Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/371 E. 2019/296 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/371 Esas
KARAR NO : 2019/296

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 29/03/2018
KARAR TARİHİ : 14/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREKÇE : Davacı vekili müvekkilinin tasfiye halinde ——— işçi alacağı bulunduğunu, bu alacak için Ankara —–. İş Mahkemesinin 2016/425 Esas sayılı dosyasında şirketin ek tasfiyesi için kendisine süre verildiğini; bu ara karara dayalı olarak mahkememizdeki davayı açtığını belirterek; şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan —–Ticaret sicil memurluğu; söz konusu şirketin tasfiye sonunda ticaret sicilden terkin edildiğini; tasfiye memuru tarafından verilen bildirim üzerine ticaret sicil odasının terkin dışında yapabileceği herhangi bir işlem bulunmadığını; hatalı bir terkin işlemi bulunmadığı için müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti verilmemesini savunmuştur.
Tasfiye memuru vekili, davanın reddedilmesi gerektiğini, zira İş Mahkemesindeki davada, davacının —- ile — arasında çalıştığının iddia edildiğini oysa kendi şirketinin —-de kurulduğunu, bu hususun kayıtlarla belli olduğunu, bu nedenle davacının iş bu davada hukuki menfaatinin bulunmadığını savunduğu görülmüştür.
Dava TTK’nun 547. Madde gereğince açılan ek tasfiye davası olup; gelen İş Mahkemesi dosyasındaki duruşma zabıtları ve dava dilekçesinin incelenmesinde tasfiye memuru vekilinin savunduğu hususların ilgili mahkemece tartışılığı ve toplanan deliller çerçevesinde ve ticaret sicilden gelen belgelerde nazara alınarak şirketin ihyası gerektiğine karar verildiği; bu nedenle artık davacının hukuki menfaatinin mahkememizce tartışılamayacağı nazara alınarak mahkememizce;
DAVANIN KABULÜNE;
TTK’nun 547. Madde gereğince, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde ——- sicil numarası ile kayıtlı iken tasfiye sonunda 14/10/2005 tarihinde yapılan tescil ile kaydı terkin edilen tasfiye halinde —————————————–
Ankara—–. İş Mahkemesinin —– Esas sayılı dosyasının yargılama aşaması ve karar infaz aşaması ile sınırlı olmak üzere EK TASFİYESİNE,
Bu amaçla İHYASINA,
Tasfiye memuru olarak ———————görevlendirilmesine,
Hükmün kesinleştiğinde tescili ve gereği için bir suretinin ——– Müdürlüğüne gönderilmesine,”
Karar verilmiş;
Gerekçeli kararın yazılma süreci içinde bu kez davacı vekili mahkememize başvurarak ve kimlik tespiti yaptırarak davadan feragat dilekçesi vermiştir.
HMK’nun 307. Madde gereğince davadan feragat davayı sona erdiren işlemlerden olup; feragatin yargılamanın her safhasında ve karar kesinleşinceye kadar yapılması mümkündür. Bu nedenle kısa karar verilip gerekçeli karar yazılıncaya kadar da feragat mümkün olup; hal böyle olunca gerekçeli kararın feragat nedeniyle reddi şeklinde yazılması zorunludur.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunup, feragat geçerli olduğundan ve davanında feragati mümkün olan davalardan bulunduğundan aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
FERAGAT NEDENİYLE DAVANIN REDDİNE,
Dava maktu harca tabii olduğundan eksik 8,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
21/03/2019 tarihli dilekçeyi hem davacı vekili hem de tasfiye memurunun vekili imzalamış bulunduğundan ve karşılıklı olarak birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden; davacı ve davalı tasfiye memuru lehine ve aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Kısa kararla dava kabul edildiği ve ondan sonra feragatla sona erdiği için davalı ———————– lehine de vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair karar, dosya üzerinden, tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi.