Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/649 E. 2022/30 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/649 Esas
KARAR NO: 2022/30
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/06/2017
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihinde davalılardan— maliki olduğunu, diğer davalı— sevk ve iadaresinde bulunan — plakalı — istikametinden — İstikametine gidişi sırasında virajı alamayarak karşı şeritten gelmekte olan — plakalı sayılı araca çarpması sonucunda çift tarafları, maddi hasarlı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, —- plakalı sayılı aracın içerisinde yolcu olarak bulunan davacının kazanın akabinde ağır yaralandığını,—sevk edildiğini, davacının vücudunun muhtelif bölgelerinde kırıkların oluştuğunu,—plakalı sayılı aracın gerekse davacının içerisinde yolcu konumunda bulunduğu araç — plakalı aracın —-tarafından tanzim edildiğini, davalı —- şirketinin ortaya çıkan maddi zarardan sigorta poliçelerinde öngörülen teminat limitleri dahilinde sorumluluğunun bulunduğunu, davacının beklenen haklarına zarar verme tehlikesinin bulunduğundan cebri icra yoluyla —- Şahısların satış, devir ve temlikinin önlenmesi için davacının zarara uğramasına sebep olan—- plakalı aracın trafik kayıtları üzerinde ihtiyati tedbir konulmasını, zorlu tedavi sürecinden geçmekte olan davacının ciddi anlamda malul kalması hayatını alt üst ettiğini, en ufak gündelik işlerini dahi başkasının yardımı olmadan yapamaz hale geldiğini, davacının psikolojik olarak da bu süreçte yıprandığını, — manevi tazminatın sigorta şirketi hariç olmak üzere diğer davalılardan kaza tarihi olan —tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini,— tazminatının kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu ıslah dilekçesinde; Dava dilekçesinde talep ettikleri— maddi tazminat taleplerini — sürekli; —-geçici iş göremezlik tazminatı alacağına yönelik olarak tefrik etitklerini, — sürekli iş göremezlik zararına ilişkin tazminat taleplerini ise — artırarak —- yükselttiklerini, dava dilekçesinde davalı olarak gösterdikleri —kaza neticesinde vefat etmiş olduğundan ona karşı açmış oldukları davayı — tarihli dilekçemizle atiye terk ettiklerini de hatırlattıklarını, — sürekli iş göremezlik tazminatı ile —geçici iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesini, davacının yaşadığı acıyı bir nebze de olsa hafifletmek için — manevi tazminatın kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalı — tahsili ile davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı —- tarihli dava dilekçesine cevabında özetle; —– müvekkil sigorta
nezdinde tanzim edildiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla öncelikle kusuru durumunun tespitinin gerektiğini, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, müterafık kusur ve hatır taşıması konusunun irdelenmesini, davacının maluliyetinin —–kaza ile illiyedi de irdelenerek tespit edilmesini, dava öncesi yapılan başvuruda eksik evrak bulunduğunu bu
bağlamda dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceği, davacı ile müvekkili arasında ticari bir ilişkinin bulunmaması nedeni ile yasal faiz talep edilebileceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı —- tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle;—— işçi olarak çalışan maliki oldukları — plakalı araç sürücüsü— kaza anında vefat ettiğini, tek kusurlunun kendisi olduğundan söz edilemeyeceği, ayrıca davacının —-ait araçta —- birlikte olduğu, araç içinde taşınmasının bir iş ilişkisinden kaynaklı mı yoksa hatır için m, taşındığının tespitini talep ettiklerini, kazaya karışan birden fazla araç olduğunu, kusur durumunun tespitinin gerektiğini, ayrıca maliki olduğu aracın —-davalı —– şirketi tarafından düzenlendiğini, maddi tazminat taleplerinden öncelikle sigorta şirketinin sorumlu olacağını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, davacıya rücu ya tabi —– tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmasının tespitinin gerektiğini belirterek, davanın reddini
savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle —- tarihli trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminata ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; —- tarihinde meydana gelen kazada davacının yaralanması nedeni ile davalı işleten ile sigortadan talep edilebilecek maddi ve manevi tazminat ve miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizde yapılan ilk duruşma celsesinde;—–gönderilerek kaza sebebi ile sürekli yada geçici yaralanmasına ilişkin rapor aldırdılmasına ”şeklinde karar verilmiştir.
— karar nolu raporunda; Mevcut tıbbi belgelere göre;—- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının— olduğu, —– kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğu bildirilmiştir.— tarihli duruşmada verilen ara kararda ; —- değiştirilen ve iptal edilen maddeleri de dikkate alınmak suretiyle —–müzekkere yazılarak kaza tarihinin belirtilerek; uygun yönetmeliği göre maluliyet raporunun düzenlenmesinin istenilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
———sadece beden çalışma gücünün — kaybedip kaybetmediğine — ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, — tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle —– süresinin kaza tarihinden itibaren — kadar uzayabileceğinin mütalaa olunduğu bildirilmiştir.
