazlarının yukarıda incelendiği; kök rapordaki kabul biçiminin olay tarihinde —-
maddesine uygun düştüğü; ancak kazayı müteakiben ertesi gün kazayı sigorta şirketine ihbar ettiğine ilişkin sunduğu tarihin sigorta şirketine aynı gün tebliğ edildiğinin benimsenmesi halinde arada gün bulunmadığından, bu ihtimalde sigortacının olayın ertesi günü temerrütte olacağı; buna göre ödenen faizden de sorumluluğunun bu tarihten başlayacağı; Hal böyle olunca, itirazın iptaline ilişkin takip dosyasındaki alacak kalemleri yönünden yapılan incelemede;
A)—- tutarlı ödemesiyle bu tutarın birikmiş faizi
olarak davacı talebiyle bağlı kalınarak —-olduğu;
B) — tutarlı ödemesiyle, bunun birikmiş faizi olarak
talebiyle bağlı kalınarak —- istenebileceği;
C) Davacının yukarıda benimsenen asıl alacaklarının takip tarihinden itibaren istemiyle bağlı kalınarak, yasal faiz yürütülebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;Davalının düzenlendiği işveren —-kapsamında, sigorta örtüsüne alınan davacı şirketin çalışanı dava dışı —geçirdiği iş kazasına bağlı olarak — davada karar altına alınan maddi ve manevi tazminat kapsamında ilamın infazı için davalıya rücu için başlatılan—sayıyla başlatılan takipte ödenen — tahsili için başlatılan takibe davalının itirazın haklı olup olup olmadığı haksız olması halinde, rucu edilebilecek miktar noktasında toplandığı,Davalı tarafından — poliçesinin bulunduğu, poliçe teminat tutarının —olduğu, kazanın poliçe kapsamındaki sürede meydana geldiği anlaşılmıştır. Alınan kusur raporuna göre davacının meydana gelen kazada %75 oranında dava dışı —- %25 oranında kusurlu olduğu, bu oranın iş mahkemesinde alınan rapor ile uyumlu olduğu, Alınan Hesap raporuna göre ödenen ücretin kadri maruf olup olmadığı araştırılmış, davacının— tutarlı ödemesiyle bunun birikmiş faizi taleple bağlı —olduğunun belirlenmiştir.
Davacının bu miktarları poliçe kapsamında davalıya rücu edebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra inkar tazminatına ilişkin olarak ise alacağın haksız fiilden kaynaklanıyor olması nedeniyle likit olmadığı anlaşıldığından bu talebin reddine karar verilerek,
Aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-Davalının—– dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
3-Şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 9.165,88 TL harcın, peşin alınan 2.291,48 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6.874,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 2.291,48 TL peşin harç, 1.760,60 TL bilirkişi ücreti ve posta giderleri olmak üzere toplam 4.087,98 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 16.697,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
8-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 24/11/2021