Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1231 E. 2020/482 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1231 Esas
KARAR NO : 2020/482

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/02/2018
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 31/12/2013 tarihinde davalı tarafından—-plakalı aracın tektaraflı kazası neticesinde araç içersinde yolcu olarak bulunan …’ın vefat ettiğini, müvekkilleri … ve …’ın ölenin anne ve babası olduğunu, …’ın ise ölenin nişanlısı olduğunu, müvekkillerinin davalı … şirketine müracaatı üzerine sigorta şirketi tarafından … için 35.099,00 TL, … için ise 35.274,00 TL tazminat hesabı yaparak, dava açılmaması nedeniyle söz konusu miktarı ödeyeceğini, beyan eden e-posta gönderdiğini, müvekkillerinden …’ın—- olduğunu, bu nedenle de kendisine de ödeme yapılması gerektiğini, belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, —- için 35.099,00 TL, varis—–…. için 35.274,00 TL ve nişanlısı … için ise 100,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafça dosyanın esasına yönelik cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle; davalı tarafından sigortalanan aracın karıştığı kaza neticesinde, araç içersinde yolcu olarak bulunan—- vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın davacıların, davalıların desteğinden mahrum kalıp kalmadığı, davalının 24/07/2014 tarihinde yaptığı ödemenin bulunup bulunmadığı, ödemenin bulunması halinde davacıların taleplerinin haklı olup olmadığı, davacıların destek taleplerinin haklı görülmesi halinde davacıların talep edebileceği tazminat miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez bilirkişi heyet raporunda özetle; davacı anne ….——- oğlunun vefatı sonrası toplam zararı 280.036,86 TL olduğu, tazminatın eşit olarak alındığının kabulü durumunda ödenen tazminatın güncel değeri 82.860,10 TL ‘ nin tenzili ile davacı annenin bakiye destekten yoksun kalma zararının ———-olduğu, ancak davalı … şirketinin 250.000,00 TL toplam limiti dikkate alındığında davalı … şirketinden talep edebileceği zararının 142.787,25 TL olabileceği, —— tarihinde ödenen 109.617,02 TL tutarın yarısının davacı anneye ödendiğinin kabulü durumunda; (—— ödenen) davacı anne ….— sigorta şirketinden talep edebileceği bakiye maddi zararının 87.978,74 TL olabileceği, davacı baba …’ ın oğlunun vefatı sonrası toplam zararının 210.267,51 TL olduğu, ödenen tazminatın eşit olarak alındığının kabulü durumunda ödenen tazminatın güncel değeri 82.860,10 TL ‘ nin tenzili ile davacı annenin bakiye destekten yoksun kalma zararının (210.267,51 -82.860,10) 127.407,41 TL olduğu, ancak davalı … şirketinin 250.000,00 TL toplam limiti dikkate alındığında davalı … şirketinden talep edebileceği zararının 107.212,75 TL olabileceği, —- tarihinde ödenen 109.617,02 TL tutarın yarısının davacı anneye ödendiğinin kabulü durumunda;— davalı … şirketinin sorumluluk tutarı—- davacı anne .— dava sigorta şirketinden talep edebileceği bakiye maddi zararının 52.404,24 TL olabileceği, davalı … şirketinin ZMMS sigorta poliçesinden kaynaklı sorumluluğunun 250.000,00 TL olduğu, bu tutarın 109.617,02 TL sinin 24.07.2014 tarihinde davacılara ödendiği, kalan limitin (250,000 – 109.617,02) 140.382,98 TL ‘ nin 87.978,74 TL’ sinin davacı anne …’ a, 52.404,24 TL’ sinin ise davacı baba … ‘a ödenebileceği bildirilmiştir.
Dosyanın Ankara —. Asliye Ticaret Mahkemesinin —- tarihli kararı ile yetkisizlik kararı verilerek mahkememize gönderildiği, mahkememiz esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama sonunda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacılar vekilinin 24/06/2020 tarihli dilekçesi ile, davalı … şirketince poliçe limitleri dahilinde azami tutar üzerinden taraflarına ödeme yapıldığını, karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, dava konusuz kaldığından dosyanın bu haliyle karara çıkarılmasını talep ettiği, davalı vekilinin 16/03/2020 tarihli dilekçesi ile; davacı taraf ile sulh olduklarını, sözü geçen sulh anlaşması gereği davacı ile anlaşma sağlandığını, yapılan sulh anlaşması gereği, davacı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, davanın konusuz kalması nedeniyle reddine karar verilmesini beyan ve talep ettiği, dilekçe ekinde sulh anlaşması ve ibraname ibraz ettiği anlaşılmakla konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL harcın, peşin alınan 240,71 TL harçtan mahsubu ile bakiye 186,31 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
2-Taraflarca yargılama gideri talep edilmediğinden, yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
3-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.