Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1120 E. 2022/238 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1120 Esas
KARAR NO : 2022/238

DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesi Nedeniyle Verilen Çekten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

İş bu dosya ve birleşen dosya ile mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesi Nedeniyle Verilen Çekten Kaynaklanan) davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkillerinden davacı————konusunda tarafların 02/04/2018 tarihli sözleşmeyle anlaştıklarını; davalının yüklenici, kök dosyanın davacısı olan müvekkilinin iş veren olduğunu; davalı yüklenici şirkete yapacağı işlere karşılık———– verdiklerini, çeklerde keşidecinin birleşen dosyanın davacısı şirket olduğunu, lehtarının kök dosyanın davacı şirketi olduğunu ve her üç çekinde lehtar olan — cirosuyla her iki dosyanın davalısı — davalı şirketin çeklerin hamili olduğunu belirterek; davalının edimin hiç yerine getirmediğinden bahisle çeklerin bedelsiz kaldığını, davalının edimlerini yerine getirmediğini delil tespiti yoluyla —- değişik iş sayılı dosyasıyla tespit edildiğini, oradaki raporda işin sadece %40’nın tamamlandığını, yapılan iş bedelinin ——- olduğunu, eksik kalan kısmın sözleşmeye göre inceleme yapıldığında rayiç bedelinin 1.568.295,80 TL olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle çek bedellerinin karşılıksız kaldığının sabit olduğunu ileriye sürerek davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiş, bilahare birleşen dosya ile birleşen dosyanın davacısı —— bu çekleri——- verdiğini, ——- davalıya verdiğini, davalının edimlerini yerine getirmediğinden dolayı keşideci olarak birleşen dosyanın davacısı olan şirketinde çekleri ödeme sorumluluğunun kalmadığını belirterek keşideci açısından da çekler yönünden menfi tespit kararı verilmesi talep edilmiş; bilahare yargılama esnasında çekler ödendiğinden dolayı dava istirdat davasına dönüşmüştür.
SAVUNMA : Davalı vekili, her iki dosya yönünden de dava konusu olan inşaatın tek bir inşaat olduğunu, davacı tarafın yer tesliminde geciktiğini, yer teslimi zamanında yapılmadığını, bu nedenle iş bitimi süresinin devamlı uzadığını, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince işin bitim süresinin uzatım sebebinin davacı olduğunu; buna rağmen müvekkilinin iyi niyetle sözleşmeyi ayakta tutmak için çalıştığını, davacı tarafın sözleşmenin 4.2/1 maddesinde belirtilen——-hükümlerine uymadığını, müvekkilini zarara uğrattığını; sözleşmede söz konusu olan daireyi müvekkiline zamanında teslim etmediğini; müvekkilinden sözleşme —- müvekkilinin teminat çeki bile vermeyi kabul ettiğini ancak davacının buna rağmen daire teslimi geciktirdiğini; davacının dayandığı delil tespitinin de kendilerinin katılımıyla düzenlenen bir delil tespiti olmadığını, bu nedenle geçersiz olduğunu, delil tespitinde tespit edilen hususlarında — olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, bedelsiz kaldığı iddia edilen çeklerden dolayı İİK 72 madde gereğince açılan menfi tespit davası olup, yargılama esnasında çekler ödendiğinden davaya istirdat davası olarak devam edilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafından yaptırılan delil tespitine ilişkin dosya getirtilmiş, taraf delilleri toplanmış, —– iş görülmüş, uzman bilirkişiden rapor alınmış, keşifte davacı tanığı dinlenmiş, toplanan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahallinde yapılan keşifte dinlenen davacı tanığı —–olduğunu, davalı ——- binanın —- yapacağını, işin %35 civarını—konusu bu %35’lik —- malzeme bedelinin de dahil olduğunu fakat bu malzemeyi dahi ——– yapılan tespitin davalı şirket işi terk ettikten sonra 2 -3 ay sonra yapılan tespit olduğunu, tespit esnasında yarım kalan işi tamamlamaya henüz başlamadıklarını, delil tespitinden sonra yarım bırakılan işi tamamlanmasının başlandığını; bu nedenle delil tespiti raporunun aynen doğru olduğunu, çekilen fotoğraflarla birlikte gerçeği yansıttığını beyan etmiştir.
