Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/694 E. 2020/462 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/694 Esas
KARAR NO : 2020/462
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/06/2017
KARAR TARİHİ : 14/10/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ——- plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile yaya müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve tüm tedavilere rağmen tamamen iyileşemeyerek daimi sakat kaldığını, artık eskisi gibi ihtiyaçlarını karşılayamayacak ve eskisine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağından ve ekonomik geleceğinin sarsılmasından kaynaklı olarak uğradığı zararlar birlikte yaşı ve kendisine izafe edilecek kusurunun da olmadığı belirtilerek fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tahkikat sonucunda müvekkilinin maddi zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere —-iş göremezlik tazminatının kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan —– ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte —- plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde — arasında sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sakatlanma halinde kişi başına azami sorumluluk limitinin kaza tarihinde —– Olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğundan kazada kusur durumunun belirlenmesi gerektiğini, davacının gerçek maluliyetinin belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle —-kapsamında tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen —– tarihli dilekçede; dava devam ederken davalı taraf ile yapılan karşılıklı sulh sözleşmesi gereği davalı tarafından tazminat alacaklarının ödendiğini, işbu nedenle dava konusuz kaldığından maddi tazminata ilişkin alacakları ödenmiş olduğundan iş bu davadan feragat ettiklerini, yapılan sulh sözleşmesi gereği tarafların birbirinden herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, davalılar tazminat ödemelerini dava açıldıktan sonra yaptıklarından davanın açılmasına sebebiyet verdiklerini, —- —–ı gereği karşı vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ettiklerini belirterek davanın feragat nedeniyle reddine, davalıların dava açılmasına sebebiyet verdiklerinden karşı vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinden vekilin feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
Feragat 6100 sayılı HMK nun 307. Vd maddelerinde düzenlenmiştir. Yasada feragatin dilekçe ile de yapılabileceği, feragatin hüküm ifade etmesinin karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayacağı belirtildikten başka HMK 311. Maddesinde feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağına yer verilmiştir.
Feragatin varlığı nedeniyle, davanın feragat nedeniyle reddine dair takdiren aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL. harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 3.400,00 TL. Vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 14/10/2020