— tarihli duruşmada verilen ara kararda; dosyanın kusur—– tevdine karar verilmiştir.
Dosyada mübrez kusur ve aktüer bilirkişisinin raporunda özetle; Tüm delillerin hukuki münakaşası, her türlü hukuki tavsif, tarafların, masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer
istemleri ile İİK Md. 67/2 kapsamına giren taleplerin takdiri ve nihai kararı tamamıyla — olmak üzere; —— verilen görev çerçevesinde, dosya içeriğinin, dosya incelemesi kapsamında elde
edilen bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- KUSUR YÖNÜNDEN;DAVALI YAN SÜRÜCÜSÜ —— Kazanın oluşumunda Asli ve Tam Kusurlu olarak % 100 ORANINDA KUSURLU OLDUĞU;
DAVACININ YOLCUSU OLDUĞU ARAÇ SÜRÜCÜSÜ —-: Atfı kabil bir
KUSURUNUN BULUNMADIĞI; DAVA DIŞI SÜRÜCÜ—–: Atfı Kabil Bir Kusurunun BULUNMADIĞI; MÜTERAFİK KUSUR HUSUSUNDA: Davacının yolcu konumunda seyahat ettiği kamyonetin sağ ön (sürücü yanı) koltuğunda oturmakta ve dolayısı ile— gereğince emniyet kemeri kullanma zorunluluğu altında iken vaki kazada bedensel zarara uğradığı; Kazaya müdahale eden kolluk görevlilerince tanzim edilen —- takmadığının belirsiz olarak işaretlendiği; Buna karşın davacıya kaza sonrası tıbbi ilk müdahalenin yapıldığı —– raporunda; Vaka hikâyesinde emniyet kemerini taktığını beyan ettiği; bu beyanın aksine dosya kapsamında bir tespit veya beyanın bulunmadığı, yine bu raporun incelenmesinde —– gerçekleşebileceğinden emniyet kemeri taktığı kanaati oluşmakta
ve takmadığının kabulünde dahi yaralanma şekli ile kemer takmamasının arasında nedensellik bulunmadığı kanaatine varılmış olmakla birlikte; —- Geçici ve Sürekli Maluliyet Durumu; Rapor ——–tarafından düzenlenen —–tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının, —— olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren—aya kadar uzayabileceği, oy birliği ile mütalaa edildiği, Rapor —–tarafından düzenlenen raporda; —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının ——– hükümlerinden yararlanılarak ve meslek
bildirilmemekle —- oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
Tıbbi iyileşme süresinin—-aya olarak kabulünün uygun olacağı kanaatine varıldığı,
3- MADDİ ZARAR; — rapor tarihinde, davacının— tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu; Geçici İş Göremezlik Zararı; — geçici iş göremezlik zararının, —- tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının dava dosyasında tespit edilemediği, mevcut ise hesaplanan işbu tutardan tenzilinin gerektiği, — kararı dikkate
alındığında sigorta şirketinin sorumluluğundan söz edilebileceği,
Sürekli maluliyet Zararı;——– sürekli maluliyet oranı ve kazada yolcu konumunda bulunan davacının kusurunun bulunmadığının kabulü ile —olduğu, davalı—- tarafından düzenlenen —–limitleri dahilinde bulunduğu,—– sürekli maluliyet oranı ve kazada yolcu konumunda bulunan davacının kusurunun bulunmadığının kabulü ile — olduğu, davalı — şirketi tarafından düzenlenen —–limitleri dahilinde bulunduğu,
Dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte talep edilebileceği,
4- MANEVİ TAZMİNAT; Davacı vekilinin dava dilekçesinde
Ancak, Sayın Mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı, kanaatlerine ulaşılmıştır. Yukarıda yapmış bulunduğumuz açıklamalar sonucunda, tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi ve 6100 sayılı HMK ’nın 266/c.2 hükmü uyarınca bilcümle hukuki takdir ve tavsif sadece Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminata ilişkin olup, tarafların delilleri toplanarak, davacının maluliyet oranın tespiti için — iptal kararından sonra ——— yürürlükte olduğu belirtildiğinden daha önce alınan yönetmeliğe itibar edilmeyerek ek rapor alınmak üzere dosyanın —- sağlanarak, —-düzenlenen denetime uygun olan ve mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınan rapor da dikkate alınarak, —- geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının —— kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğu, alınan rapor kaza tarihi itibariyle uygun yönetmeliğe göre olup hükme esas alındığı, akabinde dosya kusur ve hesap bilirkişine tevdi edilerek düzenlenen ve denetime uygun olan rapor da dikkate alınarak, Kusur yönünden;davalı yan sürücüsü müteveffa—–: Kazanın oluşumunda Asli ve Tam Kusurlu olarak % 100 oranında kusurlu olduğu; davacının yolcusu olduğu araç sürücüsü —-: Atfı kabil bir kusurunun bulunmadığı; dava dışı sürücü —–: Atfı Kabil Bir Kusurunun bulunmadığı; Davacının yolcu konumunda seyahat ettiği —– sağ ön
(sürücü yanı) koltuğunda oturmakta ve dolayısı ile KTK nun 78. Maddesi gereğince emniyet kemeri kullanma zorunluluğu altında iken vaki kazada bedensel zarara uğradığı; Kazaya müdahale eden kolluk görevlilerince tanzim edilen Trafik Kazası Tespit Tutanağında kemer takıp takmadığının belirsiz olarak işaretlendiği;
