Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1455 E. 2021/956 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1455 Esas
KARAR NO: 2021/956
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 05/12/2018
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili ve davalıların —- tarihli adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklık yaptıklarını, sözleşme gereği müvekkili—- hissedarların şirket müdürü olarak atandıklarını, sözleşme hükümlerine göre müdür olan hissedarlara maaş bağlanmasına karar verildiğini, bir süre maaş alımının düzenli devam ettiğini fakat ortak —-diğer tüm ortakların maaşı ödenirken müvekkilinin maaşının ödenmediğini, daha sonrasında — ay içinde bu durumun devam ettiğini, —-firmasında çalışan —- de işine son verildiğini, müvekkilinin çalıştığı süre içerisinde şirkette hiçbir kar paylaşımı yapılmadığını, hakim ortak — kötüye kullandığını, satışlardan elde edilen miktarları önce şahsi hesabına yatırıp bir müddet beklettikten sonra şirket hesabına yatırdığını, müvekkili ve diğer ortakların dava dışı bir firmada da ortak olduklarını ancak —– baskılarıyla hisselerini devretmek zorunda kaldığını belirterek öncelikle TTK 638/2 maddesi hükmü gereğince dava süresinde müvekkilinin hak ve yükümlülüklerinin tümünün dondurulmasını, müvekkilinin telafisi imkansız zararlarını önlemek adına davalıların malvarlıklarına teminatsız olarak tedbir konulmasını, müvekkilinin davalı şirkette ortaklıktan çıkmasını, ortaklığın kuruluşundan bu yana dağıtılmayan karın müvekkilinin hissesine düşen şimdilik —- ilgili olduğu dönemden itibaren işleyecek faizi ile birlikte hesaplanmasını, TTK 641. Maddesine göre karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ayrılma akçesi verilmesini, tüm yargılama gideri ve masrafları ile vekalet ücretinin davalılar uhtesinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin kurucu ortağı olan —yıldan fazla olan sektörel tecrübesi, güçlü yurtdışı ilişkileri temeline dayanarak ilgili şirketi kurma kararı aldığını, — tarihinde iki ortaklı bir şekilde şirketin kurulduğunu ve —-şeklinde olduğunu, şirketin ürün satış ağından —- eski dostluk ilişkileri olan — bünyesine ortak olarak kattıklarını, aynı süreçte müvekkili şirketin—- şirket bünyesine hiçbir bedel ödemeden noter huzurunda yapılan hisse devir sözleşmeleriyle müvekkili—-ait hisselerin kendilerine devredilmesi ile katılım sağlandığını, son durumda ortaklık ve hisse yüzdelerinin —– olduğunu, şirkete sonradan dahil olan ortakların çalışma alanlarının şirketin faaliyeti çerçevesinde kendilerinin isteklerine göre belirlendiğini, ortakların her birinin müdür olarak atandığını, davacı tarafın şirket tarafından kendisine ödenen tutarların azaltıldığı ve işine son verildiği yönündeki ifadelerinin gerçek dışı ve çelişkili olduğunu, davacının müvekkili şirkette —- işe başladığını ve sonrasında ayrıldığını ve sonrasında başka bir firmada çalışmaya başladığını, firmanın kapanması sonucunda tekrar müvekkili şirkette çalışmaya başladığını, davacının şuan müvekkilinin geçmiş dönemde iş birlikteliği yaptığı ve sektör olarak aynı müşteri çevresi olan bir şirkette —— ortaklığa başladığı —-
Ortak İsimleri Ödenen Tutar Hisse Oranlarına göre ödenmesi gereken miktar
—-
—-


TOPLAM TUTAR— şeklinde olduğunu, ortaklar arasında herhangi bir ayrımın yapılmadığını, müvekkili şirketin tüm şirket ortaklarına araç tahsis ettiğini, davacıya tahsis edilen —- arabasından daha yeni model olduğunu, davacının eşinin müvekkili şirket tarafından çıkarılmadığını, eşinin kendi isteğiyle istifa ederek ayrıldığını, kendi isteğiyle ayrılmak istemesine rağmen—-tazminat ödemelerini yaparak işten çıkış işlemlerinin gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin tüm müdürler kurulu toplantılarına, — — şirkete noter aracılığı ile gönderdiğini, toplantıya davet ihbarları sonrasında yapıldığını, —- yıllarına ait bilançoların yapılan toplantılar ile oylandığını ve işleme alındığını, satışı yapılan