Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/601 E. 2018/1265 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/807 Esas
KARAR NO : 2018/1328
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/12/2018
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ————–zemin kaplama malzemesi adı verilen bir malzemeyi üreten ve piyasadaki firmalara bu malzemeyi satan, piyasada tanınan bir firma olduğunu, davalı firma ————- yılında ticaret yapmaya başladığını, Müvekkili firma —–, bu ticaret kapsamında davalı firma ——– sattığını; Davalı firma ———- tarafından bir kısım ödemeler yapıldıktan sonra, 2014 yılının sonundan itibaren de Müvekkili ———– herhangi bir ödeme yapmadığını, Süreç içerisinde Davalı firma ——-ile ikili diyaloglar oluşmuş; davalı firma ——–n başka bir firma ile yaptığı işten parasını alamadığını belirtmesi nedeni ile davalı firma—— hakkında bu tarihe kadar işlem başlatılmadığını,ancak davalı firma —– tarafından bu iyi niyet suistimal edilmiş;—- Noterliğinin —– tarih,—- yevmiye nolu ihtarnamesi ile talep edilen alacağa karşılık davalı firma ——tarafından gönderilen—–. Noterliğinin——- tarih ve—–yevmye nolu ihtarnamesi ile artık böyle bir borcu olmadığı belirtilmesi üzerine resmi olarak alacak talep edildiğini, davalı firma —–hakkında İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğünün ——- E sayılı dosyasından başlatılmış olan takibe itiraz edilmiş olup; itiraz dilekçesinin içeriğinde ise Müvekkili —————– tarafından ayıplı mal gönderildiği iddia edildiğini, Bu iddialar, taraflarınca davalı firma —– borcunu ödemesi talep edildikten sonra ortaya atılmış olup; ne malzemelerin alındığı süreçte ne de sonrasında müvekkili firmaya böyle bir şikayetin vazıh veva sözlü olarak iletilmemiş olduğunu: ayıplı mal iddiasını ilk defa bu dava aracılığı ile duymuş olduğuklarını İcra takibine konu cari hesap ekstresi kapsamındaki faturaların davalıya teslim edilmiş olan malzemelere ait olduğu müvekkilin ticari defter kayıtlarıyla sabit olup, davalının itiraz dilekçesinin içeriğindeki bütün iddiaları gerçeğe aykırı, haksız ve yersiz olduğunu belirterek davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, haksız ve kötüniyetle yapılmış itiraz sebebi ile davacı şirket lehine % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini aleyhlerine açılan davanın reddini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle;————– Şirketinden aldıkları malzemenin ayıplı çıktığını, yeni fatura düzenlediklerini, eski faturayı a sonunda iptal etmiş olacaklarını söylediklerini, daha sonra parasını geri ödemek yerine mal vereceklerini, hesabın bu şekilde kapatacaklarını bildirdiklerini, ayıp hususunun bu davanın konusu olduğunu, haksız işlem yapıldığının delili olduğunu, firmanın ayıbını kabul edip ikame mal gönderdiğini, muvafakat verilmeyen tanık, elemanları olmadığını ayıplı mal üreten şirketin müdürü olduğunu, firmanın hatasını kabul ettiğini, derhal ikame mal gönderdiğini, ——in ayıplı malzemesi nedeniyle sözleşmelerinin iptal olduğunu parasının da ödendiğini, ayıplı malzemenin yerine verilen yeni malzeminin parasının da ——-tarafından ödendiğini, davacının firmalarından bekleyeceği bir alacağın olmadığını belirtmiş olup, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Mahkememizce ihtilafın davacı tarafından davalı hakkında takibe konu edilen faturadaki hizmetin verilip verilmediği verilmiş ise bedellerinin ödenip ödenmediği noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri üzerinde Mahkememizce resen seçilen mali müşavir eşliğinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi 11/07/2018 günlü raporunda, davalı kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, kendi kayıtlarında davacıya borcu gözükmediği, davacının ise kapanış tastiklerini yaptırmadığından ticari defterlerin lehine delil niteliği taşımasa gerek davalının kabulünde olan beyanları, gerekse vergi dairesi BA kayıtlarından takip konusu alacak bakiyesini oluşturan malların teslim