Buna karşın davacıya kaza sonrası tıbbi ilk müdahalenin yapıldığı —— raporunda; Vaka hikâyesinde emniyet kemerini taktığını beyan ettiği; bu beyanın aksine dosya kapsamında bir tespit veya beyanın bulunmadığı, takmadığının kabulünde dahi yaralanma şekli ile kemer takmamasının arasında nedensellik bulunmadığı kanaatine varılmış olmakla birlikte; 2- Geçici ve Sürekli Maluliyet Durumu; —- rapor tarihinde, davacının— tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu; Geçici İş Göremezlik Zararı; — gün geçici iş göremezlik zararının, —olduğu, — tarafından müzekkere verilen cevapta, davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığının anlaşıldığı, —-dikkate alındığında sigorta şirketinin sorumluluğundan söz edilebileceği, Sürekli maluliyet Zararı; —— göre; —-sürekli maluliyet oranı ve kazada yolcu konumunda bulunan davacının kusurunun bulunmadığının kabulü ile — olduğu, davalı — tarafından düzenlenen —-limitleri dahilinde bulunduğu, davalı —-son duruşmada davacı vekili HMK 150 maddesi gereğince işlemden kaldırılmasını beyan ettiğinden ve dosyanın bu davalı yönünden yenilenmesi talebinden feragat ettiğini ve açılmamış sayılmasına karar verilmesini beyan ettiğinden bu davalı yönünden davanın açılmamış sayılması gerektiği, kanaatine varılarak—–yönünden davanın açılmamış sayılmasına, Diğer davalı — Yönünden açılan maddi tazminat talebine ilişkin Davanın KABULÜ ile, — geçici iş göremezlik ile — sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere Toplam: — maddi tazminatın davalılar —- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bu tahsilat yapılırken —-Dikkate alınarak sigortaya başvuru tebliği tarihi —— tarihinden itibaren, diğer davalı —- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, Davacının manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede hükmedilecek manevi tazminat duyulan elem ve ızdırabın tam karşılığı olmayıp, mağdurlarda kısmen teskin duygusu yaratmaya yöneliktir. O halde taktir edilecek manevi tazminatın miktarı teskin duygusu yaratacak bir miktar olmalıdır. Manevi tazminat bir zenginleşme aracı da değildir. Manevi tazminatın miktarının taktirinde olayın ağırlığının da gözönüne alınmasının yanı sıra tarafların sosyal ekonomik durumlarının da değerlendirilmesi gerekir. Öte yandan manevi tazminat faile verilen bir ceza da değildir. Bu nedenle faili zaruret haline sokacak bir miktara da hükmedilemeyeceğinden, Manevi tazminat talebinin Kısmen kabul- kısmen reddi ile, takdiren — manevi tazminatın davalı — kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, Fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davalı—- davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA
2-Diğer davalı —-Yönünden açılan maddi tazminat talebine ilişkin Davanın KABULÜ ile,
— geçici iş göremezlik ile — sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere Toplam: —maddi tazminatın davalılar — müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bu tahsilat yapılırken —- tarihinden itibaren, diğer davalı ——- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline,
3-Manevi Tazminat talebinin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile;
—- manevi tazminatın davalı —- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline,
4-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan — harçtan peşin alınan— — ıslah harcın mahsubu ile bakiye —- karar harcının davalılar—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden —-vekâlet ücretinin davalılar—–müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden —vekâlet ücretinin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı —- işbu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca; reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden —vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma harcı — harç giderinin davalılar —- İle ——müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
10- Davacı tarafından yatırılan tebligat ve müzekkere ücreti 647,45 TL, bilirkişi ücreti 1.400 TL ve ATK fatura bedeli 1.944,00 TL’nin toplamı 3.991,45 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı nazara alındığında 2.873,84 TL’sinin davalılar—- İle —- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine
11-Davalı —–tarafından yapılmış 100,00 TL yargılama giderinden red edilen kısma isabet eden 27,76 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
12-Diğer davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
13-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair karar, Davacı vekili ile davalı —- yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ———- Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 19/01/2022