tüm ürünler için ortaklar arasında ayrım yapılmaksızın eğitimlerin verildiği, eğitimlere gönderildiği, davacının şirkete ortak olduktan sonra kişiliğinin değiştiğini, şirkete herhangi bir katkıda bulunmadığını belirterek; Müvekkillerinden——– dosyanın esasına girmeksizin dosyanın tefrikedilerek, pasif husumet yokluğu sebebiyle reddini, Davacının müvekkili şirkete açtığı ortaklıktan çıkma ve diğer taleplerini içeren haksız ve Mesnetsiz davasının yargılama sonucunda esastan reddini, Müvekkili şirket tarafından açılan —-davasının kabulünü, ayrılma akçesinin dilekçede yer alan taleplere göre hesaplanmasını ve Müvekkili şirketin uğradığı maddi zararlar ile cezai şart alacağı için talep artırım haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik —- maddi tazminatın davacı karşı davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı/karşı davalıya tahmilinin talep etmiştir.
Davacı Vekilinin Cevaba Cevap Dilekçesinde Özetle: Dava şartıyokluğundan karşı davanın reddinin gerektiğini, davalı-karşı davalı müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini belirttiğini ve fakat yine huzurdaki davayı açtığını, bu sebeple davanın konusuz kaldığını, gerçek kişi davalı-karşı davacıların dava açma ehliyetlerinin olmadığını belirterek; öncelikle T.T.K. 638/2 maddesi hükmü gereğince dava süresinde müvekkilin hak ve yükümlülüklerinin tümünün dondurulmasını, müvekkilin telafisi imkansız zararlarını önlemek adına davalıların malvarlıklarına teminatsız olarak tedbir koyulmasını, müvekkilin davalı şirketteki ortaklıktan çıkmasını, Ortaklığın kuruluşundan bu yana dağıtılmayan karın müvekkilin hissesine düşen şimdilik —- olduğu dönemden itibaren işleyecek faiziile birlikte müvekkile verilmesini, TTK. 641. Maddesi uyarınca karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkile ayrılma akçesi verilmesini, tüm yargılama gider ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini, karşı dava yönünden öncelikle davanın dava şartı yokluğundan reddini, Gerçek kişi ortakların taraf ehliyeti olmaması sebebiyle davanın reddini, davanın ve tüm taleplerin reddini, tüm yargılama gider ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Asıl dava ortaklıktan çıkma, karşı dava ise ortaklıktan çıkarma talebine ilişkindir.
Davacı karşı davalı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen —tarihli dilekçe ile taraflar sulh olduğundan davadan feragat edildiği belirtilerek gereğinin yapılması talep edilmiştir.
Davalı karşı davacı vekili —- tarihli dilekçesinde müvekkili adına açmış olduğu karış davadan ve taleplerinden tarafların anlaşması sebebi ile koşulsuz ve şartsız olarak feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı/karşı davalı vekilinin ve davalı/karşı davacı vekaletnamesinin incelenmesinden vekilin feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
Feragat 6100 sayılı HMK nun 307. Vd maddelerinde düzenlenmiştir. Yasada feragatin dilekçe ile de yapılabileceği, feragatin hüküm ifade etmesinin karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayacağı belirtildikten başka HMK 311. Maddesinde feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağına yer verilmiştir.
Feragatin varlığı nedeniyle, davanın feragat nedeniyle reddine dair takdiren aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-Asıl davanın ve karşı davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-(Esas Davada) Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-(Karşı Davada) Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 171,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 111,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı karşı davacı ——- iadesine,
4-Asıl dava ve karşı dava yönünden yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Asıl dava ve karşı dava yönünden talep edilmediğinden taraf vekillleri lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı karşı davalı vekilinin ve davalı karşı davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2021