Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/261 E. 2019/534 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/261 Esas
KARAR NO : 2019/534
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/03/2018
KARAR TARİHİ: 07/05/2019
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirketten ———— EURO bedelli ve- seri — no.lu,- tarihli – Euro bedelli iki adet faturadan kaynaklanan toplam – EURO bakiye alacağı bulunduğunu, işbu alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğü ‘nün- esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı işbu icra takibine vekili aracılığıyla — tarihinde icra dosyasına vermiş olduğu itiraz dilekçesinde, borçlarının – EURO olmadığını, – tarihli cari hesap kayıtlarına göre – TL olduğunu beyan ederek borca kısmi itirazda bulunduğunu ve -TL üzerinden kapak hesabı yaptırarak çıkan bakiyeyi – tarihinde dosyaya ödediğini, müvekkili davalı şirkete gerçekleştirdiği tüm satışlarını EURO para birimi üzerinden dolayısıyla döviz cinsinden gerçekleştirdiğini ve takip konusu iki adet fatura da dahil olmak üzere tüm satış faturalarını EURO cinsinden döviz faturası olarak düzenlediğini, davalı firmadan müvekkilinin alacağı EURO cinsinden döviz alacağı olduğunu ve icra dosyası takip taleplerinde kur üzerinden tahsil edilmesini talep ettiklerini, davalı – tarihinde- TL’yi icra dosyasına ödediğini,- tarihinde TCMB EURO alış kuru 4,6760 TL olduğunu, bu kura göre davalı icra dosyasına ana para olmak – TL yatırarak-TL EURO ödeme yaptığını, dolayısıyla davalı müvekkili şirkete 11.689,41 – – EURO ana para ve ferilerinden kaynaklanan borcun hala ödenmediğini, davalı tarafın kısmi borca ve tüm ferilerine itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalı hükmolunacak meblağın %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı müvekkiline İstanbul Anadolu lO.İcra Müdürlüğü ‘nün – esas sayılı dosyasından -EURO tutarlı ödeme emri gönderdiğini, borcun sebebi olarak da – tarihli – EURO tutarlı, faturanın -EURO tutarlı bakiye alacağını ve -tarihli -EURO tutarlı fatura alacağını gösterdiğini,- tarihli – evrak no.lu – TL bedelli alış faturası ve – tarihli -evrak no.lu -TL alış faturasının cari hesap ekstresine işlendiğini, müvekkili şirkete ait -tarihli cari hesap ekstresine mucibince alacaklı şirkete – TL borcu bulunmadığım, işbu sebeple, icra müdürlüğüne süresi içinde kısmi itiraz ettiklerini belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle davanın reddine, kötü niyetli olduğu açıkça görülen davacının %20 ‘den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, İİK 67/2 md. Uyarınca açılan itirazın iptali davasından ibarettir.
Mahkememizce uyuşmazlığın davacı tarafından davalı hakkında, yapılan takibe konu faturalardan kaynaklı Euro yada TL cinsinden borcu varsa miktarı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri üzerinde mali müşavir eşliğinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi 11/02/2019 tarihli raporunda, davacının ödemenin EUR cinsinden Yapılması Gerektiği İddiası Yönünden : Taraflar arasında yazılı bir sözleşme ile faturanın ve ödemenin yabancı para cinsinden tahakkuk ve tahsil edileceği konusunda yazılı bir sözleşme bulunmasa, EUR biriminden tanzim edilen teklif/sipariş formlarında davalının imzası olmasa da, davacı tarafından tanzim edilen EUR yabancı para birimi faturalarının davalı defterlerinde, taşıdığı tarihin TCMB kuru ile itirazsız yer alması, davacı tarafın 2016 yılı kayıtlarında davalı adına 2016 yılında Aralık ayında iki adet kur farkı faturası tanzim etmesi (21.12.2016 tarihli 4.252,00 TL ve 27.12.2016 tarihli 8.655,98 TL bedelli kur farkı faturaları), davalıya borç kaydedilen bu faturaların, 2017 yılı defterlerini ibraz etmesine rağmen 2016 yılı defterlerini ibraz etmeyen davalının defterlerinde olup olmadığı tespit edilemese de 01.01.2017 yılı bakiyesinin kur farkı alacağı da dahil olan davacı kayıtlan ile örtüşüyor olması sebebiyle (397,79 TL fark dışında, davacı 01.01.2017 bakiyesi – davalı bakiyesi —-bu faturalan davalının kayıtlannda yer aldığı yönünde karine oluştuğu, aksini davalı tarafın 2016 defterlerini ibra etmek suretiyle ispat edebileceği, 2017 yılının defterini ibraz eden davalıdan 2016 yılı kayıtlannı da ibraz etmesi gerekip gerekmediğinin Mahkemenin takdirinde olduğu, dosyadaki mevcut delil durumuna göre, davacı tarafın satışlarını EUR karşılığı yapıp, aynı yabancı para biriminden karşılığı tahsil etmesi gerektiğini ispat ettiği, Davacı Alacağının: Tacir olan tarafların ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, takip konusu faturaların taraflann defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura içeriği malların davalıya teslimi konusunda ihtilafın bulunmadığı, ihtilafın faturalann ödemesinin TL mi, yoksa EUR mu yapılması gerektiği konusunda olduğu, davacı şirketin, davalıdan 05.02.2018 takip tarihi itibariyle 11.689,41 EUR karşılığı 38.236,63 TL