Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1383 E. 2021/78 K. 05.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1383 Esas
KARAR NO: 2021/78
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, müvekkilinin davalıya kırtasiye malzemesi sattığını, muhtelif tarihlerde satılan bu malzemeleri teslim ettiğini; faturalar düzenlediğini ancak davalının malzeme bedellerini ödemediğini bildirerek davalı aleyhine ——– dosyası ile icra takibi yaptığını; davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu bildirerek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, taraflar arasında iddia edilen alım satım yönünden sözlü anlaşma kurulduğunu; davalı müvekkilinin işlettiği okulla ilgili tanıtım amaçlı kitap ve ——— amacın tatile girmeden öğrencilere dağıtıp, okulunun reklamını yapmak olduğunu; ama bu malzemelerin anlaştıkları tarihe nazaran —- hafta gecikmeli teslim edildiğini; üstelik bir çok kez mail ile defterler yönünden spirallı ve üstten açmalı olacakları bildirilmişken, —- ve ayıplı defter gönderilmiş olduğunu; mecburen——–iade edildiğini; iade amaçlı fatura kesildiğini, iade faturasının davacı tarafa teslim edilip mallarında kargoyla davacıya gönderildiğini belirterek; takibin haksız olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, haksız takipten dolayı da davalı aleyhine kötü niyetli takip tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı, davalı aleyhine —– dosyasında başlattığı icra takibinde takibe konu olan faturaların tarih ve miktarlarını belirtmek suretiyle, toplam —- fatura toplamlarından oluşan asıl alacak ve—- işlemiş faiz olmak üzere toplam —— üzerinden icra takibinde bulunmuş; asıl alacağa da takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi uygulanmasını talep etmiştir. İş bu takibe davalı taraf süresi içinde itiraz edip, borçlu olmadığını bildirmiş, itiraz üzerine takip durmuş, iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Davada, taraflar arasında davalıya ait işletmeye okul malzemesi gönderilmesi hususunda sözlü bir anlaşma bulunduğu, bu çerçevede davacı yanca davalıya muhtelif tarihlerde — gönderildiği ihtilafsızdır. Defterlerinin bedellerinin kesilen faturalar üzerinden icra takibine konduğu da ihtilafsız olup; toplam fatura bedelinin —–olduğu da tarafların kabulündedir. Taraflar arasındaki anlaşmazlık, malların tamamının ayıplı olup olmadığı ve bir kısmının bu nedenle iade edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
Davalı taraf, ayıplı olsa da — öğrencilerine dağıtmış olup, iade etmediği ve ayıp ihbarında da bulunmayıp, kabul ettiği için ——— defterin bedelinden sorumludur. Zira, kendi savunmasına nazaran defterler siparişten farklı olarak spirallı ve üstten açılmalı değil———— olarak gönderilmiştir. Bu husus teslim anında derhal anlaşılabilir nitelikte olduğundan itirazı kayıtla alınması ya da teslimden imtina edilmesi veya derhal ayıp ihbarında bulunulması gereklidir ki, bunların hiç biri yapılmaksızın öğrencilere dağıtıldığı için ——— bedelinden davalı sorumlu tutulmuştur.
İade edilen mallar yönünden ise; davacı taraf, mal iadesini kabul etmediğini; davalı tarafından kendisine iade edilen herhangi bir emtianın bulunmadığını bildirmiştir. Malın iade edildiği, bu amaçla davacıya teslim edildiğini ispatla davalı sorumludur. Davalı taraf, malların bir kısmını —— iade ettiğini iddia ettiğinden kargo şirketiyle yazışmalar yapılmış, iadenin —- gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından ——davacı şirket personeli olduğu kabul edildiğinden bu sebeple iadenin gerçekleşmiş olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı şirketin ve davalıya ait işletmenin ticari defter ve kayıtları da inceletilmiş olup, iade faturasının davalı kayıtlarında yer aldığı, davacının kestiği— kaydı ve kendi kestiği—— kayıtlarında da gerek davacının dayandığı faturaların gerekse kendi iade faturasının yer aldığı; davacının kayıtlarında ise, iade faturasının yer almadığı görülmüştür. Ancak, davacı kayıtlarında iade faturası yer almasa dahi bu faturanın kesildiği ve —– iadeye tabi malların gönderildiği; davacıya mail yoluyla da bu durumun bildirildiği; davacı tarafça da herhangi bir itirazı kayıt koyulmadan kargoların personeli —— kabul edildiği nazara alınarak mahkememizce iadenin gerçekleştiği benimsenmiştir.