Taraflar arasındaki yazılı sözleşme gereğince davalının tapu kayıtları belli olan bir —– üstlendiği, —– sözleşmede açık açık belirlendiği,
Davanın 3 adet çeke yöneldiği, bunların —–, dava esnasında çeklerin bu bedelinin tamamen ödenmiş olduğu,
Davalının yaptığı işin bedelinin belirlendiği mahkememizce mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuyla belirlenen bu bedelin —- inşaat mühendisinin 29/09/2021 tarihli raporunda söz konusu olan belirlemede; yapılan işin bedeli belirlenirken yapılan her bir kalem işin ayrı ayrı hesaplandığı, her bir kalem yönünden işin bitirme oranlarının farklı farklı olduğu, bir kısmında çok yüksek oranda iş tamamlanmışken bir kısmında %22 gibi çok düşük oranlarda da işin tamamlanmış olduğu; buna göre yapılan hesaplama metodunun yerinde olduğu mahkememizce benimsenmiş ve iş bu davanın ve birleşen dosyanın davalısı olan yüklenici şirketin yapmış olduğu işin bedeli —–olduğu tespit edilmiştir.
Buna —- bedeli eklendiğinde —– ulaşılmakta olup, davacının bu miktarın üzerinde bir ödemeyi ispatlaması halinde davanın tam kabulüne karar verilebileceği ve 699.575,52 TL’nin ödenen çek bedeli olarak istirdadına karar verilebileceği açıklanmış; ancak davacının toplam ödemesinin —-olduğu, bu nedenle bu miktardan davacının yaptığı —- düşülmesiyle geriye kalan—– kabulüne karar verilebileceği belirlenmiş;
Bu husus davacıya izah edilmiş, aradaki ——- ödemeyi ispatlaması istenmiş, söz konusu olan bu ödemenin davacının kestiği —- ilişkin olduğu ve üçüncü şahıslara yaptırılan işlerin bedelinin taraflar arasındaki sözleşmeye göre tespit edilen bedelle yapılma tarihleri arasındaki fark sebebiyle üçüncü kişilere fazladan ödenen miktar olduğu davacı tarafından açıklandığı; üçüncü şahıslara yaptırılan işlerden sözleşmeyle belirlenen rakamın üzerinde yapıldığı kabul edilerek davanın tam kabulüne karar verilmesi davacı vekilince istendiği ancak üçüncü kişilere yaptırılan işin bedelinin doğrudan davalıdan istenemeyeceği, zira davamızın menfi tespit davası olduğu, bu şekilde açıldığı, bu nedenle ancak bu çeklerin verildiği sözleşmeyle belli olan ve bu husus davacınında kabulünde olduğu için ve davalının da bir kısım işi yaptığı, yaptığı işin bir bedeli olduğu, davacı tarafça yapılan ödemelerin belli olduğu, bu bedele üçüncü şahıslara yaptırılan —— eklenemeyeceği nazara alınarak, mahkememizce davacının yaptığı ödemelerden davalının yaptığı işin bedeli düşülmek suretiyle çek bedellerinden kalan 634.184,48 TL’lik kısım nazara alınarak hüküm oluşturulmuş, davalı vekili istifa etmeden önce her ne kadar —– bulunduğu, bir daireden bahsetmiş ise de; söz konusu dairenin verilmediği bu nedenle sadece yapılan işin bedelinin belirlenip; davacının ödemelerinden düşülmek suretiyle karar verilmesinin yeterli olacağı; istirdat davalarında faizin ödeme tarihinden itibaren başlayacağı nazara alınarak her bir ödeme miktarı dikkate alınmak suretiyle o tarihlerden itibaren faize hükmedilmiş; reddedilen kısım yönünden işlemiş faiz alacağın son ödenen ödeme tarihlerinden düşülmek suretiyle asıl davada hüküm oluşturulmuştur. Zira, asıl davada davacı lehtar olup, söz konusu—- konumundadır ve çeklerden dolayı menfi tespit davası açmakta