Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1295 E. 2020/264 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1295 Esas
KARAR NO : 2020/264

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/11/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2020

Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —– çalıştığını, müvekkilinin nakliyelerini müvekkili adına kayıtlı —- plakalı——ticari kamyon ile gerçekleştirildiğini, müvekkili şirkete ait ticari —- — gösteren bir müşterisinin ürünlerini teslim etmek üzere yola çıktığını——–maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada ——- ve idaresinde bulunan —— plakalı ticari kamyonun, ön komple kısmıyla davacı şirkete ait kamyonun arka kısmına çarptığını, bu çarpma sonucunda kamyonun yoldan çıktığını, yerlerin ıslak olması ve aracın yüklü olması nedeniyle aracın 100 metre sürüklenerek yan çelik bariyerlerin 25 metrelik kısmına zarar verdiğini ve nihayetinde bir adet —— direğine çarparak durabildiğini, kaza sonrası kaza mahalline gelen trafik polislerince tutulan kaza tespit tutanağında diğer aracın sürücüsü ——–Karayolları Trafik Kanun’unun 56/1C kuralını ihlal ettiğinin açıkça belirtildiğini, kaza sonrası müvekkiline ait kamyonun vinçle—— hasar tespiti yapıldığını, belirlenen hasarın——- tarafından——- tarihinde müvekkiline ödendiğini, ancak hasar gören aracın 2 ay süre ile serviste kaldığını, dolayısıyla bu süre boyunca kullanılamadığını, bu nedenle müvekkilinin zarara uğradığını, araçta meydana gelen değer kaybı ile fatura bedellerinin tahsili amacıyla davalı sigorta şirketine 24.09.2018 tarihinde ihtarname çekildiğini, ancak sigorta şirketinden taraflarına dönüşün olumsuz olduğunu beyanla, trafik kazası sonrası müvekkilinin nakliyecilere yaptırmak zorunda kaldığı sevkiyatların toplam bedeli olan—– dava tarihinden itibaren tahsiline, kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte, kaza nedeniyle davacının yoksun kaldığı karın fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00TL’ nin avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete ait kamyonun——doğru davalı şirket kamyonu ile aynı istikamette seyir halinde ilerlerken, davacıya ait kamyonun ani fren yapması sonucu davalıya ait aracın yüklü olması ve yağışlı hava ve yolun kaygan olması nedeniyle duramayarak davacı kamyona çarptığını, olay sırasında trafik ekiplerine haber verilmeden önce hatalı beyanlar neticesinde gerçeğe aykırı şekilde rapor tanzim edildiğini, somut olayda davacı tarafın KTK’ nın 59. Maddesini ihlal ettiğinden dolayı tam kusurlu olduğunu, somut olay nedeni ile tutulan kaza tespit tutanağında, davacı adına kayıtlı araç ——isimli şahsa ait olup, herhangi bir şirket veya ticari işletme adına kayıtlı olmadığının açık olduğunu, bu yönüyle aracın ticari bir araç olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin aracın zorunlu ve ihtiyari sigortacısının diğer davalı olduğunu, davacının somut olayla ilgili oluşan hasarı ile ilgili taleplerini diğer davalı sigorta şirketine yöneltmesi gerektiğini, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi talep ettiklerini, davacının söz konusu hasar nedeni ile 2 ay süre ile aracının serviste kaldığı şeklindeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, araçta meydana gelen hasarın makul sürede giderilebilecek nitelikte olduğunu, sigorta şirketinin uygulamaları nedeni ile serviste geçirilen sürelerden müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davacının söz konusu sürede ikame araçlarla nakliye hizmeti yaptırdığı şeklindeki beyanların da gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafından dava dilekçesinde aynı günde bir birine zıt güzergâhlarda nakliye yapıldığını gösteren faturalar sunulduğunu, nitekim dava dilekçesinde adı geçen faturaların gerçeği yansıtmadığını, hangi iş için düzenlendiğini, aracın tespit edilecek tamir süresi içinde bulunup bulunmadığını, davacının aracının nakliye hizmeti yapabilmesi için sürücüye, araca ve araç sahibine yük taşıyabilmek için gerekli olan bakanlıkça onaylı yetki belgelerine sahip olup olmadığını, aynı türden iş için katlanılması gereken masrafların neler olduğu hususlarını davacının ispatlayamadığını, davacının