Davacı vekili her ne kadar iade edilen kargonun ağırlığından hareketle bunun —– olamayacağı ve içeriğinin davalı tarafça ispat edilemediğini bildirmişse de; kargonun ağırlığı ile durumdan bir şey çıkarılmasının mümkün olmadığı, faturalara göre kitap, defter ve diğer kırtasiye malzemelerinin gönderildiği, iade edilenlerin defter olduğu, bu nedenle ağırlığın değişebileceği; kaldı ki, kargonun kabul edilmiş olması, içeriği belli olmayan kargonun basiretli bir tacir olarak kabul edilmemesi gerektiği ancak edildiği içinde sonuçlarına katlanması gerektiği mahkememizce benimsenmiş;
Bu çerçevede taraf kayıtlarına göre yapılan inceleme nazara alındığında, davalının kayıtlarında iadeden sonra davacıya takip tarihi itibariyle —— borcunun bulunduğu hususunun kayıtlı olduğu; davacı kayıtlarına göre ise, iadenin kabulü halinde davacının takip tarihi itibariyle —- asıl alacak ———- faiz alacağının bulunduğu hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilafsız olan kırtasiye malzemesinin satış bedeli —- Davalının davacıya takip tarihine kadar yapmış bulunduğu ödemenin miktarı ise davacının kayıtlarında da yer aldığı üzere ——————bedelli olan fatura dışındaki tam —- adet faturadaki basılı test kitaplarının alınmadığı ya da ayıplı teslim edildiği hususunda davalının bir itirazı yoktur. İtiraz,—– bedelli olan ve defterlere ilişkin fatura yönündendir. Bu nedenle bilirkişi ———- düşüldüğünde zaten davacının davalıdan iade gerçekleşmemiş olsa dahi —– isteme hakkının bulunacağı anlaşılmıştır. — tarihli mailde————— şeklinde bildirimlerin bulunduğu; ancak ayıba ait bir tespit bulunmadığı, hal böyle olsa da,—- yazısında ambar teslim fişine ulaşılamadığı ancak teslim fişi ve kargo hareketlerinden —– davacı şirket adına —- tarafından teslim edildiğinin sabit olduğu; davacının düzenlediği— bedelli faturada promosyon defterinin birim satış fiyatının —deftere ilişkin olduğu nazara alındığında ve davacının kabulüne göre de— dışındaki kısım iade edildiğinden —- tutacağı; iadeye konu defter bedelinin bu olacağı, buna itiraza uğramayan diğer— adet faturadan arta kalan—- eklenince de davacı alacağının —- olacağı kanaatine varılmış; her ne kadar davalı kayıtlarında davacı alacağı ——–çıktığı tespit edilmişse de, alacağın miktarını ispat davacıda olduğu ve davacı kayıtlarına göre mahkememizce kabul edilen iade olgusundan sonra kalan alacağın davalının yararına bu miktar çıktığı nazara alınmak suretiyle bu miktar ve buna isabet eden ——- faiz üzerinden itirazın iptaline karar verilmiş; alım satımdan kaynaklanan alacağın likit olduğu ve bu miktara yönelik itirazın haksız olduğu dikkate alınmak suretiyle davacı yararına inkar tazminatına hükmedilmiş; davalı her ne kadar kötü niyetli takip tazminatı istemişse de, takibin senaryo bir alacağa ilişkin olmadığı, sadece teslime konu mal üzerinden icra takibinde bulunulduğu dikkate alınmak suretiyle davalının kötü niyetli takip tazminatı talebi reddedilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının —— dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile
Takibin ——asıl alacak ——işlemiş faiz olmak üzere toplam —— üzerinden ve sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi uygulanarak devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
—— üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davalı tarafın kötü niyetli takip tazminatı talebinin reddine,
Alınması gereken 413,75 TL harçtan dava açılırken karşılanan 188,19 TL harcın mahsubu ile eksik 225,56 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 224,09 TL harcın tamamı ile 11 davetiye gideri 132,00 TL ile bilirkişi inceleme ücretleri toplamı 2.200,00 TL’nin ———- kabul ve ret oranı gereğince, 737,19 TL’lik kısmının toplamı 961,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, taraflar için hesaplanan nispi vekalet ücretleri maktunun altında kaldığından her bir taraf lehine 4.080,00’er TL maktu vekalet ücreti taktirine, birbirlerinden alınmasına,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —–Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi. Açıkça okunup, usulen tefhim olundu.05/02/2021