hukuki menfaati vardır. Birleşen dosyanın davacısı ise çeklerin keşidecisi olup keşideci yönünden lehtar dışındaki hamillere menfi tespit davası açılmasında hukuki menfaat bulunmamaktadır. Çünkü çeklerin lehtar elinde olması halinde arada bir üçüncü şahıs olmadığı için keşideci çeklerin bedelsiz kaldığını ileriye sürebilir ancak birleşen dosya yönünden davacı ile davalı arasında çeklerin lehtarı olan —–girmiş olup, çekin keşidecisi bu çekler elinden çıktığı için çeki elinde tutana çek bedelini bir kez ödemek zorundadır. Bu şahsın—– keşideci yönünden bir farkı yoktur. Bu sebeple birleşen dosyanın davacısının dava açmakta hukuki menfaati yoktur. Hukuki menfaati çek bedeli kadar keşideciye menfaat sağlamak suretiyle bu çekleri elde eden kök dosyanın davacısı ve çeklerin lehtarı olan —–çeklerin bedelini yapılmayan iş nedeniyle karşılıksız kaldığını iddia edebilir. Bu sebeple birleşen dosya hukuki menfaat yönünden reddedilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İş bu davanın kısmen kabulü ile,
İstirdada dönüşen davada 634.184,48 TL’nin
İlk 30.000,00 TL’sinin —–
Sonra gelen ——-Kalan 571.184,48 TL’ye ise 10/04/2018’den itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınıp, iş bu dosyanın davacısına verilmesine,
Fazlaya dair 65.390,52 TL yönünden talebin reddine,
Bu dosya ile birleşen ——Esas sayılı dosyasındaki davacının talebinin keşideci olması sebebiyle hukuki menfaat yokluğundan reddine,
İş bu dosyada alınması gereken 43.321,10 TL ilam harcından peşin olarak alınan 11.947,00 TL ilam harcının mahsubuyla eksik 31.374,10 TL harcın davalı …’—alınarak hazineye irat kaydına,
İş bu dosyada tamamı davacı tarafında karşılanan 11.982,50 TL peşin ilam harcının tamamı ile 4 normal 6 elektronik tebligat gideri ( birleşen dosya yönünden çıkan hesaba katılmadı ) 97,00 TL tebligat giderinin ve 1.789,90 TL bilirkişi ücreti, araç gideri ve keşif heyeti giderinin kabul ve ret oranları gereğince, 1.711,44 TL’lik kısmının toplamı 13.693,94 TL yargılama giderinin ….—- alınarak kök dosyanın davacısı —– verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
İş bu dosyada karar tarihindeki ——-gereğince, 48.759,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı …—– alınarak kök dosyanın davacısı ….—- verilmesine;
Davalı şirket vekili istifa etmiş olsa dahi bir müddet davalı şirketi vekil ile temsil edilmesinden dolayı bu hususun vekalet ücretini gerektireceği —-ücretinin de kök dosyanın davacısı ..—- alınarak ….—– verilmesine,
———— esas sayılı dosyasında;
Dava açılırken —- peşin ilam harcından maktu ret harcının mahsubuyla bakiye 11.866,30 TL harcın talebi halinde davacı ——verilmesine,
Bu dosyada tamamı davacı ———tarafından karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacı bu şirkete iadesine,
Karar tarihindeki ——- gereğince birleşen dosyada dava, dava şartı olan hukuki menfaat nedeniyle reddedildiği için ve kendini —- temsil ettirdiğinden dolayı davalı taraf vekalet ücretine hak kazanacağından maktu vekalet ücreti taktirine, 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin——– dosyanın da davalısı olan ….—- verilmesine,
Dair karar, her iki dosyanın da davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu