Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1103 E. 2019/43 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1103 Esas
KARAR NO : 2019/43
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil (alacaklı) şirket tarafından, fatura alacağından kaynaklı davalı taraf aleyhine Beykoz İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyası ile ilamsız İcra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından asıl alacağa, alacağın ferilerine ve faizine itirazda bulunulduğunu bunun üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulduğunu, davalı tarafından yapılmış olan iş bu itiraz haksız ve hukuka aykırı olup iptalinin gerekmekte olduğunu beyan ederek, davalı borçlu tarafından Beykoz İcra Müdürlüğünün ——esas sayılı icra dosyasına yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına takibe kötü niyetle itirazda bulunan davalının %20 ‘den aşağı olmamak üzere İcra İnkar Tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı firmanın taşıma tahhütlerini ticari ilişkinin esaslı unsuru olan takvime bağlı kalarak süresi içinde yerine getirmediğini, sözleşme genel şartlarına bakıldığında davacı firmanın gecikmeyi oluşturacak haklı bir sebebinin olmadığının açıkça görüldüğünü, davacı tarafça taşıma taahhüdünün taraflarca belirlenen takvim süresi içinde yapılmaması yüzünden, taşıma konusu yarış tekneleri ve ekipmanları belirtilen sürelerde varış limanlarına ulaşamamış olup, salt bu nedenle Yanbu ve Adana yarışlarının ertelendiğini ve gecikmeli olarak yapılabildiğini, davacının ağırlaştırılmış özen kusuru sebebiyle müvekkili şirkete gerek organizatörleri gerekse dünya federasyonu (UIM) karşısında prestijini yitirdiği gibi maddi zarara ve kar kaybına uğradığını belirterek davanın deniz taşımacılığına ilişkin bir navlun ücretine ilişkin olup, Deniz İhtisas Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiğini, deniz ihtisas mahkemesi olarak İstanbul mülki sınırları içinde İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, dava konusu navlun alacağı ile ilgili yargılama yapma görevinin bu mahkemeye ait olduğunu, davanın bu mahkemeye gönderilmesini, davacı yanın müvekkili şirket aleyhine başlatmış olduğu icra takibine ilişkin itirazlarının kabul edilerek her türlü yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, müvekkili şirket aleyhine başlatılan haksız takip nedeniyle alacağın %20 ‘sinden aşağı olmamak kaydıyla davacı firma aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, borçlu taraf ile davacı şirketin —– yapılacak olan ——– yarışcak olan davalıya ait sürat teknelerinin deniz yolu taşınması konusunda anlaşıldığı, davalı tarafın gidiş ve dönüş navlunu ile yan masrafalara ilişkin borcunu ifa etmekten kaçındığı, faturaları ödemediği, Beykoz icra Md. Ne açılan icra dosyasına yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamı ile icra inkar tazminatı talebinden ibarettir.
Dosyanın, Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açıldığı, Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesince —– tarihli —–E.—- K. Sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize geldiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce öncelikle görev incelenmiştir.—- tarihli olurla İstanbulda kurulan Deniz Ticaret Mahkemesi HSYK’nun —- tarihli ve — sayılı kararı ile görev sınırları belirlenmiş bir mahkemedir.
Davamızda mahkememizin mi, Deniz Ticaret Mahkemesinin mi görevli olduğunun tespiti gerekmiştir.
Davamızın konusu olan uyuşmazlık, deniz taşımasından doğan davalı tarafın gidiş ve dönüş navlunu ile yan masrafalara ilişkin borcunu ifa etmekten kaçındığı, faturaları ödemediğinden kaynaklı olup, TTK.’nun 5.kitabı deniz ticareti başlığını taşımakta olup, deniz yoluyla taşıma işleri 5.kitabın 4.kısım 3.bölümünde Navlun Sözleşmesi başlığı altında düzenlenmiştir. Bu nedenle uyuşmazlığın deniz ticaretinden doğduğunun kabulü gerekir. Davanın bir bütün olarak ihtisas mahkemesinde görülmesi usul ekonomisi açısından da uygundur.
TTK.’nun 5/2.maddesi uyarınca, bir yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir. Bu çerçevede, İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemeleri HSYK tarafında deniz ticaretine ve deniz sigortasına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiş ve bu mahkemelerin yargı çevresi İstanbul ili olarak belirlenmiştir. Bu düzenleme bir görev düzenlemesidir.
Dava 6100 sayılı HMK nun yürürlüğe girmesinden sonra açılmış olmakla ve HMK 1. maddesi uyarınca göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir denilmekle; ve görevle ilgili olarak yargılamanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden, TTK.5/2. Maddesi uyarınca deniz ticaretinden doğan davalara bakmakla görevli İstanbul 17. Aliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğundan, görevli Mahkeme Deniz Ticaret Mahkemesi olmakla; dava dilekçesinin mahkememizin görevsizliği nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davanın mahiyeti itibarı ile davaya bakma görevi İstanbul 17. Aliye Ticaret Mahkemesine ait bulunmakla; dava dilekçesinin mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeni ile REDDİNE,
2-Yasal süre içinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin HMK 331/2 md. gereğince görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, hükmün tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/01/2019