edildiğinin sabit olduğu, malların kısmen ya da tamamen ayıplı olduğunu ispat yükü davalı tarafa ait olduğu, dava dosyasında malların ayıplı olduunun öğrenilmesinden sonra bu durumun davacı tarafa süresinde bildirildiğine dair yazılı bir delil sunulmadığını, dava dosyasına sunulan dava dışı şirket yetkilisi ve eski davacı yetkilisinin tek taraflı beyanları ayıp ihbarının süresinde yapıldığına dair ispat anlamı taşımadığı, dava dosyasındaki mevcut delil durumuna göre davalı tarafın ayıp iddiasının süresinde davacı tarafa yaptığını yazılı ve somut delillerle ispat edemediğini, davacının malları teslim ettiğini ispatlaması, davalının ise bir kısım ürünlerin ayıplı olduğunu, süresinde yazılı olarak davacı tarafa bildirdiğini ispat edemediğinden davacı kayıtlarından gözüken bakiye 9.636,02 TL alacağının bulunduğu, davacı -alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirmenin yapılmadığı, kısmen yada tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faizi oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebeti ile takip sonrasında 9.636,02 TL alacağı için 3095 sk. Mn. 2/2 kapsamında iskonta avans faiz talebinin yerinde olduğu, davacının, davalı tarafından ist. And. 13. İcra Dairesi———– E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini isteyebileceğini rapor etmiştir.
Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında İst.Anadolu 13. İcra Müd———– E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı ödeme emrinin 13.07.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 18.07.2017 tarihinde süresinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takibin dayanağı alacağın cari hesap alacağına dayalı olduğu, taraflar tacir olduğundan taraf kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığı ile inceleme yapıldığı, bilirkişi tarafından verilen ve denetime olanak verecek şekilde düzenlenen raporda belirlendiği üzere taraf defterlerinin TTK 64 ve devamı maddeleri ile V.U.K hükümlerine göre üsülünu uygun olarak tutulduğu ve HMK 222 anlamında delil niteliğinde bulunduğu, davacı kayıtlarında davacının davalıdan 9.636,02 Tl alacaklı olduğu, davalı kayıtlarında bu alacağın görünmediği, ancak davalıya ait Vergi Dairesi BA kayıtlarında davacı kayıtlarında yer alan 88.786,00 TL borç göründüğü ve bu alımı bildirdiği, fatura konusu ürünlerin davalıya teslim edildiği ancak ödemenin yapılmadığı, davalı tarafından her ne kadar ayıp iddiasında bulunulmuş ise de ayıp iddiasını ispat yükü HMK 190 maddesi gereği davalıya ait olup, davalı tarafından ayıbın davacıya bildirildiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı anlaşılmakla davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 9.636,02 TL üzerinden iptali ile , taraflar her ne kadar tacir iseler de taleple bağlı kalınarak bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı tarafından inkar edilen alacak likit olmakla davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar edilen asıl alacak 9.636,02 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının İst. And. 13 İcra Müd. ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 9.636,02 TL üzerinden iptali ile, takibin devamına,
2-Takip tarihinden itibaren bu miktara yasal faiz uygulanmasına,
3-Davalının İİK 67/2 mad .gereğince inkar edilen asıl alacak 9.636,02 TL’nin %20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Kabule göre alınması gerekli 658,24 TL harçtan peşin alınan 164,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 493,68 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2018 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davacı yararına taktir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 164,56 TL harç, 894,00 TL tebligat, yazı gidiş dönüş ve bilirkişi ücreti ki cem’an 1.058,56 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansından artan tutarın talep halinde davacıya iadesine,
8-Hüküm kesinleştiğinde takip dosyasının iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/12/2018