Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1371 E. 2022/33 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1371 Esas
KARAR NO: 2022/33
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/11/2018
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
Mahkememizde görülen Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile —- imzaladığını, müvekkili firmanın—- belirtilen hükümlerine göre yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini ancak davalı firmanın sözleşmeyi, sözleme süresinden önce tek taraflı olarak fesh ettiğini, sözleşmenin davalı tarafça haksız yere fesh edildiğini ileri sürerek müvekkili — hükümlerine göre görevini ifa ettiği halde; davalı tarafından hizmet bedeli ödenmeyen iş ve iş bedellerinin tespiti ile fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile —- tahakkuk ettirilmesi gereken tarihten itibaren en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf ile müvekkili şirket arasında yapılan sözleşme kapsamında davacının hakkettiği bedellerin kendisine ödendiğini, Davacının iddiasının aksine sözleşmeden doğan yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğinden müvekkili şirketin zarara uğradığını, söz konusu açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Davacının hangi kalemler yönünden ne miktarda talepte bulunduğunun açık olmadığını, HMK m.119 uyarınca davacının talep konusunu açıklaması gerektiğini, Davacının alacak iddiasının zamanaşımına uğradığını, dava konusu sözleşmenin—- tarihinde yapılmış olduğunu, Taraflar arasında akdedilen sözleşme ve teknik şartnamede, ödeme, tahakkuk şartına bağlanmış olduğunu, hal böyle iken basiretli bir tacir olan ve sözleşme hükümleri ile bağlı olan davacının tahakkuk şartının gerçekleşmediği işlerin bedelinin talep etmesi haksız ve dayanaksız olduğunu, Davacının edinimini gereği gibi ifa etmediğini, gerçekte okuma yapmamış olmasına rağmen hayali kayıtlar ile haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, bu nedenle müvekkili şirketi zarara uğrattığını,—– tutturmak zorunda olduğunu, bu oranın %92’den fazla olması halinde prime hak kazanıldığını, bu nedenle davacı taraf gerçekte okuma yapmadığı aboneleri okumuş gibi göstererek ve hayali okumalar ve yanlış durum kodu notları ile haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, örneğin davacı personel tarafından iki farklı lokasyonda yarım saat ara ile not atılmış olup bu zaman zarfında o iki bölgeye ulaşımın mümkün olmadığını, —–ve durum kodunun güncellemesini yapma yetkisinin davacı tarafa verildiğini, yine —— kadar daire boş ve bina yıkık notlu abonelerin okuma karnesinden çıkarılan abonelerin, uygulamada —- olarak diye tabir edilen kısma kaydedildiği ve bir sonraki dönem okumaya gidilmediğini, bazı abonelerde tüketim olmasına rağmen —- kaydedildiğini, bu durumun fark edilmesi ile bu izin ve yetki davacıdan alındığını ve davacıya ceza uygulandığını, davacı personeli tarafından şüpheli bulduğu durumları kaçak/usulsüz olarak bildirdiği, —- tarafından yapılan kontrollerde bu bildirilen abonelerin kaçak/usulsüz kullanım yapmadığının tespit edildiğini, Kaçak kullanım olan aboneler için davacıya ödemler yapıldığını, davacı firmanın tüm hakkedişleri kabul ederek imzaladığı, herhangi bir itirazı olmadığını beyan ederek davanın reddini talep ettiği görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava; hukuki niteliği itibariyle Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; Uyuşmazlığın taraflar arasında —-tarihli sözleşmenin akdedildiği ihtilafsız olup, ihtilafın davacının sözleşme gereğince sözleşmenin —- ve bedellerinin tespiti yapılabilecek ise şimdilik —- — edilip edilemeyeceği noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacının sözleşme gereğince yapıldığı iddia edilen işlerin ayrıntılı dökümü ile birlikte —- oluşan bilirkişi heyetince inceleme yaptırılması için —-yazılmasına karar verilmiş olup, —- sayılı dosyasından düzenlenen bilirkişi heyet raporunda özetle; —-tarafından kaşeli ve imzalı olduğu, Hakkedişlerde herhangi bir İTİRAZ ŞERHİ olmadığı, Tüm hakkedişlerde aynı tablo kullanılmış olup, yukarıda örnek bir hakkediş incelemesi yapıldığında, Yapılan — olduğu, —–dosya kapsamında yukarıda tanımlamaları verilen iş ve işlemler ile ilgili olarak dosya içeriğine sunulan ——- aboneler olarak listelerde yer aldığı, hakkedişlerde bu —- sayısı her bir abone grubu için ayrı ayrı toplam miktarı listelerde gösterildiği, —– yükleniciye herhangi bir ödeme yapılmadığı, hakkediş listelerinde not atılan abonler için ödeme yapılmadığı gibi, bu not atılan aboneler için bir bedel ödenmediği için yüklenici firma tarafından herhangi bir itiraz kaydı olmadığı tespit edilmiştir.—– olarak yukarıda tablo halinde verilmiş olup, hakkedişler içerisindeki okuma listeleri incelenmiş olup, —– abone olarak her bir dönem için yukarıda ayrıntılı miktarlar verilmiş, değerlendirilmiştir. — fatura edilmeyen abonelerin dönem birim fiyatları ile çarpılması sonucu toplam tutarın —–olduğu hesap edilmiştir. Bu —– ilgili olarak dava dosyasına sadece hakkedişlerde toplam miktarlar verilmiş olup, mahkemenin vermiş olduğu yetkiye istianeden şirket ofisinde yapılan incelemede kağıt ortamında tutanak olmadığı,—– verilerin saklı olduğu, bu dijital veriler üzerinde bildirilmiştir. yapılan incelemede ——aboneler ile ilgili her bir abone grubu için ayrı ayrı yapılan işleme ilişkin —verildiği, bu her bir dönem için not atılan abone sayıları ile hakkediş listelerinde verilen toplamı miktarlar ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir. —-abonelerin dönemsel olarak incelendiğinde ise çoğu abonede aynı not kodu tekrar etmiş olduğu görülmüştür. Bu durum Davacı ve Davalının Abonelerde gerekli güncellemeleri sisteme işlemediğinden kaynaklı olduğu görülmüş, değerlendirilmiştir. Hakkediş döneminde davacı ve davalı bu not atılan aboneler için davalı taraf bir ödeme yapmadığı gibi, davacı tarafta herhangi bir talepte bulunmadığından işin süresi boyunca gerekli güncellemelerin, eksik yapılmasına bağlı olarak, okuma yapılmaması listede kayıtlı abonelere tekrar okuma için personel gittiği ve yine aynı aboneye aynı —- atıldığı belgeler üzerinden tespitle değerlendirilmiştir. Dolayısıyla yukarıda hesap edilen bedelin oluşmasında davacı ve davalının müteferrik kusuru olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili ——– olarak ıslah ettiklerini bildirmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; Davacı ile davalı arasında bir hizmet ilişkisi olduğu sabittir. Davacı hizmet veren davalıdan aldığı elektrik abonesi adres ve isimlerine eleman gönderip, sayaç okutuyor. Buna göre de hak ediş listesi hazırlıyor. Hak edişleri davalının da imzaladığı ihtilafsızdır. İmzalı olan bu hak edişlerde okunan sayaç bilgileri yer alıyor. Ancak bir şekilde kapalı olduğu, adreste bulunmadığı sebepleri ile sayaç bilgileri yer olmadığı ve raporda ”okuma notu” olarak tanımlanan aboneler var. Davacı bu yerlere de eleman gönderdiğinden bedel talep edebileceği, yargısal içtihatlar ile tereddütsüzdür. Zira davalı tarafından imzalanan hak edişlerde bu yer alıyor. Davamızdaki farklılık bu okuma notlarına muhatap olan bazı abonelerin kuvvetle muhtemel iptal edilen abonelikler ve sona erdirilen aboneler olmasına rağmen listelerin güncellenmediği için bir sonraki dönem yeniden —– muhatap olmasıdır. Bilirkişiler burada her iki tarafı güncelleme yapmadığı için sorumlu tutmuş ise de sorumluluk tespiti mahkemeye aittir, bilirkişiye bırakılamaz. Abone kaydetmek, abone listeleri güncellemek davalıya aittir. Bu nedenle davacının görevi kendisine verilecek listeye göre hizmet vermektir. Davalı bu listeyi güncellemediği için davalı sonuca katlanmalıdır. Bu nedenle birleşen kusur indirimi yapılmamış olup aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-DAVANIN KABULÜ ile;
——dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken — mahsubu ile bakiye — harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 853,88 TL peşin harç ve 6.490,59 TL ıslah harcı toplamı 7.380,37 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen 3.144,90 TL ——yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 38.553,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ———- Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2022