Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/978 E. 2020/392 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/632 Esas
KARAR NO: 2020/409
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2017
KARAR TARİHİ : 29/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilkeçesinde özetle; davalı şirkete sigortalı ——— malik ve işleteni olduğu — plakalı aracın— tarihinde —– plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, davalıya sigortalı araç sürücüsünün dosya kapsamındaki maddi h asarlı trafik kazası tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere kazanın oluşumunda % 100 kusurlu olduğunu, — plakalı aracın ———— sigortalı olduğunu, davalının hasarın tamamından ve değer kaybından poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kaza akabinde hasarın tespiti amaçlı ekspertiz atandığını ve aracın tamir bedeli olarak —- tespit edildiğini, meydana gelen hasar neticesinde—- plakalı araçta değer kaybının oluştuğunu, ekspertiz raporu için —- Ekspertiz ücreti ödendiğini, davalı — şirketine hasar bedelinin ve değer kaybı alacağının taraflarına ödenmesi için —- tarihinde başvuru yapılmışsa da işbu davanın açıldığı güne kadar taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının — tarihinde temerrüde düştüğünü, —- şirketinden alacağını temlik yoluyla —— devrettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- Hasar bedelinin, —Değer kaybı bedelinin ve —- Ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan —- tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dilekçesinde bahsi geçen işleteni —- plakalı aracı —– tarihleri arasında teminat altına aldığını, davaya konu hiçbir meblağı kabul teşkil etmemek kaydıyla poliçeden dolayı müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına — Olduğunu, davacı yana ait — plakalı araçta meydana gelen hasar sebebiyle hasar dosyası kapsamında—plakalı araç maliki — tarihinde — araçta meydana gelen değer kaybına ilişkin —- tarihinde — Olmak üzere toplam —– Tazminat ödemesi gerçekleştirildiğini, davacının sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu yönündeki iddiasını kabul etmediklerini, davacı tarafın müvekkilinin aracında —- Hasar meydana geldiğine yönelik iddiasının mesnetsiz olduğunu, hasar ihbarının ardından görevlendirilen eksper tarafından yapılan inceleme neticesinde araçta meydana gelen hasar bedelinin —- Olarak tespit edildiğindi, davacı şirket tarafından yansıtma faturası gönderilmediği için araç maliki —-hasar bedeli olana —-Ödendiğini belirterek müvekkili şirketin tazminat ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiğinden haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafça yargılama devam ederken taraflar arasında sulh anlaşması yapıldığı ve bu nedenle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden de kendileri lehine herhangi bir talepleri olmadığından dolayı bu yönde mahkemece hüküm kurulması istenildiğini belirtir beyan dilekçesi gönderdiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekilince taraflar arasında düzenlendiği belirtilen —– tarihli dilekçe ekinde “makbuz, ibraname ve feragatname” başlıklı belge mahkememize ibraz edilmiş ve mahkememizce gerekli inceleme yapılmış, sulh protokol örneği davalı vekiline tebliğe çıkarılmış, iki haftalık kesin süre içinde sulh doğrultusunda beyanda bulunması aksi halde sulh doğrultusunda dosya kapsamına göre karar verileceği ihtar edilmiş davalı vekilince beyanda bulunulmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, davacı vekilinin beyanı ve mahkememize sunulan —- tarihli dilekçe ekinde yer alan belge nazara alındığında davanın konusu kalmadığı anlaşılmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmsine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri gerek davacı vekilinin beyanı gerekse taraflar arasında düzenlendiği anlaşılan yazılı belge uyarınca değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
Her ne kadar kısa kararda ——– karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı.” denmiş ise de taraf vekillerinin hazır olmadığı sehven yazıldığı anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Harçlar kanununa göre alınması gerekli 54,40 TL. harçtan peşin alınan 31,40 TL. harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL. Harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Taraflarca yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. Maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 29/09/2020