Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/590 E. 2019/1126 K. 02.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/590 Esas
KARAR NO : 2019/1126

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/05/2018
KARAR TARİHİ : 02/10/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —– müvekkilinin —– arasında yer aldığını, hali hazırda dünyada ve Türkiye’deki reklamlarda kullanılmakta olduğunu, davalılardan …’nin iş amaçlı sosyal ağ olarak kullanılan —- sayfasında —- ait bir görsel kullanarak “Yakın zamanda —– ziyaret etme imkanım oldu. İyi bir reklam öğesine benzemiyor” ifadesini kullandığım, böylece yanlış ve yanıltıcı ithamlarla müvekkilinin çalışmalarının kötülendiğini, bu yanıltıcı ve gereksiz yere incitici ithamlara son verilmesi için …’ye ihtarname gönderildiğini ancak paylaşıma son verilmediğini, —– boyasında çatlama ve kabarmalar oluşmuş ise de bunların müvekkiline atfedilemeyeceği, —-yönetiminin müvekkili ile olan sözleşmesini 2 yıl önce feshettiğini ve yeni bir boyası firma ile anlaşılmadığım, ayrıca küresel ısınma sebebiyle böyle çatlama ve kabarmaların oluşabileceğini, davalı …’nin bu hususları bilmeden ya da görmezden gelerek yanıltıcı ve gereksiz yere incitici açıklamalarda bulunduğunu, bu eylemin haksız rekabet oluşturduğunu iddia ile haksız rekabetin tespiti, men’i, yanlış ve yanıltıcı beyanların düzeltilmesi ve şimdilik 5.000 TL maddi ve10.000 TL manevi olmak üzere toplam 15.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline ayrıca kararın kesinleşmesini müteakip gazetede ilan edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının yanıltıcı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin paylaşımlarının haksız rekabet olarak değerlendirilemeyeceğini, müvekkili tarafından kullanılan ifadelerin davacıyı hedef almadığını, söz konusu paylaşımda davacının ismi, markası veya onu işaret eden bir husus bulunmadığını, — dünyaya mal olmuş bir eser olduğunu ve bu eserin davacı firmanın tekelinde olmadığını, ayrıca anılan paylaşımda gerçekle bağdaşmayan, aldatıcı veya kötüleyici bir husus bulunmadığını, somut eleştiri sınırları içerisinde bir aktarım yapıldığını, bu ifadelerin Anayasa’nın 26. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacının zararını ve müvekkilinin kusurunu ispatlayamadığını ve bu sebeple tazminat talebinde bulunamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket çalışanı … tarafından yapılan paylaşımın müvekkili şirketi bağlamayacağını, söz konusu paylaşımın …’nin kişisel hesabından yapıldığını, sosyal medya hesabının müvekkil şirketle doğrudan veya dolaylı bir bağlantısının bulunmadığını, ayrıca söz konusu paylaşımın haksız rekabet teşkil etmeyeceğini, paylaşımın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, davacının zararırı ve müvekkilinin kusurunu ispatlayamadığını ve bu sebeple tazminat talebinde bulunamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle sosyal medyada yapılan ifade paylaşım nedeniyle haksız rekabetin tespiti ile maddi-manevi tazminata hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın davalı tarafndan paylaşılan sosyal medya hesabındaki ifadenin 6102 sayılı ticaret kanunu 55. Maddesi kapsamında davacıya yönelik haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, şimdilik 5.000 TL maddi-10.000 TL manevi tazminatla davalıların sorumlu olup olmadığı yönünde olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, dosya haksız rekabet uzmanı———–tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Mahkememizce benimsenen usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda; Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesi ve yapılan değerlendirmeler neticesinde; davalı … tarafından yapılan paylaşımın davacı şirketi hedef aldığı ancak bu paylaşımda kullanılan ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve haksız rekabet teşkil etmeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle sosyal medyada yapılan ifade paylaşım nedeniyle haksız rekabetin tespiti ile maddi-manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin olup Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi “İfade özgürlüğünün, demokratik bir toplumun vazgeçilmez esasını ve bu toplumun gelişiminin ve her bireyin kendini gerçekleştirmesinin temel koşulunu oluşturduğunu, 10. maddenin 2. fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla ifade özgürlüğünün sadece kabul edilen, zararsız ya da farklı olan «bilgi» ya da «düşünceler» için değil ama ayrıca hoşa gitmeyen, sarsıcı ya da rahatsız edici olanlar için de geçerli olduğunu, bunların, «demokratik toplumun» onlarsız olamayacağı, çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gmaddede açıklandığı gibi bu özgürlüğe yapılan sınırlamaların her halde dar yorumlanması gerektiğini ve herhangi bir sınırlama gereksiniminin ikna edici bir biçimde ortaya koyulması gerektiğini,…” ifade etmektedir.
Dava konusu yayının yukarıda değinildiği gibi hoşa gitmeyen, sarsıcı hatta rahatsız edici olanları dahi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 10. maddesi, Anayasanın 26. maddesi uyarınca ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında korunması gerektiği, kişisel değer yargısı niteliğindeki beyanların eleştiri sınırlarında kaldığının kabulü ile davanın reddine karar vermek gerekmiştir
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılmış yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3————-tarifesi uyarınca maddi tazminat yönünden 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4——— tarifesi uyarınca manevi tazminat yönünden 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Alınması gereken 44,40 TL red karar ve ilam harcından peşin ödenen 256,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 211,77 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.