Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/951 E. 2018/390 K. 17.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/951 Esas
KARAR NO : 2018/390

DAVA : Alacak (Çatmadan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı … şirketine …… sigortalı, müvekkiline ait ……. plakalı aracın 06/06/2017 tarihinde çalındığını, araç rayiç bedelinin ödenmesi için sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, başvuru üzerine …… nolu dosyanın açıldığını, akabinde noter aracılığıyla ihtar çekildiğini tüm bunlara rağmen sigorta şirketince ödeme yapılmadğını beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 35.000,00 Tl ile aracın rayiç bedeli belirlenerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça, müvekkili ile davacı arasında …….” başlıklı ……. numaralı sigorta poliçesi 2 numaralı maddesinde belirtilen kullanım şekli klozuna aykırı kullanımın söz konusu olduğunu, aracın kullanım şeklinin hususi otomobil olduğunu, davacının aracını kısa/uzun süreli olarak 3.şahıslara kiraladığının tespit edildiğini, müvekkili şirketçe kullanım klozuna aykırılık nedeniyle hasarın %80 tenzilini gerçekleştirip kalan miktar üzerinden ödeme yapmaya hazır olduğunun bildirildiği, davalı tarafın bu ödemeyi almaya yanaşmadığı beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava hukuki niteliği itibariyle kasko poliçesi kaspsamında teminat tutarının ödenmesi talebine ilişkindir.
HMK.’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK.nun 114/c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 26.06.2012 tarihli …….. sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Ticari davalar TTK.4.maddesinde sayılmıştır. Buna göre her iki tarafın tacir olması halinde davanın konusuna bakılmaksızın dava nispi ticari dava olarak mahkememizin görevi alanında olacaktır.
Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın davacı tarafından davalı … şirketine kaskolu bulunan aracın …… tarihinde çalınması sebebi ile davalıdan poliçe kapsamında araç bedelini talep edilebilecek ise miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacı tacir olmayıp, davanın da ticari nitelikte olmadığı gibi davacı ile davalı arasındaki poliçeden kaynaklanan ihtilaf olduğu ,uyuşmazlığın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşılmakla HMK 114/1 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
HMK 114/1 -C 115/2 maddeleri gereğince dava dilekçesinin mahkememiz görevsiz olmak ile usulden reddine ;
Kararın kesinleşmesi ile birlikte iki hafta içinde müracaat edildiği takdirde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve mahkeme giderlerinin görevli mahkemece ele alınmasına,
Süresinde görevli mahkemeye gönderilmesi konusunda müracaat olmadığı takdirde talep halinde harç ve yargılama giderleri konusunda karar verilmesine, ve davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..