Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/297 E. 2019/709 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/297 Esas
KARAR NO : 2019/709

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2018
KARAR TARİHİ : 12/06/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;”taraflar arasındaki ticari ilişki ve borcun varlığının faturalar ve tüm t/cari defter kayıtlan ile sabit olduğunu, —aylan arasında tarafların cari hesap ilişkisi içinde çalışmış olduğunu ve davacı şirketin kestiği tüm faturaların cari hesap ekstrelerine kaydedildiğini, ilgili döneme ait cari hesap ekstresine göre davalı şirketin 44.223,25 TL alacağı bulunmakla birlikte borçlu şirketin 35.815,69 TL ödeme yaptığını ve şirketin toplam 8.407,56 TL cari hesaptan kaynaklanan alacağı bulunduğunu, 2017 yılı Aralık ayından bu yana ödenmeyen borca kanuni faiz uygulanarak 8.525,73 TL tutarında takip başlatıldığını başlatılan takip dosyasına borçlu şirkete ilamsız icra takibine ilişkin usulüne uygun ödeme emri gönderildiğini, davalının söz konusu ödeme emrine karşı borcu bulunmadığını beyan ederek itiraz ettiğini, itiraz sonucu takibin durduğunu, cari hesap ekstreminde ve ilgili faturalarda söz konusu borcun açıkça görüldüğünü, buna rağmen yapılan icra takibine haksız ve kötü niyetti olarak salt davayı uzatmak ve alacağı sürüncemede bırakmak maksadıyla itiraz edildiğini, davalı borçlunun borca ilişkin haksız ve dayanaksız itirazlannın kabulünün mümkün olmadığını, haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalı borçlu için icra inkar tazminatına hükmedilmesi ve İtirazın iptalinin gerektiğini” talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, ‘Davacı firmanın bilgisayar ve ürünleri ihtiyacının olduğunu, davacı firmanın da bu bilgisayarları tedarik ettiğini, ancak taraflar arasında ihtilafın bilgisayar fiyatlarından doğduğunu, davacı tarafın konuşulan rakamdan daha fazla fatura keşide ettiğini, bu hususun davalının gözünden kaçtığını, davacı tarafın kendisine haksız kazanç sağlama adına bilgisayarları fahiş fiyatlarla faturalandırdığını, davalının bilgisayarın gerçek değeri olan meblağı ödediğini, ancak fahiş olan kısma İtiraz ettiğini, davacı tarafın önce bu durumun hata olduğunu söylemiş olduğunu, ancak akabinde haksız icra takibine giriştiğini, davalıya teslim edilen ürünlerin piyasa fiyatlarının belli olduğunu, bu minvalde yapılacak bir bilirkişi İncelemesinde de fiyatın ortaya çıkacağını, Davacının aslında hakkı olmayan fahiş fiyat farkını talep ettiğini, teslim edilen ürünlerin gerçekte faturada belirtilen fiyat kadar olup olmadığının araştırılması gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafça talep edilen en az %20 icra inkar tazminatının reddi ve kötü niyetli icra takibi için davacı aleyhine en az %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava, İİK 67/2 md. Uyarınca açılan itirazın iptali davasından ibarettir.
Mahkememizce uyuşmazlığın davacı tarafından davalıya teslim edilen bilgisayarlarla ilgili ödenmeyen bakiye alacak varsa miktarı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri (defteri kebir, yevmiye, envanter defterleri ile ve var ise muavin kayıtları ve dayanak belgeleri) üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi 13/05/2019 tarihli raporunda, davacı tarafından incelemeye sunulan 2017 yılı ticari defterlerin 6102 sayılı yeni TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davalı yanın incelemeye gelmediği, ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, mali yönden yapılan incelemelerde; faturaların usulüne uygun düzenlendiği, davacı yanın incelenen ticari defterlerine göre takibin başlatıldığı 23.02.2018 tarihi itibariyle davalı yandan 8.407.56 TL cari hesap alacaklı olduğu, davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 23.02.2018 tarihinden itibaren alacaklarına 3095 sayılı kanuna (md.2) göre değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği rapor edilmiştir.
Davacı vekili davanın kabulünü talep etmiştir.
Davanın İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı hakkında İstanbul Anadolu —. İcra Müd.2018/4946 E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığı ödeme emrinin 27.02.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 01.03.2018 tarihinde itiraz ettiği takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
İtiraz iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup , davacının taraflar arasındaki cari hesap alacağının takip konusu yapıldığı, tarafların tacir olduğu davacının delil olarak ticari defterlere dayandığı ve her iki tarafında İstanbulda ikametleri olan şirketler olduğu, taraf kayıtları üzerinde mali müşavir marifeti ile inceleme yapılmasına karar verildiği, davalıya meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen inceleme günü kayıtların ibraz edilmediği, davacı kayıtları üzerinde yapılan incelemede davacı defterlerinin TTK 64 ve devamı maddeleri ile V.U.K hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve HMK 219- 222 maddesi anlamında delil niteliğinde bulunduğu, davacı tarafından davalı hakkında kesilen faturaların açık faturalar olduğu , faturalara davalı tarafından 8 gün içinde itiraz edilmediğidavacı tarafından kesilen 6 adet fatura için toplam 44.223,25 TL alacaklı olduğu fatura tarihlerinden sonra davalı tarafından 5 ayrı kalemde 35.815,69 TL ödeme yapıldığı,davalı tarafından HMK 219 maddesi gereğince meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen defter belge ibraz edilmediği anlaşılmakla davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile 8.407,56 TL alacaklı olduğu bu miktar üzerinden itirazın iptali gerektiği, davacı tarafından her ne kadar takip öncesinde faiz talep edilmiş isede bu konuda taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı gibi dtavacının davalıyı temerrüdüne ilişkin bir belge sunulmadığı takip öncesinde işletilen faiz yönünden itirazın iptali talebinin reddi gerektiği, takip tarihinden itibaren itiraz iptal edilen miktar için talep gibi yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı tarafından inkar edilen alacak likit olmakla davalının İİK 67/2 maddesi gereğince 8.407,56 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının İst. And. —. İcra Md. 2018/4946 E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 8.407,56 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren bu miktara talep gibi yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
2-Davalının, İİK 67/2 md. gereğince inkar edilen ve likit bulunan 8.407,56 TL nin %20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Kabule göre alınması gerekli 574,32 TL harçtan peşin alınan 145,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 428,72 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2019 yılı — uyarınca davacı yararına taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden redde göre 2019 yılı — uyarınca davalı yararına taktir olunan 118,17 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacının peşin yatırdığı 145,60 TL harcın yargılama giderine katılmaksızın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 35,90 TL başvurma harcı, 125,50 TL tebligat ve yazı gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ki cem’an 1.161,40 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 1.145,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Hüküm kesinleştiğinde takip dosyasının iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.