Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1088 E. 2020/101 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1088 Esas
KARAR NO : 2020/101

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanmış taşımacılık sözleşmesi gereğince ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin işbu ticari ilişkiden kaynaklı fatura alacağını davalıdan tahsil edemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’ nün —-. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve yersiz olduğunu iddia ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının icra takibine konu ettiği toplam 37.784.08TL fatura kesilmeden önce müvekkilinin davacıdan bakiye 2.500 TL alacağın olduğunu, bu durumda kesilen faturaların cari hesap karşılığının 35.284.08 TL olması gerektiğini, davacımn limited şirketi olarak faaliyete geçmeden önce faturalarını —— adıyla kestiğinden müvekkil firmanın da ödemelerini —– ismine yaptığını, davacının—.şirket olarak faaliyet göstermeye başlamasıyla birlikte müvekkil tarafından ödemelerin davacı şirketin hesabına yapıldığını, davacının kestiği faturaların bedelinin tamamen ödendiğini savunarak davanın reddini ve davacının % 20 tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen İst. And. ——–.İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafından fatura alacağından kaynaklı 37.783,57 TL asıl alacak ile 1.924,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 39.708,02 TL’nin davalıdan tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 14.03.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından yasal süresi içinde takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, davalının istanbul Anadolu —–. İcra müdürlüğü —–esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile % 20 icra inkar talebine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için tayin edilen günde dosya Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi kök raporunda; Davalı vekilinin dosyaya sunduğu—— — bedelli iki faturanın, davalı şirket adına, ————–” olarak kesildiğinin görüldüğünü, Davacı şirketin ticari sicil kayıtlarmın dosyada bulunmaması sebebiyle, davacı şirketin hangi tarihte lirnrted şirket olduğu, daha önceki işleticisinin kim olduğu hususunda bir tespit yapılamamış ise de davalının sunduğu her iki cari hesap kaydından, hizmetin bir yerden, yani davacıdan alındığı, başka bir deyişle, ———- faaliyetine devam ettiği, hususunun anlaşıldığını, Davalı şirketin kayıtlarında ödeme olarak kayıtlı bulunan;14.608.40 TL tutarlı ödeme ile, 31.12.2017 tarihli ——– hesabında bulunan 20.043.50 TL bedelli ödemenin, davacı şirket defterinde bulunmadığını, Takip konusu olmamakla birlikte davacının ticari defterlerinde 30.09.2017 tarihinde kayıtlı olan 1.876.20 TL fatura da davalı defterinde bulunmadığını,Davacı, bu fatura ve içeriği hizmetin verildiğine dair dosyada bir belge bulunmadığını, Bu durumda davalı şirketin, davacı şirket adına ————– tutarlı ödeme ile, davacı şirkete 14,608.40 TL tutarlı ödemeyi yaptığını, usulen (ödeme belgeleriyle birlikte) ispat etmesi gerektiğini, Davalının dosyaya sunduğu banka dekontlarıyla, davalı şirketin,———- adına defter kayıtlarındaki gibi toplam 20,043.50 TL ödeme yaptığının anlaşıldığını. Bu durumda davalı şirketin, —————- hesabından kaynaklı 9.346.80 TL lik ödemenin (virman kaydının) kabul edilmesi gerektiğini, Diğer taraftan, davalı şirketin, davacı şirket ile olan İlişkisinde, defterine kayıt ettiği 10.07.2017 tarih 14.603.00TL lik ödemenin, davacı kayrtlarında olmadığının tespit edildiğini, Bu durumda davalı şirketin ödemesi, (51.195,20- 14.608.40) = 36.586.80 TL kabul edilmesi gerektiğini, Taraflar arasında İhtilafsız olan takip konusu fatura miktarı, 37.783,57 TL olup, bu durumda davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan (37.783.57 – 36.586.80) = 1.196.77 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, Davalı vekili, faturalar kesilmeden önce davacıdan 2.500 TL alacaklı olduğunu öne sürmüş ise de incelenen ticari defter kayıtlarından, bu hususun tespit edilemediğini, Davacı takipteki alacağına, 1.924.45 TL işlemiş faiz talep etmektedir. Takip konusu faturaya ilişkin cari hesaba dayanmakta olup, takip öncesi davalıya temerrüt ihtarı