Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/587 E. 2018/956 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/587 Esas
KARAR NO : 2018/956

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/05/2017
KARAR TARİHİ : 25/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete pres makinası parçaları satıp monte ettiğini; 18/01/2013 tarihli faturayı keserek gönderdiğini ancak faturaya itiraz etmeyen davalının borcuda ödemediğini belirterek; davalı aleyhine İstanbul Anadolu …… İcra müdürlüğünün 2016/26036 sayılı dosyasıyla icra takibi yaptıklarını; davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan % 20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, davacının söz konusu mal teslimini ve montelerini yaptığını, kendilerinin de bu işin bedelini ödediklerini; borç kalmadıktan sonra davalının fatura keserek mükerrer ödeme peşinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini ve davalının % 20 haksız takip tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 67. Madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup; davacı taraf davalı aleyhine faturaya dayalı olarak 2.065,00 TL asıl alacak ve 932,74 TL işlemiş faiz alacağından dolayı icra takibinde bulunmuş; davalının süresi içinde ” borcum yoktur ” itirazıyla takip durmuş; iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Taraflar arasında, ticari bir ilişkinin kurulduğunu, davacı firmanın davalıya pres makinası parçalarını sattığı ve monte ettiği hususları ihtilafsızdır. Taraflar arasındaki ihtilaf, davalı tarafın iş bedelinin ödeyip ödemediği hususunda toplanmaktadır. İspat külfeti ise, ödediğini yani iş bedelini verdiğini iddia eden davalıdadır.
Her iki tarafın delil durumuna göre şirket kayıtları inceletilmiş olup; mali müşavir tarafından hazırlatılan raporla taraflar arasındaki cari hesabın ”mutabakat ile” kapatıldığı; bu hususunun davacı kayıtlarında da yer aldığı; bu nedenle artık davalının iş bedelinin ödemediği iddiasının ileriye sürelemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı taraf ayrıca yemin delilline de dayanmış olup, davalı şirket temsilcisi huzura gelerek usulünce yemin etmiştir.
Toplanan tüm deliller çerçevesinde davacının bizzat kendi kayıtlarında söz konusu faturadan sonra davalıyla olan hesabını mutabakatla kapatmış bulunduğundan; davalının iş bedelini ödemiş kabul edilmesi gerektiği; davacının dayandığı faturanın artık ödenmiş bir borca ilişkin olduğu, aksinin bu faturadaki malları teslim ettiği ile davacının ispat etmesi gerektiği ve edemediği gerekçesiyle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
Ancak, taraflar arasında bir ticari ilişkinin bulunduğu, olayın tamamen mizansen olmadığı nazara alınarak davalı lehine de kötü niyetli takip tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Peşin ret harcının yatırılan harçtan mahsubu ile bakiye 15,30 TL harcın başvuru halinde davacıya iadesine,
Tamamı davacı tarafça karşılanan muhakeme giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye kalacak gider avansının davacıya iadesine,
Davalı vekili lehine hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından, davalı lehine 2.180,00 TL vekalet ücreti takdirine, davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Davalı tarafın kötü niyetli talebinin de şartları oluşmadığından reddine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar sebebiyle kesin olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.