Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/720 E. 2018/1021 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/720
KARAR NO : 2018/1021

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 10/10/2018

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının … işletmeciliği yaptığını, davalıya 2017 yılı ilk aylarından itibaren hizmet verdiğini, 53.070,85 TL’lik fatura tanzim edildiğini, davalının bakiye 12.183,35 TL ‘lik borcunu ödememesi üzerine aleyhine takip başlattıklarını ancak takibe haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında sunduğu 10/10/2018 tarihli dilekçesi ile icra dosyasındaki asıl borcun ödendiğini, davalı tarafça yapılan görüşmeler neticesinde sulh olduklarını, başkaca bir talepleri olmadığını, davanın konusuz kaldığını ve davalı ile karşılıklı olarak yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmemesi talep edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının uluslararası taşıma işi yaptığını, davacının iddia ettiği gibi …. hizmeti alınmadığını, davacının davalı şirketin tedarikçisi olduğunu, davalının almış olduğu işlerle ilgili araç sıkıntısı çekildiğinde davacıdan araç kiralanarak veya tedarik edilerek nakliye işini gerçekleştirdiklerini, taraflar arasında iş ilişkisindeki borçların ödendiğini, davacının iddia ettiği cari hesap ekstrelerinin gerçeği yansıtmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında Mahkememize sunduğu 09/10/2018 tarihli dilekçesi ile uyuşmazlığın sulh yolu ile çözüldüğünü, davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça davalının bakiye fatura bedelini ödemediğinden bahisle itirazın iptalini talep ettiği, davalının ise borcu bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, yargılama sırasında taraf vekillerinın sundukları beyan dilekçeleri ile sulh olduklarını ve karşılıklı herhangi bir talepleri olmadığını beyan ettikleri anlaşılmıştır. HMK’nın 313 ve devamı maddelerinde davaya son veren taraf işlemlerinin düzenlendiği, 315/1.madde ve fıkrasında “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” düzenlemesine yer verildiği, bu hali ile davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olması nedeniyle davanın konusu kalmadığı anlaşıldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 35,90 TL olduğundan peşin alınan 208,07 TL’den mahsubu ile eksik kalan 172,17 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı tarafça yargılama gideri talebi olmadığı beyan edilmekle yapılan yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı her ne kadar kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de vekalet ücreti talebi bulunmadığı beyan edildiğinden davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ giderleri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.