alacaklı gözüktüğü, davalı şirket tarafından takipten sonra dava tarihinden önce 13.02.2018 tarihinde 38.236,66 TL ödeme yaptığı, bu ödemenin yapıldığı tarihte 8.180,00 EUR karşılığının olduğu, ödemenin düşümü yapıldığında, davacı şirketin kendi defterlerinde, dava tarihi itibariyle 3.509,41 EUR alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin defterlerinde 2016 yılından 2017 yılına 57.014,06 TL ALACAK bakiyesi devrettiği, 2017 yılı sonu itibariyle de 38.734,42 TL borçlu gözüktüğü, davacı vekili tarafından haricen dava dosyasına sunulan, davalı adına düzenlenen 21.12.2016 tarihli 4.252,00 TL ve 27.12.2016 tarihli 8.655,98 TL bedelli kur farkı faturalan ve yukanda satışın yabancı para ile yapılıp ödemenin de aym döviz cinsi ile yapılması gerektiğini davacının ispat ettiğinin kabulü ile davacının 01.03.2018 dava tarihi itibariyle. 3.509.41 EUR alacasının bulunduğu, Davacı alacaklı takip öncesinde temerrüt faizi talep etmediğinden bu konuda değerlendirme yapılmadığını, kısmen ya da tamamen Davacı/Alacaklının lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle takip tarihinden sonrasında yabancı vara (EURO) ana para alacası için 3095 s.k nu4/a maddesi kaysamındaki “…Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlastırılmadığı hallerde, yabancı vara borcunun faizinde Devlet bankalarının o yabancı vara ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır ———-” faizi isteyebileceği, Davacının; Davalı 3.509,41 EURO alacağı yönünden iptalini isteyebileceği rapor edilmiştir.
Davacı vekili davalarının kabulünü, davalı vekili de davanın reddini istemiştir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı hakkında İstanbul Anadolu 10.İcra Dairesinin ——— E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı ödeme emrinin 08.02.2018 tarihinde tebliğ edildiği , davalının 08.02.2018 tarihinde süresinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düyürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
İptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup, takibin dayanağı fatura alacağı olmakla ve tarafların tacir olması nedeni ile davacı ve davalının ticari defterleri incelenmiş, her iki tarafın ticari defterlerinin TTK 64 ve devamı ile V.U.K hükümlerine göre usulüne uygun olarak tutulduğu ve HMK 222 maddesi anlamında delil niteliğinde bulunduğu, davacı tarafından 05.02.2018 takip tarihi itibarı ile davalı hakkında 11.689,41 Euro üzerinden takip yaptığı davalı tarafından 13.02.2018 tarihinde takipten sonra davadan önce 38.236,63 TL ödeme yapıldığı, ödemenin yapıldığı tarihte davalı ödemesinin Euro karşılığının 8.180,00 Euro olduğu, takip talebi ve ödeme emrinde yapılan takibin döviz cinsinden yapıldığı, taraflar arasındaki alacağın varlığı hususunun ihtilafsız olduğu, taraflar arasındaki temel ilişkide davacı tarafından teklif formlarının Euro olarak,faturanın Euro olarak düzenlendiği,Euro olarak düzenlenen faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ödemelerini cari hesaba dayalı olarak yaptığı davaı tarafından verilen mal karşılığında kesilen faturalara ilişkin ödemelerin Euro karşılığı olarak yapıldığı, bu hususun taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinde de benimsenmiş olduğu, davacının yaptığı takip bedelinin ödeme tarihindeki Tl karşılığının 8.180,00 Euro olduğu bu miktarın düşülmesi ile davacının davalıdan 3.509,41 Euro alacağı bulunduğu bu miktar üzerinden itirazın iptali ile takip tarihinden itibaren bu miktara taraflar tacir olup, alacak Euro olması nedeni ile 3095 S.Y 4/a maddesi gereğince faiz uygulanması gerektiği, davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar edilen asıl alacak 3.095,41 Euronun takip tarihindeki TL karşılığı 16.350,00 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının İst. And. 10. İcra Müd. ———— E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 3.509,41 Euro üzerinden iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren bu miktara 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi gereğince kamu bankalarının bir yıllık Euro’ya uyguladığı en yüksek faiz oranı uygulanmak sureti ile TL karşılığı üzerinden itirazın iptaline,
2-Davalının İİK 67/2 mad. Gereğince inkar edilen 3.509,41 Euro takip tarihindeki TL karşılığı 16.350,00 TL’nin %20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Kabule göre alınması gerekli 1.116,87 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın ve icra veznesine yatırılan 274,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 806,57 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2019 yılı AAÜT uyarınca davacı yararına taktir olunan 2.896,95 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 71,80 TL başvurma ve peşin harç, 917,00 TL tebligat, yazı ve bilirkişi ücreti ki cem’an 988,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde takip dosyasının iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/05/2019