somut olayda araçta meydana gelen değer kaybını müvekkilinden istemesinin mümkün olmadığını, bu yönlü taleplerin muhatabının sigorta şirketleri olduğunu, yoksun kalman karın da müvekkilinden istenmesinin mümkün olmadığını beyanla, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle, 30/09/2017 tarihli trafik kazası nedeni ile davacının, davalılardan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın 30/09/2017 tarihinde meydana gelen karşılıklı kazada davacı tarafından davalılardan kusurları oranında talep edilebilecek sevkiyat bedeli, kazanç kaybı, değer kaybı miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle; davacının incelenen 2017-2018 takvim yılları kanuni ticari defterlerinin kendi adına delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin kaza yapan aracın tamir için serviste bulunduğu döneme ilişkin ödemek zorunda kaldığı nakliye bedellerine karşı talep edebileceği tutarın 4.661.-TL + 1.123,63 TL Faiz = 5.784.-TL olduğu, davacı şirketin kaza yapan aracın değer kaybı için talep edebileceği bedelin bulunmadığı, davacının kaza nedeniyle aracın serviste olduğu dönemde müşteri ziyareti yapılamayarak “yeni sipariş” alınamayışı isteminin, ihtimale dayandığından uygun olmadığı, tarafların itirazları üzerine alınan bilirkişi ek raporunda; davacı şirketin kaza yapan aracının tamir için serviste bulunduğu döneme ilişkin ödemek zorunda kaldığı nakliye bedellerinin kök raporda belirtildiği üzere 4.661.- TL olduğu, takdiri sayın mahkemenin olmak üzere davacının faiz isteminin uygun bulunması halinde davacının 1.411,88 TL faiz talebinde bulunabileceği, takdiri sayın mahkemenin olmak üzere davacının 2017 yılında kar elde ettiği ve aracın kaza geçirdiği döneme ilişkin kar kaybı tespiti edilemediği bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Davanın trafik kazasından kaynaklanan tazminat davası olduğu, 30.09.2017 tarihinde davacı adına kayıtlı —- plakalı araç ile —— plakalı aracın kazaya karıştığı, davalıya ait aracın —– nolu poliçe ile davalıya ZMMS sigortalı olduğu, kazanın risk dönemi içinde gerçekleştiği, kaza günü davalıya ait araç sürücüsünün yağmurlu havada , meskun mahal dışındaki ,yol yüzeyi ıslak ,hava ve yol durumuna göre aracının teknik özelliklerini dikkate almadan hızlı seyretmesi nedeni ile aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek davacıya ait araca arkadan çarparak kazaya neden olduğu % 100 kusurlu olduğu, davacıya ait aracın 15,5 yaşında olduğu, 426.591 km de olduğu, çekicinin hasarlanan parçalarına göre araçta değer kaybı oluşmayacağı,anlaşılmakla davacının değer kaybı yönünden açtığı davanın reddi gerektiği, davacının kazanç kaybına yönelik talebinin kaza dönemi ve aracın kullanılmadığı dönem itibarı ile davacı kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre ödemek zorunda kaldığı nakliye bedelinin 4.661,00 TL olduğu bu miktarın kaza tarihi — itibaren işleyecek tarafların tacir olması nedeni ile avans faizi ile birlikte davalı—— tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davalı sigorta hakkında açılan davanın REDDİNE,
Davalı——hakkında açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; 4.661,00 TL nin kaza tarihi 30/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 318,39 TL harçtan, peşin alınan 146,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 172,39 TL harcın davalılardan —- alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 146,00 TL peşin harç ile yapılan 2.158,75 TL bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 2.340,65 TL’ nin kabul ve red oranı nazara alındığında 1.276,15 TL’ nin davalılardan — den alınarak davacı tarafa ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı taraflarca sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı taraf yararına — uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan — tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalılardan —- yararına, reddedilen miktar yönünden—-uyarınca —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
6-Davalılardan ——-uyarınca— vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Red ve kabul edilen miktarlar yönünden ayrı ayrı KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.