Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/511 E. 2018/341 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/511 Esas
KARAR NO : 2018/341

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 04/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, .. Tarihinde meydana gelen trafik kazasında oğulları müteveffa …. sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı aracın Bolu ili Gerede ilçesinde saat 08:00 sıralarında Ankara ilinden Gerede’ye doğru seyir halindeyken , mütevvefanın direksiyon hakimiyetini kaybederek gidişe göre yolun sağından menfez üstünü aşarak yaklaşık 70 metre ilerledikten sonra 140 metre takla atıp tarlaya savrulma neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle sürücü … vefat ettiğini, kaza anında araçta bulunan davacı müvekkili anne … ve diğer akrabalar….. ise yaralandığını, mütevveffanın kaza yapmış olduğu …. plakalı aracı, davalı … şirketi nezdinde sigorta poliçesindede belirtildiği üzere …12.2016 tarihleri arasında …. poliçe numarası ZMSS kapsamında sigortalı olduğunu, müvekkillerin kaza sebebiyle maruz kalmış oldukları zararın, davalı … şirketi tarafından giderilmesi gerekmektiğni, söz konusu davayı destekten yoksun kalma tazminatının istemine ilişkin olarak açıldığını, davacı müvekkillerinin müteveffanın mirasçıları olduğunu, kaza sebebiyle yitirmiş oldukları mütevvefanın ekonomik desteğinden dolayı maruz kalınan maddi zararın giderilmesine dair olduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi,
aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verildiğini, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının….maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edildiğini, müvekkillerinin uğradıkları zarara bağlı olarak talep ettikleri hakkın salt miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya doğan, asli ve bağımsız bir talep hakkı olduğunu, söz konusu dava ile talep edilen zararların , yukarıda belirtmiş olduğumuz hususlar doğrultusunda müteveffanın desteğinden mahrum kalan davacı müvekkiller nezdinde davalı … şirketi tarafından giderilmesi gerektiğini, fazlaya ilişkin ve başkaca her türlü(maddi-manevi) talep ve dava hakkımızı saklı tutarak şimdilik trafik kazasında oğlunu kaybeden davacı … adına 1.000TL’nin, kazada kardeşini kaybeden davacı … adına 1.000TL olmak üzere toplamda meydana gelen her türlü maddi tazminat-destekten yoksun kalınan tazminat kapsamında şimdilik toplamda 2.000TL’nin kaza tarihinden itibaren işletilecek mevduata uygun en yüksek faiz ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davaya zamanaşımı itarazalarının olduğunu, 2918 Sayılı KTK’nun 109. Maddesine göre; “motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmünün olduğunu, davaya konu olayda müteveffanın kendi kusuru ile kendi ölümüne sebep olduğunu, Yargıtay Kararları gereğince Ceza Hukuku anlamında suç oluşmamış olup uzatılmış ceza zamanaşımından bahsedilmesinin mümkün olmadığını, davaya konu kazanın vuku bulduğu tarihten itibaren 2 yıllık zamanaşımının dolduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davanın kabul anlamına gelmemek kaydıyla sürücünün alkollü veya ehliyetsiz olup olmadığınında tespit edilmesi gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. Maddesi gereğince, mirasçılara rücu haklarının olduğunu, alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleşmesi nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müteveffanın davaya konu aracın sürücüsü/işletmeni olduğundan müteveffanın mirasçılarının talepleri Karayolları Kanunun ve genel şartlar gereği teminat dışı olduğunu, 6704 sayılı Torba Kanunu ile davaya konu olay sebebiyle ileri sürülecek tazminat talepleri tarafik poliçesi teminatı kapsamından çıkartıldığını, kanunun yürürlük tarihi olan 26/04/2016 tarihinden itibaren ilgili düzenlemenin mahkemece dikkate alınarak davanın esastan reddi gerektiğini, söz konusu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karara verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle ZMMS poliçesi kapsamında tazminat talebine ilişkindir.
Dava, Beykoz …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. Sırasına kayıtlanarak açılmış, Beykoz … Asliye Hukuk Mahkemesince … tarih 2017/12 karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş, görevsizlik kararı üzerine dosyanın mahkememize tevzi edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenmiştir.
Davalının zaman aşımı itirazının 2918 sayılı yasanın 109 maddesi gereğince esas hüküm ile birlikte istinaf yolu açık olmak üzere reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; ihtilafın 31/01/2016 tarihinde meydana gelen kazada davacılardan emirin Oğlu diğer davacının kardeşi olan … …. vefat ettiği ölenin yakınlarının kaza sebebi ile davalı … şirketinden hastane cenaze defin, araç hasar, ve destekten yoksunluk tazminatı talep edip edemeyeceği ve miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davaya konu tek taraflı ölümlü kazanın …. tarihinde meydana geldiği, … nolu davalı … şirketi tarafından düzenlenen poliçenin …. tarihleri arasında meydana gelecek riskleri teminat altına aldığı, …. tarihinde yapılan genel şartlardaki değişiklik ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin ….K sayılı ilamları doğrultusunda ,talep edilen tazminatın 2918 Sayılı Yasaya göre hukuki sorumluluk Genel Şartlarla içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin olması gerektiği, Sigortalının hukuki sorumluluğu olmayan veya sigortalının sorumluluk riski içinde bulunmayan tazminat taleplerinden sigortacının da sorumlu olmayacağı, davacı anne ile abinin destekten yoksun kalma talebinde bulundukları, sigortalının tek taraflı yapmış olduğu kaza sebebi ile Genel Şartlar ve KTK 92 maddesi gereğince davacı anne ile abinin davalı … şirketinden destek tazminatı talep hakkı bulunmadığından davanın Reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur,
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
KTK 92 maddesinde yapılan değişiklik ve genel şartlardaki düzenleme 01/06/2015 tarihinden sonra ki sözleşmelerde uygulanacağından davanın reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL harçtan, peşin alınan 34,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,74 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.