yollanmadığını, bu nedenle faiz hesabı yapılamadığını, davacının, takip tarihi itibariyle davalı şirketten 1,196.77 TL alacaklı olduğu, bu alacağın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili gerektiği görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davacı vekili duruşmada; bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, davalının iddia ettiği gibi dava dışı —– isimli kişinin müvekkili şirketle herhangi bir bağının bulunmadığını, müvekkili şirketin yetkilisinin—– olduğunu, itirazlarımız doğrultusunda uzman bir bilirkişiden yeni rapor alınmasını, mahkeme aksi kanaatte ise ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Ticaret sicil müdürlüğüne müzekkere yazılarak; davacı şirketin önceki ve sonraki ortaklarının ve yetkilisinin kim olduğu sorulmuş ve alınan cevaptan sonra dosya davacının itirazları doğrultusunda önceki bilirkişiye tevdi edilerek EK RAPOR alınmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi Ek Raporunda; Davacı ve davalı defterinde, 10.07.2017 tarihinde kayıt edilmiş 14.608.00 TL fatura kaydı mevcuttur. Davalı defterinde, bu fatura bedelinin aynı tarihte ödendiği kaydedilmiş ise de davacının defterinde bu ödeme kaydı bulunmamaktadır. Bu durumda davalının, 14.608.00 TL’lik ödemeyi, usulen kanıtlaması gerekmektedir. Ne var ki davalı bu ödemeyi kanıtlayamamıştır. Bu durumda, davacının faturası, 37.783.10 TL, davalının ödemesi ise, 30.643.00 TL kabul edilebileceğinden, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan, (37.783.10 – 30.643.00) = 7.140.10 TL alacağı olduğu kanı ve sonucuna varıldığını, Kök raporla, İşbu ek rapor arasındaki alacak farkının, kök raporunda, 9.346.80 TL’lik virman kaydının, (organik bağ olduğu düşüncesiyle) davalı lehine ödeme kayıt edilmesinden ve ayrıca davalı defterinde 20.02.2018 tarihli 2.472.90 TL ödeme kaydının sehven dikkate alınmamasından kaynaklandığının anlaşıldığı kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin olup, iki tarafın da defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak denetime uygun olan ve mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; Davacı ve davalı defterinde, 10.07.2017 tarihinde kayıt edilmiş 14.608.00 TL fatura kaydı mevcuttur. Davalı defterinde, bu fatura bedelinin aynı tarihte ödendiği kaydedilmiş ise de davacının defterinde bu ödeme kaydı bulunmamaktadır. Bu durumda davalının, 14.608.00 TL’lik ödemeyi, usulen kanıtlaması gerekmektedir. Ne var ki davalı bu ödemeyi kanıtlayamamıştır. Bu durumda, davacının faturası, 37.783.10 TL, davalının ödemesi ise, 30.643.00 TL kabul edilebileceğinden, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan, (37.783.10 – 30.643.00) = 7.140.10 TL alacağının bulunduğu davacı ile —— arasında organik bağ olduğu hususunda dosya delil bulunmayışı, davalının ödeme yaptığıına ilişkin yeterli delil bulunmamasından dolayı davanın kabulü ile Davalının İstanbul Anadolu —–. İcra müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 7.140,00 TL asıl alacak üzerinden kabulü ile takibin takip şartlarındaki haliyle aynen devamına, Asıl alacağın takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına, İİK 67/2 maddesi gereğince 7.140,00 TL üzerinden davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-DAVANIN KABULÜ İLE,
Davalının İstanbul Anadolu —-. İcra müdürlüğünün —Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 7.140,00 TL asıl alacak üzerinden kabulü ile takibin takip şartlarındaki haliyle aynen devamına,
Asıl alacağın takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
2-İİK 67/2 maddesi gereğince 7.140,00 TL üzerinden davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılmış, 35,90 TL başvurma harcı, 121,94 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı olarak toplam 163,04 TL harç gideri ile tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olarak toplam 931,90 TL masraf olmak üzere toplam 1.094,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4——- tarifesi uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Alınması gereken 487,73 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 121,94 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 365,79 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.